Normalleşmede arızanın ilk sinyalleri: AVM personellerinde korona çıktı

Normalleşmede arızanın ilk sinyalleri: AVM personellerinde korona çıktı
Normalleşme takvimi uyarınca 11 Mayıs’ta açılan AVM’lerde çalışan işçilerde korona virüs çıkmaya başladı. Konya, Mersin ve İstanbul’daki bazı AVM’lerde çalışanlarda virüs çıktığı ve normalleşmenin asıl etkisinin 15 Haziran’da çıkmasının beklendiği öğrenildi.

Cumhuriyet gazetesinden Mustafa Çakır’ın haberine göre, korona virüs salgınına karşı alınan önlemler kapsamında kapatılan ve 11 Mayıs tarihinde yeniden açılan AVM’lerde çalışan kişilerde korona virüs çıkmaya başladı. Türk-İş’e bağlı Tez-Koop-İş Sendikası’nın Genel Başkanı Haydar Özdemiroğlu bazı kentlerdeki AVM’lerde virüs çıktığını belirterek, asıl etkinin 15 Haziran’dan sonra çıkmasının beklediklerini söyledi.

MASKEYİ ÇIKARIYORLAR

Özdemiroğlu, her ne kadar AVM’lerin bir kısmı 11 Mayıs’tan itibaren açılmaya başlansa da mağazaların önemli bir bölümünün 1 Haziran’dan itibaren faaliyete geçtiğine dikkat çekti. Mayıs ayında açılanlarda da günlük ziyaretçi sayısının salgın öncesindeki ziyaretçi sayısının yüzde 20’sini geçmediğini belirten Özdemiroğlu, genelde de müşterilerin hedeflenmiş alışverişlerini yaparak AVM’leri terk ettiklerini söyledi.

Özdemiroğlu, mağazaların daha geç açılması nedeniyle AVM’lerdeki asıl etkinin 15 Haziran’dan sonra ortaya çıkacağını tahmin ettiklerini belirterek “Ancak AVM’lerden vaka haberleri gelmeye başladı. Mersin’deki bir AVM’de, Kayseri ve Konya’daki bazı mağazalarda vaka görüldü. Hatta Kayseri ve Konya’daki bazı mağazalar karantinaya alınmış. İstanbul’daki bir AVM’de 2 işçide vaka pozitif” dedi.

AVM’lerdeki önlemlerin sadece kapı girişinde ateş ölçmekten ibaret olduğunu dile getiren Özdemiroğlu, şöyle devam etti: “Müşteriler içeri girdikten sonra onları denetleyen yok. AVM’lere girdikten sonra bir kısmı maskelerini çıkararak mağazaları gezmeye başlıyor. Mağaza personeli uyarıyor ancak bu durumda da sözlü tartışmalar yaşanabiliyor. Çalışanlar denenen ürünleri kabinlerde dezenfekte etmek zorunda kalıyor. Kabin görevlisi çalışanlara yönelik bir önlem alınmıyor. Salgına açık halde çalışıyorlar. Mağaza içerisine giren müşteri sayısını ölçen bir sistem yok. Müşteriler özellikle kasa önlerinde fiziki mesafeye özen göstermiyor. Çalışanlar kendilerini güvende hissetmiyor.”

Sendikal örgütlenmenin olduğu yerlerde müdahalede bulunduklarını belirten Özdemiroğlu, “Sendikanın olmadığı yerlere ulaşmakta zorlanıyoruz. Müdahale edemiyoruz. Bu nedenle sendikal örgütlenme çok önemli” dedi.

TÜBİTAK’TA BİLE ÇIKTI

Haydar Özdemiroğlu, sendikal örgütlü oldukları TÜBİTAK’ta da vaka çıktığına dikkat çekti. Bir katta vaka çıkınca katta çalışan 48 kişinin evlerine gönderildiklerini belirten Özdemiroğlu, şöyle devam etti: “Vaka kesinleşmiş insanları evlerine gönderiyorlar. Bu da yanlış. Eğer vaka varsa evlere de bulaştıracaktır. Ortak alanları 500 kişi kullanmış. Yemeği 500 kişi aynı yerde yiyor. TÜBİTAK gibi bir yerde böyle bir tedbirsizlik olur mu? Eğer TÜBİTAK böyle ise diğer yerler kim bilir nasıldır?”