Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hulki CEVİZOĞLU

Hulki CEVİZOĞLU

Yaşam sevinciyle dolu mutlu yıllar

Yazımın yılın son gününe denk gelmesi hoş bir duygu.

Bu gece saatler 00.00'ı gösterdiğinde yeni bir yıl başlamış olacak: 2019!

Şimdiden hepinize kutlu olsun.

***

Ülkemizde her yeni yıla girerken tartışmalar yapılıyor. Bunların başında, yılbaşı kutlamalarının bir Hıristiyan geleneği ve haram olduğu iddiası yer alıyor. Sanki Hıristiyanların hiçbir şeyini almıyormuş da, bir tek bunu alırsak ayıp olacakmış gibi.

Hıristiyanlardan silah ve bomba alırken bir şey olmuyor; teknolojisini, eğitim sistemini, gıdasını, otomobilini, uçağını vd. alırken sorun çıkmıyor, bir tek yılbaşı kutlanırken sorun üretiliyor ve siyasal kazanç elde ediliyor!

Yiğitlik, bu sayılanların hiçbirini dışarıdan almamaktır. Keşke bunu yapabilsek de, şu anda niçin ele güne muhtaç olduğumuzu, dışa bağımlı hale geldiğimizi yapay tartışmaların gürültüsünden arındırıp konuşabilsek.

Ne iyi olurdu değil mi?

Ayrıca, yılbaşı kutlamalarını Hıristiyanlığa dayandırmak de hiç gerçekçi değil. Bilim ve kültür tarihi bu kutlamaları antik dünyaya kadar götürüyor.

5 bin yıl önce evini ve borcunu temizleme

Şimdi bunları kısaca görelim.

(Günümüzden 5.000 yıl önce) Eski Mısır'da ovaların Nil Nehri tarafından sulandığı sel baskınlarının olduğu dönem yeni yıl olarak kutlanırdı. Ritüellerin temelini müzik, içki (bira) ve seks oluşturuyordu.

(Günümüzden 5.000 yıl önce) Çinliler yılbaşını Ekim ayında kutlarlardı ama farklı bir anlam yükleyerek. Efsanelerine göre, Nian (=yeni yıl anlamına geliyor) adında kan içici bir canavarı korkutup kaçırmak için ateş yakıp, bağırıp çağırırlardı. Bugün bunlar eğlenceye dönüşmüş ve kâğıttan canavarlar olarak temsil edilmeye başlanmıştır.

Çinli aileler de yeni yılda maddi ve manevi temizlik yapar, evlerini ve borçlarını temizlerlerdi.

Kralı ağlatma törenleri

(Günümüzden 4.000 yıl önce) Babiller için yeni yıl (=Akitu) doğanın kendisini yenilemesi, insanların da sembolik olarak kendisini temizlemesi demekti. Festivaller tertiplerler, şehirlerdeki tanrı heykellerinin önünde geçit töreni düzenlenirdi.

Ritüellerinde kral aşağılanırdı. Tanrı Marduk'un temsilcisi rahip kralı ağlatmak için her şeyi yapardı.

Bu iki taraf için de kazançlı bir durumdu. Eğer kral ağlarsa tanrı Marduk ondan memnun anlamına geldiği için, kral ağlamasının karşılığında bu tanrısal memnuniyetin ifadesi olarak yetkilerini genişletirdi.

Yani, ağlamayana mama yok, sözü o dönem kralları için de geçerli imiş!

Hükümdarın koltuğuna oturma

(Günümüzden 3.500 yıl önce) Hititlerde de yılbaşı, nevruz gibi, baharın simgesi olan ekinoksta, yani 21 Mart'ta kutlanırdı. Yeni yıl kutlamaları (festivaller) Eskişehir yakınlarındaki gök tanrının evi sayılan Yazılıkaya'da yapılırdı.

(Günümüzden 2.600 yıl önce) İran'da yılbaşı kutlamaları Nevruz adıyla MÖ 6. yüzyıla kadar dayanıyor. Bu Antik Nevruz'da hükümdarlar, tatil ilan eder, halka ziyafetler verip, hediyeler dağıtırdı.

Aileler de evlerini ışıklandırır (elektrikle değil tabii), ateşler yakar, yumurtalar boyarlardı. Yılbaşı kutlamaları 13 gün sürer, Mısır kralının koltuğuna halktan biri oturtulurdu. (Acaba bizdeki 23 Nisan âdeti de Antik Mısır'dan mı geliyor?).

(Günümüzden 2.600 yıl önce) Mayalarda yılbaşı Haziran ayına denk gelirdi. Çok sayıda dinî ritüeli içeren kutlamalar daha çok aile içinde sade biçimde yapılırdı.

(Günümüzden 2.200 yıl önce) Romalılar yılbaşını Ocak'ın ilk günü kutlarlardı. Onlar için yılbaşı, şanslarını artırarak maddi bolluğa kavuşmak için bir fırsattı.

***

Ülkemizdeki yılbaşı kutlamalarının en yaygını, ailelerin evlerde birlikte yemek yiyerek sohbet etmesi biçimindedir.

Sosyolojik olarak yeme-içme ve törenler düzenleme, toplumsal etkileşimin ve toplumsal hafızanın temelini oluşturuyor.

Bir sosyolog, "Yemek, eğlencenin ve yaşam sevincinin haz alma tutkusuyla en üst seviyeye çıktığı toplumsal bir pratiktir" diyor.

Ölüm ise, yemeğin tersine hüznün ve acının en üst seviyeye çıktığı yaşamsal bir kayıp.

Hepinize -tekrar- yaşam sevinciyle dolu mutlu bir yıl diliyorum.

 

Yazarın Diğer Yazıları