PKK hesap soruyor!

1993 yılında faili meçhul cinayete kurban giden Macit Baskın’ın ölümü ile ilgili davanın 2. duruşması Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Duruşmada ilginç şeyler oldu. Belli ki bundan sonraki duruşmalarda da ilginç şeyler olacak.
Gazete haberlerine göre müşteki avukatlardan Engin Gökoğlu savunması sırasında Eken’e “katil” diye bağırıyor. Eken ve avukatı da, “Bize katil diyemezsin” diye itiraz ediyorlar. Sen misin katilliği kabul etmeyen bu sefer de Pervin Buldan, “Katil değil misiniz?”  diye bağırıyor. Sabrı taşan Korkut Eken de BDP’li vekil Pervin Buldan’a hakaret ediyor!
Biz Korkut Eken’i az buçuk tanırız. Devletine ve tabii devletinin kurumlarına ve “Mülkün temeli olan adaletin” tevzii yeri olan mahkemelere saygısını da tahmin edebiliriz. Çetin, çok çetin bir ceviz olan Eken’in sinirlerini kontrol edemeyecek hale gelmesi kolay olmasa gerek. Konuyu merak ettik, “Komutanım” dedik,  “Biliyorsun bizim konuşacak mecalimiz yok. O gün mahkemede neler oldu bize anlatır mısınız lütfen!” Sağ olsun bizi kırmazlar.  O ağır ameliyat sonrası yoğun bakımdan çıktığımız ve daha ameliyat elbiselerini soyunmadığımız dakikalarda elinde bir demet çiçekle odamızdan içeri girip, “Geçmiş olsun Hasan Bey” diyen kötü ve zor gün dostu bir güngörmüş adam o.
“Tamam” dedi ve anlattı:
 “-Hasan Bey, işin şakası yok, hayatımız tehlikede. Devlet dâhil hiç sahip çıkanımız kalmadı. Hem uzaktan yakından asla alakam olmayan bir konuda yargılanıyorum, hem yargılanma esnasında hakarete uğruyor, tehdit ediliyorum. PKK, her şeyi bahane ederek terör örgütü ile geçmişte yaptığımız mücadelenin hesabını soruyor.” 
Bu ifadeler bizi şaşırtmıyor. PKK’lı vekillerin halen görev başındaki devlet güçlerine hakaretlerini, tokat atmalarını, taşla saldırmalarını, silah çekmelerini televizyon ekranlarında zaten görüp durmaktayız. Gözü bu kadar kararmış insanların emekli bir MİT’çiye nasıl davranacaklarını tahmin etmek aslında hiç de zor değil.
Eken’in anlattıklarını aktarmayı sürdürelim isterseniz:
“-Sinirliydim, öyle bir söz söyledim mi söylemedim mi hatırlamıyorum. Nasıl sinirlenmezsin Hasan Bey! Duruşma salonunu tıka basa PKK’lılar doldurmuş. Muhtemelen dağ kadrosundan militanlar da var. Herkes her taraftan hakaret ediyor. Hesap soracağız imalarında bulunuyor, mahkeme salonunu KCK’nın eylem yaptığı Yüksekova sokaklarına ha çevirdi ha çevirecekler. Bereket Mahkeme Başkanı dirayetli çıktı da sükûneti sağladı. Yoksa bizi bir kaşık suda boğacaklardı. Bir, geçmişte yaptığınız hizmetlere bakıyorsunuz, bir, yapılan bir iftira ile yargılanmanıza bakıyorsunuz, bir, mahkeme salonunda maruz kaldıklarınıza bakıyorsunuz ve her nereye baksanız sahipsizliğinizi görüyorsunuz. Bu da tabii gücünüze gidiyor!” 
Sayın Eken’in söylediklerinden en çok canını sıkan şeyin devletin kendilerine sahip çıkmayışı ve geçmişte PKK ile mücadele edenlerin PKK’nın önüne atılmış olması. PKK’nın önüne atılanların ilk sıralarında da kendini görüyor Eken!
Bu insanlar bu işleri bilen insanlar...
Bir şey söylüyor ve hissediyorlarsa aslında söyledikleri ve imâ ettikleri gerçeğin belki on, belki yüzde biridir..
Dün devlete sahip çıkan korucular bugün PKK’lılar tarafından teker teker katledilmiyor mu? Sayın Eken’in haklılığını çıplak gözle görmek için bölgeye iki saniye vicdanla bakmak yeter de artar bile...

 

Yazarın Diğer Yazıları