Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
İsrafil K.KUMBASAR

İsrafil K.KUMBASAR

'Yedirmem' diyecek Müslüman yok mu?

Cehalete hükmetmek kolay. 

Başka bir ifadeyle insanları sırf inançlarındaki samimiyet nedeniyle bir 'sürü' olarak görmek ve kendinizi 'çoban' yerine koyarak her yaptığınızı onaylatmak mümkün.

En ateşli tartışmaların içinden 'hiç alakası olmayan' bir konuyu gündeme getirerek sıyrılmak, dönüp dolaşıp her seferinde 'aynı masalları' anlatarak kitleleri ajite etmek her zaman ihtimal dâhilinde.

Ortada 'çok net sorular' ve o sorulara verilmesi gereken 'çok net cevaplar' olması gerekirken, mevzu dönüp dolaşıp bir 'yeme' komedisine kilitlenip kalıyor.

Efendim neymiş, 'onu' yiyeceklermiş.

Bütün olan biten onu 'ham yapma' üzerine kuruluymuş ve bunu 'bir takım lobiler' organize ediyormuş.

Başlarda bir 'Yahudi' lobisi dillere dolandı, onu 'faiz' lobisi, onu da 'vaiz' lobisi izledi.

Sırada daha hangi lobi var, bilmiyoruz.

Ama eli kulağındadır; bugün yarın hazretin ayak takımı bir 'lobi' adı daha ihdas eder. Ortaya atılan her lobi, yeni bir 'kısıtlamanın' yahut yeni bir 'sansürün' kılıfı aslında.

Meselenin aslı astarı, 17-25 Aralık operasyonları ile patlak veren ve kokusu her geçen gün biraz daha fazla mide bulandıran 'yolsuzluk', 'rüşvet', 'hırsızlık' iddialarını vatandaştan alabildiğince gizlemek.

***

Hemen her gün ortaya bir takım iddialar atılıyor ve bunların 'yalan olduğuna' dair muhataplarından hiçbir itiraz gelmiyor.

Mesela büyük abinin sadece 'ulufe dağıtma işleri' ile uğraşmadığı, bizzat birinci elden 'basını da kontrol ettiği' ayan beyan ortada.

Kilit noktalara yerleştirilmiş olan bir takım adamlar, gün boyu esas duruşta, yukarıdan gelecek talimatı bekliyorlar:

- "Alo Fatih gördün mü, şu muhalifin sözleri alt yazı olarak geçiyor?"

- "Gördüm efendim, gözümüzden kaçmış, hemen kaldırıyorum."

- "Alo Fatih, anketlerle biraz oynayın; ondan alın ona ekleyin bu ne?"

- "Tamam efendim. Affınıza sığınıyorum. Bir daha olmayacak."

Bu ifadelerin sahipleri, yeni bir takım düzenlemelerin 'daha fazla özgürlük' amacıyla yapıldığını savunuyorlar.

Peki buna inanan var mı?

Anketlerde vatandaşların hâlâ ezici çoğunluğu yolsuzluk, rüşvet ve diğer utanç verici hadiselere inandığını beyan ediyor; 'yolsuzluğun', 'hırsızlığın', 'rüşvetin' devam ettiği kuşkuları dillendiriliyor.

Sonucu, aynı kişiler şöyle bağlıyor:

- "Bütün bunlar oyları etkilemez."

Peki bir toplum bile bile neden rüşvete, hırsızlığa, yolsuzluğa göz yumar dersiniz?

***

Bu soruya pek çok cevap verilebilir.

'Korku' diyebilirsiniz, 'menfaat birliği' diyebilirsiniz, 'yılların verdiği alışkanlıklar' diyebilirsiniz; ama en önemli şey aklınıza gelmez herhalde.

Kendini 'dindar' diye tanımlayan ve tabanının kâhir bölümü 'dindar' olan bir partinin içinde bulunduğu çelişkili durumu sıradan yorumlarla izah edemezsiniz.

Vahameti ancak 'dini bir yorum' ile açıklamak mümkündür.

Mesela rüşvetin 'dinimizdeki yerini' topluma adam gibi anlatırsanız, 'alanın da verenin de mel'un' olduğunu, altını çize çize kafalara dank ettirirseniz, işte o zaman çelişkiyi ortadan kaldırırsınız.

Oysa memlekette yaşanan şudur:

'Dini tekeline aldığını' zanneden ruhban sınıfı zavallı, 'cahil kitlelere ayrı'; 'kendilerine ayrı' bir din yorumu getiriyor.

'Fitneyi uyandırmadan', devlet malı üzerinde diledikleri tasarrufta bulunup, tabanı da aşhanelerde birer kâse çorba ve "İşte kızın da başı örtülü olarak okula gidiyor" kozuyla sürekli ajite ediyorlar

'Yedeklerine' aldıkları bir takım cemaatlerin bu utanç verici duruma ses çıkarmamaları onların da 'pastadan pay kapmaları' ile ilgilidir.

'Namazda' dahi bir araya gelemeyenlerin, hazret için 'tehlike' çanları çalmaya başladığını duyar duymaz hep birlikte el ele tutuşup "Yedirmeyiz" diye magarina oynamalarının sebebi sizce nedir?

***

Allah şahittir ki, kendilerine 'kanaat önderi' süsü veren üç kişi, bir gün olsun bir araya gelip de "Sizi yedirmeyiz, amma milletin malını size de yedirmeyiz. Allah'tan korkun, hırsızlığınıza dini kılıflar uydurmayın" diyemiyor.

Neden?

"Kâr-zarar" hesabı yapıp, "Çalan Müslüman ise zararı yok" diyorlar herhalde.

Yazarın Diğer Yazıları