Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Muhiddin NALBANTOĞLU

Muhiddin NALBANTOĞLU

Orhun Anıtları'ndan Gençliğe Hitabe'ye

Moğolistan’daki Orhun Vadisi’nde bulunan ve Türk tarihinin en eski belgeleri sayılan Orhun Yazıtları’nın içinde bulunduğu Orhun Müzesi açıldı. 6 milyon dolarlık bir proje ile gerçekleşen bu büyük kültür eseriyle Orhun Kitabeleri her türlü fiziki tahrip ve tabiat şartlarına karşı koruma altına alınmış oldu.
Türk tarihine ışık tutan en önemli belgelerden biri olan Orhun Yazıtları, Thomsen adlı bir İngilizce profesörünün büyük himmetiyle okunabilmiştir. Ruslara esir düşen bir İsveçli subay sürgünden dönüşünde Orhun Irmağı kenarında bazı yazılı taşlar gördü. Yalnızca bir merak saikiyle bunların fotoğraflarını çekti. Bu fotoğrafları ülkesinde bir arkeoloji dergisinde yayımladı. Hiçbir yorum yapılmadan basılan bu fotoğraflar, mesleği İngilizce okutmanı olan Thomsen’in dikkatini çeker. Uzun yıllar üzerinde çalıştığı bu yazıtların hiçbir ülkenin alfabesine benzemeyen bir dille yazılmış olduğunu görür. Yine uzun çalışmalar sonunda bu bölgede hüküm süren bütün tarih çağlarını incelemeye alır. Buralarda yaşayan milletlerin kimler olduğunu araştırırken Türk tarihine ulaşır. Buradan hareketle, uykusuz geçen günler sonunda insanüstü bir gayretle Orhut Yazıtları’nı okumayı başarır. 1900’lü yıllarda yayımladığı kitap bizim tarihçilerimizden ve Türkçülük hareketinin doğuşunda büyük payı bulunan Necip Asım (Yazıksız) Bey tarafından bir broşür olarak basılmıştır.
 “PEK ESKİ TÜRK YAZISI ORHUN ABİDELERİ” adını taşıyan bu eserciğin 1926 yılında Necip Asım Bey tarafından imzalanan bir nüshası Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya da gönderilmiştir.
Çankaya’daki Atatürk kitaplığında bulunan ve müellifinin imzasını taşıyan bu kitapçık Atatürk tarafından büyük bir dikkatle okunup tetkik edilmiştir. Atatürk’ün “Büyük Nutuk” adlı eserinin sonundaki Gençliğe Hitabe ile karşılaştırdığımızda ve hatta 10. Yıl Nutku ile mukayese ettiğimizde Atatürk’ün bu küçük kitaptan ne kadar etkilendiğini açıkça görürüz. Kitabın pek çok sayfasında birçok cümlenin altının çizilip kenarına notlar düşüldüğü olmuştur. Özellikle bu kitabelerin çok ünlü olan şu paragrafı ile Gençliğe Hitabe’deki bazı ilgili cümleler karşılaştırılınca anlaşılır.

Yukarıda verdiğimiz ve Orhun Anıtları’ndan aldığımız satırları 1970’li yıllarda yayıncılık yaptığım zaman, her kitabın baş tarafına “epigraf” olarak almıştım. Bu bölüm Hüseyin Nihal Atsız Hoca’nın benim için yaptığı özel çevirisinden alınmıştır. Nihat Sami Banarlı, Atsız Beğ’in “Türk Edebiyatı” adlı eserinden bahsederken, “Orhun Anıtları’nın en güzel ve aslına uygun çevirisinin Nihal Atsız tarafından yapıldığını belirtir. Anıtların bünyesi altında toplandığı bu müze’nin, milli tarihimize olduğu kadar bütün insanlık ve uygarlık tarihine de kazandırılması çağımızın en büyük kültür olayları arasında sayılmalıdır

Yazarın Diğer Yazıları