Muhalefet olmasın mı?

               Her ne yaparsa yapsın AKP ve ittifak grubu, karşı tarafı komplo kurmakla suçluyor.. İyi de yapsa, doğru da yapsa bu böyle..

Gazeteci taifesi de bu düşünceyi halka yayıyor..

                Kusura bakmayın ama ey ittifakçılar!.. Adamlar hiçbir şey yapmayacaksa nasıl muhalefet edecek?

Adı üstünde muhalefet..

Adı üstünde iktidarın alternatifi.

Adı üstünde siyasi rakip..

Rakip takım gol atar, taktik verir, taktik geliştirir.

E, rakip siyaset de aynısını yapar.

Tutturmuşlar, "komplo kuruyorlar.." diye.

Başka?

"Asıl dertleri Erdoğan'ı iktidardan uzaklaştırmak.."

Böyle suçlama mı olur?

Erdoğan ya da başkası. İktidarda kim varsa uzaklaştırmadan nasıl kendisi iktidara gelecek?

Elbette Erdoğan'ı uzaklaştıracak ve çalışmalarını buna göre yapacak..

Hatta öyle ki uzaklaştırmak için siyasi taktik ve manevralar yapacak. Bunu propaganda yoluyla seçmene anlatacak, hatta kabullendirecek. İkna edecek ve sandıkta sonucunu alacak... Kazanırsa da iktidar olacak.

Bu sisteme demokrasi diyorlar.

Hangi demokraside muhalefet iktidarı kayıp etmek için seçime giriyor?

Hiçbir ülkede..

Öyle ise derdiniz ne sizin?

Efendim "Tayyip düşmanlığı.." falan filan..

Kimse kusura bakmasın ama düşmanlaştırma ve gerilim siyasetini muhalefettekiler yapmıyor bu ülkede. Tam tersine muhalefet bundan şikayet ediyor.. Dolayısı ile kişisel düşmanlık ve kin olduğunu sanmıyorum. Ama siyasi öfke olabilir..

Bakın kaç gündür Abdullah Gül tartışılıyor.

Ortada söylenmedik laf kalmadı.

Niye gidiyorsun..

Kardeşlik yok mu?

Sadakat nerede?

Affedersiniz ama adam sanki İsrail'e biat ediyor. Nihayetinde bu ülkenin insanı ve üstelik de 11. Cumhurbaşkanı. Siyaset adamı olduğu içinde siyasi alternatifler konuşuluyor.

Lakin üsluba bakın.

Saldırıya bakın.

Kardeşim, bu ülkede asıl sadakat partiye mi, millete ve ülkeye mi?. Kime daha çok ve öncelikli olarak sadık kalacağız?..

Buyurun söyleyin.. Kime?

Şahsen Abdullah Gül'ü onaylayan biri değilim ama kişinin bir başka gücün adına değilse siyasi haklarını ve özgürlüklerini kullanmasından yanayım. İsteyen özgür iradesiyle, seçime katılma hakkına sahiptir.

Önemli olan yasaya uygunluktur.

Hukuktur.

Gerisi teferruattır.

Burada asıl sorun, Gül'ün adaylığı değil, asıl sorun Abdullah Gül'ün belirli merkezler tarafından muhalefet adayı olarak öne sürüldüğüne ilişkin açıklamalarda.. Açıklamalar, şüpheleri zihnimize kodluyor. Bu açıklamalardan biri İYİ Parti Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu, diğeri eski başbakan yardımcılarından Abdüllatif Şener tarafından dile getirildi.. 

Asıl önemli olan, söz konusu kaynakların merkezinin neresi olduğudur.

İçte mi? Dışta mı?

Bu durum kabul alanının sınırlarını belirler. Eğer siyasete dış müdahale yapılıyorsa, bu durumda millî siyasetin, başkaları tarafından biçimlendirilmesine hepimizin itirazı olması lazım. Ayrıca siyasal özgürlük, dış müdahale varsa elbette sınırlandırılmalıdır. Buna hiç itirazımız olamaz.

Bu seçim döneminde iktidar kanadı, muhalefet hiç olmasaydı anlayışı içinde..

Yazarın Diğer Yazıları