Sultanların Türk sporuna kattıkları

Şayet gazeteci ve de yazar çizerseniz bu hafta istesenizde istemeseniz de futbolun popülaritesine rağmen yazılarınıza voleybol ve Filenin Sultanları'na teşekkürle başlamak zorundasınız. Ben de okurlarıma gazetemde ki ikinci yazımda Filenin Sultanları'na şahsım ve milletim adına teşekkürle başlıyorum. 16 yıl sonra bir pazar gecesi öyle bir final oynadılar ki nefeslerimiz kesildi ve onlarla iftihar ettik. Bu örnekle sporun önem derecesini "çokta kavrayamayan ya da ciddiye almayan"! her meslek ve kategoriden özellikle yönetenlere de önerim o ki; şayet başarmak istiyorsanız bu gerçeklere sırtınızı dönmemeli, tribünlerde veya televizyonları başında Filenin Sultanları için dua eden milyonlarca vatandaşı hesap etmelisiniz.

***

Efendim 'top'tan-'pop'tan memleketin daha mühim işleri var mı diyorsunuz? O halde sınıfta kaldınız. Zira final gecesi oynanan o beş set ve 132 dakikalık süre, gündüzünde sınırdaki ABD birlikleri ile TSK'nın attığı ortak devriyeden Türk insanını daha çok heyecanlandırdı. Emeklilikte yaşa takılanların acısını, geçim sıkıntısı çekenlerin derdini maç süresince unutturdu. Hele bir de Türkiye Sırbistan'ı yense ve Filenin Sultanları Avrupa şampiyonu olsaydı; asker, polis, işçi, köylü, çiftçi ve öğrenciler tüm Türkiye dün işlerine başka bir moralle başlardı. İşte Türk Sultanlar tüm Türkiye'ye 16 yıl sonra bu gerçeği ispatladı. Bu kadar mı? Hayır. Hani sıkıntılı zamanlar için söylenir ya 'Bir bayrak rüzgâr bekliyor' diye işte bu 'zarif kınalı kızlar' başta futbol olmak üzere 16 ile 19 yıl sonra Türk sporuna kuvvetli bir rüzgâr etkisi ile yeni bir rota çizdi. Burada anahtar sözcük ne? "16 yıl sonra!" İşte benim de iddiam o. Bundan 19 yıl önce 17 Mayıs 2000 tarihinde UEFA şampiyonu olan Galatasaray'dan başka 18-19 yıldır bırakın UEFA şampiyonluğunu 2. ve 3. olan bir Türk futbol kulübü var mı? Yok. 2002 yılından bu yana 18 yıldır yakalayabildiğimiz, Türk milletinin hasret kaldığı dünya üçüncüsü olan bir Türk Futbol Milli Takımı var mı? Yok. Hatta 2001 yılında Türkiye'nin yazdığı 12 Dev Adam efsanesi yıllar sonra yeniden yazılabilir mi?

***

Bu 16 kayıp yıl telafi edilebilir mi? Neden olmasın. 17-18 yıl önce başlanıp yukarıda hatırlattığım skorlarla rutine bağlanıp bir sonuç alınan, Filenin Sultanları'na gelinceye kadar da yanlış uygulamalarla unutturulan bu 16 kayıp yılı, şimdi Voleybol Federasyon Başkanı gibi duyarlı başkanlarla, spor eğitimi almış ihtisas sahibi spor yöneticileriyle, kendisini dikkat ve hayranlıkla izlediğim "Bakan olmadan önce adam olmayı"! ön plana almış mütevazi Spor Bakanımız sayın Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile el ele vererek, milli bir spor ve sevgi seferberliği ile telafi edebilir miyiz? Neden olmasın. Tüm bu ümitlerle, teşekkürler Filenin Sultanları. Tüm bu ümitlerle, teşekkürler Filenin Sultanları. Türkiye'de bu birliği sağladığınız ve bu gerçekleri başta futbol kulüpleri ve Futbol Federasyonu Başkanı ile birlikte tüm millete gösterdiğiniz için.

 

Yazarın Diğer Yazıları