Bu metni kim yazmış?

“Anadolu’da bir söz vardır. Allah düşmanın bile şereflisini versin. Öyle düşmanlarla mücadele ettik ki maalesef şeref yoksunuydu. Savaşta bile yapılamayacak şeyler vardır. İnsanların ırzlarına, namuslarına, iffetlerine dokunulmaz. İnsanların mahremlerine girilmez.” 
Sormazlar mı:
 “-Baykal’a kaset komplosu ve o kaseti meydan meydan kullanmak ne o zaman?” 
Danışman efendi almış kalemi eline verip veriştirmiş. Olmuş sana bir ’konuşma metni “...
” -Savunmasız insanlara saldırı yapılmaz. Mert olan rakibi ile eşit şartlar altında yarışır. Namert olan ise rakibi ile yüzleşecek, er meydanında rakibinin karşısına çıkacak cesarete sahip değildir. 
E, o zaman insana hatırlatmazlar mı:
 “-Tek varlıkları kalemleri olan köşe yazarlarını patronlarına şikâyet edip sokağa attırmalar neyin nesiydi?! Bu mudur ‘eşit şartlarda’ yarışmak?” 
Diye...
Ve eklemişler:
 “-Harp hiledir ama hile nâmertlik değildir.” 
Dinledik irkildik. 
Okuduk, şaşırdık!
Bu sözü söyleyen Peygamber Efendimiz(s.a.v.)’dir. Evet, düşmana sağ gösterip sol vurabilirsin amma düşman dediğin  “Dinine, malına, canına, ülkene kasteden kâfirdir.” 
Müslüman Müslüman’la harp etmez. Müslüman Müslüman’la harp ettiğinde ölen de öldüren de cehennemdedir. Bunun böyle olduğunu söyleyen de, “Harp hiledir” diyen Hz. Muhammed Mustafa(s.a.v.) Efendimizdir. Ashab,  “Öldüreni anladık Ey Allah’ın Resulü, ölen niye cehennemdedir” diye sorduklarında:
Cevap bilhassa Libya işlerine bulaşmışlar için derin bir ders konusudur:
“-Öldürülmeseydi kardeşini o öldürecekti...” 
Türkiye’de halkın kahir ekseriyeti Müslüman’dır. En fazla yüzde 5-10’u Müslüman değildir amma Müslüman olmayanlar da bizimle savaş halinde değil. Onların can, mal ve namusları Müslüman’a emanettir. Onlar senin gibi benim gibi aynı haklara sahip vatandaşlarımız. Böyle bir ülkede kiminle harp yapılıyor ki, “hile” ruhsatına gönderme yapılıyor?
İktidar ve yöneticileri muhalefet partilerini veya politikalarını onaylamayan, onaylamadıkları için de iktidar partisi ve lideri daha az oy alsın için çalışan insanları Türkiye ile savaşa girmiş kâfirler olarak mı görüyorlar?
Aman Allah’ım!
Bizi kimler yönetiyor böyle? 
Ve hayatımız ne kadar tehlikede? Bu mantığa kayıtsız şartsız teslim olmuş milyonlarca insan var. Bu milyonların arasından birkaç meczup çıkıp, mâdem bu bir harptir, öyleyse karşımızdakiler kâfirdir, kâfiri öldürmek ise Allah(c.c.) rızasını kazanmanın ve Cennete gitmenin en kestirme yollarından biridir, diyerek birkaç kişiyi doğrayamaz mı?
Sayın Erdoğan’ı eleştiriyor diye Kemal Kılıçtaroğlu’na yumruk atanı motive eden böylesi kutuplaştırmalar, böylesi germeler değil mi?
Seçim bitti ve galipsiniz, tamam.
Lâkin hem kazanıp hem agresifleşmek doğru değil sayın büyüklerimiz.. 
N’olur normalleşin artık!
Belki aldığınız oy oranı canınızı sıkmış olabilir. Yeter ki siz normalleşin, oyların yüzde yüzü sizin olsun. Hatta bütün trafolara kediler girsin, her sandığın başında bir Bakan bulunsun, ‘açık oy-gizli tasnif’ yapılsın, yeter ki sizler sakin olun, bizler de bir gece olsun rahat bir uyku uyuyalım ve bir kez olsun başımıza bir şey gelir endişesi taşımadan yazı yazabilelim, sokaklara çıkabilelim...

Yazarın Diğer Yazıları