Halk arasında ‘kulunç’ olarak bilinen myofasial ağrı sendromu, sırt, boyun ve omuz bölgelerinde sertleşmiş kas düğümleriyle kendini gösteren yaygın bir rahatsızlık.
Stres, hareketsiz yaşam, kötü postür ve yoğun iş temposunun tetiklediği bu durum, tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebiliyor.
Bilimsel araştırmalar ve uluslararası uzmanlar, kulunç ağrılarının ciddiye alınması gerektiğini vurguladı.
KULUNÇ NEDİR VE NEDEN ORTAYA ÇIKAR?
Kulunç, tıp dilinde myofasial ağrı sendromu olarak adlandırılıyor ve kaslarda ya da kas zarlarında gerilim sonucu oluşan ağrılı düğümcüklerden kaynaklanıyor.
Cleveland Clinic’ten ağrı yönetimi uzmanı Dr. Richard Rosenquist, “Kulunç, kasların aşırı gerilmesi veya tekrarlayan hareketler sonucu oluşan mikro hasarların bir yansımasıdır. Stres ve yorgunluk, bu durumu daha da kötüleştirir” dedi.
Kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha fazla görülen bu rahatsızlık, özellikle masa başı çalışanlar, yoğun stres altında olanlar ve sporcularda sıkça ortaya çıktı.
BİLİMSEL BULGULAR: KULUNÇ NE KADAR CİDDİ?
Pain Medicine dergisinde yayımlanan bir araştırma, myofasial ağrı sendromunun dünya genelinde yetişkin nüfusun %20’sini etkilediğini ve kadınlarda daha sık görüldüğünü ortaya koydu.
Araştırma, tedavi edilmeyen kulunç ağrılarının kronikleşerek boyun fıtığı veya fibromiyalji gibi daha ciddi rahatsızlıklara zemin hazırlayabileceğini gösterdi.
Avrupa Ağrı Federasyonu (EFIC) raporuna göre, kulunç ağrıları, migren veya boyun fıtığı ile karıştırılabiliyor. Bu nedenle doğru tanı kritik önem taşıyor.
İngiltere’deki King’s College London’dan ağrı uzmanı Prof. Dr. Andrew Moore, “Kulunç noktalarına bastırıldığında ağrı başka bölgelere yayılıyorsa, bu myofasial ağrı sendromunun net bir işaretidir. Tanıda fiziksel muayene ve hasta öyküsü büyük rol oynar” dedi.
BELİRTİLER VE RİSKLER
Kulunç ağrıları genellikle boyun, sırt ve omuz bölgelerinde yoğunlaşır. Dokunulduğunda sert, ağrılı düğümcükler hissedilir ve bu noktalar hareketle veya baskıyla daha fazla ağrıya neden olabilir.
Dr. Rosenquist, “Gece uykusunu bölen ağrılar ve sabahları kas sertliği, kulunç hastalarının en sık şikayetleri arasında” dedi.
Tedavi edilmeyen kulunç ağrıları, kaslarda kalıcı gerginlik yaratarak hareket kısıtlılığına ve hatta boyun fıtığı gibi komplikasyonlara yol açabilir. Özellikle mükemmeliyetçi ve yoğun iş temposuna sahip bireylerde kulunç riskinin yüksek olduğu belirtildi.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ: DOĞRU MÜDAHALE ŞART
Kulunç tedavisinde ilk adım, ağrının kaynağını belirlemek. Fizik tedavi, masaj, kuru iğneleme ve egzersiz programları, en sık kullanılan yöntemler arasında.
Johns Hopkins Üniversitesi’nden fizyoterapist Dr. Ellen Casey, “Fizyoterapist eşliğinde yapılan germe ve güçlendirme egzersizleri, kas düğümlerini çözmede oldukça etkili. Ayrıca, stres yönetimi için meditasyon ve yoga öneriyoruz” dedi.
Sıcak kompres ve profesyonel masaj, kulunç ağrılarını hafifletmede etkili. Ancak, evde bilinçsizce yapılan masajlar durumu kötüleştirebilir.
UZMANLARDAN ÖNERİLER: KULUNÇTAN KORUNMANIN YOLLARI
Doğru Postür: Uzun süre masa başında çalışanlar, omuzlarını dik tutmalı ve düzenli aralıklarla mola vermeli.
Stres Yönetimi: Yoga, meditasyon veya nefes egzersizleri, kas gerginliğini azaltmada etkili.
Düzenli Egzersiz: Omuz ve sırt kaslarını güçlendiren egzersizler, kulunç oluşumunu önler.
Sıcak-Soğuk Uygulama: Ağrı başladığında sıcak kompres, kasları gevşetmek için faydalı.
Erken Müdahale: Ağrı bir haftadan uzun sürerse, bir fizyoterapist veya doktora başvurun.