Orta gelir tuzağına neden düştük?..

Asgari Ücret tartışması bilerek kamu oyunu oyalamadır. Gerçekte en sonunda kararı hükümet veriyor. 2800 lirayı geçmeyeceği anlaşılıyor. Dolar olarak 359 dolar eder. Birisi çalışan İki kişilik bir ailede, yıllık fert başına gelir olarak, 2154 dolar eder. Türkiye'de 2019 fert başına gelir 9127 dolar idi. 

Kaldı ki, fert başına gelir de tek başına bir anlam ifade etmez. Refah düzeyini ölçmek için Diğer ülkelerle karşılaştırmak gerekir.

Aşağıdaki tabloda, Türkiye de fert başına gelir olarak, dünyada ekonomik kriz içinde olan Arjantin, Meksika ve protestolar devam eden Şili ile karşılaştırırsak maalesef  iç açısı bir tablo göremiyoruz.

* Türkiye'de fert başına GSYH, 2003 ve 2004 yıllarında dünya ortalamasının altında kaldı, 2005 -2016 yılları arasında da üstüne çıktı. 2017 sonrasında yeniden altında kaldı.

* Türkiye ile Şili 2003 yılında fert başına gelir, sırasıyla 4718 ve 4772 dolar olarak, yaklaşık aynı seviyede idi. 2009 krizinden sonra Şili lehine fark açıldı ve 2019'da, fert başına gelir Şili'de 16709  dolara çıkarken, Türkiye 9127 dolarda kaldı.

* 2003 yılında fert başına geliri bizden daha düşük olan kriz ülkesi Arjantin, 2011 yılında bizi geçti ve maalesef 2019'da 11 627 dolarla bizden daha yukarıdadır.

 

esfender-gelir-1.png

 

Aşağıdaki grafikte Türkiye'nin orta gelir tuzağına düştüğünün resmidir. Bu duruma Kur değişmeleri etkili oldu. Ancak Türkiye'de kur değişmeleri aynı zamanda makro dengeleri ve özellikle enflasyon yoluyla satın alma gücünü ve halkın refahını geniş şekilde  etkiliyor.

esfender-gelir-2.png

Türkiye neden büyümeyi sürdüremedi ve orta gelir tuzağına

düştü?

Temel neden AKP iktidarının günübirlik ve siyasi çıkarlara öncelik vermesidir. Bu nedenle kaynaklar popülizm yolunda kullanıldı ve neticede etkin kullanılmadı. Cari açıkla büyümenin sürdürülmesi imkansız olduğu halde, Türkiye aramalı ve hammadde ithal ederek üretimine devam etti. İthalatın finansmanı ve dış borçlanma, o gün görünmedi ve etkili olmadı ve fakat potansiyel büyümeyi engelledi. Eğer cari açık yatırım malı ve teknoloji ithali için verilmiş olsaydı, zaten yatırım sonrasında ihracat artışı yaratacak ve devam etmeyecekti. Ayrıca yatırım ve teknoloji üretimde artışı yaratarak kendinden daha fazla katma değer üretmiş olacaktı.

Kamu ihaleleri, Kamu - özel işbirliği ile yapılan yatırımların fırsat maliyeti çok yüksek oldu.

Türkiye'de  beş milyon Suriyeliden sonra fert başına gelir hesabı da yanlış yapılıyor. Suriyeli 5 milyon göçmen adrese dayalı nüfus sisteminde kayıtlı değil. Ama Türkiye'nin toplam GSYH' sından, kamu hizmetlerinden yararlanıyorlar, her türlü kamu yardımından pay alıyorlar.

2019'da Türkiye'nin nüfusu 82 milyondur. GSYH'yı bu nüfusa bölersek, 2019'da fert başına GSYH 9127 doları buluyoruz. Oysaki Suriyelileri de katılınca, GSYH'yı bu defa 87 milyona bölmek gerekiyor. O zamanda fert başına gelir, 8.602 dolara geriliyor.

Orta gelir tuzağına, ekonomilerde iç dinamiklerin dinamizmini kaybetmesi olarak bakabiliriz.

Orta gelir düzeyine gelinceye kadar, kırsal kesimden kente göç eden işgücü, sermaye yatırımlarından gelen yüksek karlar, yeni teknolojiler büyümeyi hızlandıran kaynaklardır. Bu kaynaklar giderek tıkanıyor. Bu tıkanıklığı aşmak için, kurumsal reformlar yapmak, verimliliği artırmak, Ar-Ge'yi hızlandırarak eskiyen teknolojileri yenilemek, beşeri yatırımları artırmak gerekiyor. İktisadi gelişme sürecinde, Japonya ve Güney Kore bu yolla orta gelir tuzağına düşmeden, gelişmiş ekonomi statüsüne geçmişlerdir.

Dünya bankası 2012 Dünya kalkınma raporuna göre, Türkiye, Tayland, Filipinler, Malezya, Brezilya ve Arjantin orta gelir tuzağına düşen ülkelerdir.

Hiçbir ülke orta gelir tuzağına kendiliğinden düşmez… Düşüren de, çıkaracak olan da siyasi iktidarlardır.

 

Yazarın Diğer Yazıları