Orhan Pamuk, tasvir yamuk!!!

İsviçre'de yayımlanan Das Magazin isimli dergiye verdiği röportajda, "30 bin Kürt'ü ve 1 milyon Ermeni'yi öldürdük... Türkiye'de hiç kimse bunu dile getirmeye cesaret edemiyor. Ben ediyorum" dediğinde en çok da bölücüler, liboşlar, kriptolar alkışlamıştı onu...
Hatta Türkiye düşmanı aynı liboşlar, bu sözleri nedeniyle Şişli 3'üncü Asliye Hukuk Mahkemesi, o zavallıyı (6 kişinin şikayeti nedeniyle) 6 bin TL manevi tazminata mahkûm ettiğinde de, demokrasiye aykırı diye utanmadan nara atmışlardı...
Adına kitap denilen ve 8 ayrı yerde Atatürk'e sataşmaların olduğu bir kağıt tomarındaki hezeyanlar ortaya çıktığında da, (başta Cumhuriyet gazetesindekiler olmak üzere) medyaya sızmış PKK/FETÖ hayranı kripto liboşlar onu göklere çıkartmak, parlatmak için zırvalayıp durmuşlardı...
Oysa adı bile lazım değil; o kitapta yer alan aşağıdaki satırlar, liboşların Atatürk'e düşmanlık yüzünden karmaşık ve kokuşmuş hale gelen zihniyetleri kadar mide bulandırıcıydı;
- "Sonra kasaba alanına dolanır... Atatürk heykellerine sıçan güvercinleri ayıplar..."
- "Atatürk kendini içkiye vermiş meyhane kalabalığına, cumhuriyeti emanet etmiş olmanın güveniyle gülümsüyordu..."
- "Atatürk'ün leblebi zevkinin ülkemiz için ne büyük felaket olduğunu...", "Sonra bir cumhuriyet, Atatürk, damga pulu havasına girdiğimizi hatırlıyoruz..."

 

Nobel'in hakkını vermek!!!

Yazdığı kitapların büyük bölümünü Türk toplumunun anlamakta zorluk çektiği Orhan Pamuk adlı zatın Atatürk'e öfkesi nedense bitmiyor... Bazen açıktan, bazen imalarla ve bazen de kurgularla yapıyor bunu...
Peki; Nobel alırken, bu ülkede olduğu gibi, yurt dışına kaçarak emperyalist bölücülerin kucağına düşen ve Atatürk'e karşı propaganda yürüten lobilerin Gazi'ye düşmanlığı ödüllendirdiğinin farkında mıydı Orhan Pamuk?..
Kurtuluş Savaşı'nda, Atatürk'ün önderliğinde darmadağın edilen emperyalizmin sınır ötesindeki uzantılarının, "Ermeni ve PKK" iddiası nedeniyle kendi ülkesini hedef almasını alkışlarken, utanmış mıydı Pamuk?..
Sinsi satırlarla Atatürk'e saldırmaktan acaba neden vazgeçmiyor bay Pamuk?..
Aldığı Nobel'in iyice hakkını vermeye mi çalışıyor, yoksa yeni ödüller peşinde mi liboşların en sevdiği, sosyete kalemşoru bay Pamuk?..

Gazi'nin hatırasına saldırı!..

Evet; bu ülkede PKK, Soros, bölücülük ve gericilik yandaşları özellikle medyada her köşeyi tuttuğu için, anlı şanlı gazeteleri (!) ele geçirdiği için, PKK-FETÖ-belediye destekli televizyonların kiralık tetikçileri çanak tuttuğu için, Atatürk'e - cumhuriyete- laikliğe saldırmak iyice moda oldu son yıllarda!!!
Sorosçu siyasetin de desteklediği bu Truva modasından hiç mi geri kalmak istemiyor bay Pamuk?..
Baksanıza; yine Pamuk, yine bir kitap ve hedef yine çarpık imalar ve sinsi benzetmelerle yine Atatürk...
Aklınca Gazi'yle alay ediyor Orhan Pamuk!..

"Veba, ada; zırva", adını anmanın bile gerekmediği bir kitap sürülmüş piyasaya, tam da pazarlama tekniğine uygun, korona günlerinde...
Almanıza, okumanıza, öfkelenmenize hiç gerek yok...
Bakınız, o kitabın külliyen ne demek istediğini, Odatv'nin konuk yazarı Sevda Kaynar nasıl da özetleyivermiş;

"Neden Nobel almış bir Türk yazarı, o ülkenin içinde bulunduğu durumu es geçip, fikirleri ile gerçek kurtuluş çaresi olan bir büyük insanın, Mustafa Kemal Atatürk'ün hatırasına böyle edebi bir saldırı düzenler?.. Onun heykellerini yıkan meczuplara yazarın kendi yüksek seviyesinden yollanan bir onay değil de nedir bu?.."

Almayın bu kitapları...

Herkes farkında ki; Türkiye'de Atatürk'e saldırmak sadece iç ve dış kaynaklı bir tetikçilik meselesi değil artık...
Bu ezeli düşmanlığın arkasındaki mekanizmanın planlama-taarruz ve propaganda üçgenine oturmuş bir tezgahı var ki; işte o pazardan beslenen lobi çok yakında Pamuk'u da son paçavrası üzerinden bir kez daha pohpohlama çabasına girmekten geri durmayacaktır...
Ne kadar bölücü, ne kadar Atatürk-Cumhuriyet düşmanı ve ne kadar Kurtuluş Savaşı'na öfkeli, hastalıklı kalemşor, kiralık liboş, vatan-millet düşmanı soytarı varsa devreye girecek, methiyeler yazacaktır onun için...
Türkiye'de 12 Eylül sonrası hastalık haline gelen ve Atatürk'e-Cumhuriyete düşmanlığı solculuk (!) zanneden, entelektüel kılıklı bir güruhun yeni versiyonları da alkışlayacaktır elbet onu...
Kim bilir; Atatürk'ü aşağılamaya çalışan iğrenç bir film çektikten sonra Orhan Erinç, Akın Atalay ve Hikmet Çetinkaya'nın desteği, cemaatin ittirmesiyle Cumhuriyet gazetesini ele geçiren ve hem "siyasal veya askerî casusluk" hem de "FETÖ'ye yardım" etmekten ceza alınca yurt dışına kaçan Can Dündar gibiler film bile yapar onun kitabı için!!!
Sakın ola kinci cumhuriyetçilerin, rövanş tüccarlarının ve liboş pazarlamacıların oyununa-parlatmasına-pohpohlamasına, kısacası lobi oyununa gelmeyin, para vermeyin-okumayın böyle kitapları ki; anlasınlar Atatürk'ün soylu mücadelesi sinsi entrikalarla pazarlanan satırlar, filmler, gazeteler ve kirli propaganda materyalleri kadar ucuz değilmiş!..

Yazarın Diğer Yazıları