Polat Alemdar rüyası ve hayatın gerçekleri!

Toplum mühendisliğinin en önemli araçlarındandır ekran..

Suriye işi başlamadan Corç Kuluni'ye "Suriye" diye bir film çevirttiler.. Film içinde film dönüyor..

Recisör Suriye'de yaşanacakları yıllar önce gözümüze soktu..

Bir nevi, olacakların bilinçaltlarındaki altyapı çalışmasıydı.. Anlayanın anlayacağı türden mesajlarla holivıd, yine  üzerine düşeni yaptı..

Sayısız örneği var ekran ve sinema perdesinin Dünya siyasetindeki rölünün..

Anceline Coli bacı Suriye'li mültecilerle birlikte görünüp fotoğraf çektirmeden önce, hatırlayın 'Kırmızı çizgimiz' 100 bin mülteciydi.. Ancelina bacı bi geldi, 4.5 milyon Suriyeli girdi, banamısın demedik, diyemedik..

**

Sadece holivıd yapmıyor elbette.. Bizimkiler için de, beyaz perde ve  ekranlar, son yıllarda önemli bir araç oldu..

Ama fark şu.. Yahudi lobisinin kontrolündeki holivıd bu işi uluslararası mesajlar için yapıyor.. Bizimkilerse iç işlerde kullanıyor bu aracı..

**

Türklüğe alerjileri var ama "KAYI" sembollü Ertuğrul dizisi yapmakta sakınca görmediler..

Devir milliyetçi eda devriydi.. Anında ekranları, sinema perdelerini, milliyetçilikle sosladılar..

Bu işler aslında 'Polat Alemdar'la başladı..

Yıllarca 'Derin devlet' diye diye, aslında devlettin kendisine savaş açtılar..

Sonra, tu kaka dedikleri 'Derin devletin', kendilerine ait olanını kurabilmek için, ekranlar dahil, her alanda canhıraş çırpındılar..

Olmuyor gerçi.. Olamıyor.. Her devlette var olan 'Derin' yapı oluşturmakla, 'Partinin devletini kurmak' aynı şey değil..

Kadrolaşmakla, devlete hakim olmak aynı şey değil..

**

Neyse uzatmayayım.. Kurtlar(Ki bana göre HIRTLAR) Vadisi'nin Polat Alemdar tiplemesi, o karanlık işlere meyilli gençlerimiz için idol oldu..

Yeni kuşak o kadar içselleştirdi ki, hatırlayın, dizinin ilk dönemindeki 'Çakır' tiplemesi film icabı vurulunca, gıyabi cenaze namazı bile kılındı ülkemizde..

Güler misin, ağlar mısın durumu..

Etrafınıza bir bakın, Polat Alemdar gibi giyinip, onun gibi yürüyen, sağa sola onun gibi bakan ve gruplar halinde hareket eden gençlerle doluydu her yer.. Uzun zaman devam etti havası..

Doluydu dedim; çünkü artık, yavaş yavaş tiplemenin içinin boş olduğu anlaşılıyor..

**

Normal tabi..

Kim oynadı Polat Alemdar'ı? Necati Şaşmaz..

Dizideki replikleri hatırlayın..

Kurtlar Vadisi'nin, 'DEVLETİN BEKASINDAN' ve 'MİLLİLİKTEN' dem vuran Polat Alemdar'ı bir yanda;

Gerçek hayatta, açılım süreci gibi "GAYR-I MİLLİ" bir konuda, kimsenin, hatta kendisinin bile anlamadığı 'Gözler' başlıklı demeç veren Necati Şaşmaz, diğer yanda..

**

Dizide, aşkının peşinden dünyayı yakan, bütün zorluklara rağmen eşine hürmetten dem vuran Polat Alemdar bir yanda;

Gerçek hayatta, boşanma davası açtığı çocuklarının annesinden, 10 milyon lira tazminat isteyen Necati Şaşmaz, diğer yanda..

**

Dizide tarikat-cemaat izinde, ilahiyattan dem vuran Polat Alemdar bir yanda;

Gerçek hayatta, eşinin iddiasıyla, 'Kendini MEHDİ' zanneden Necati Şaşmaz, diğer yanda..

**

Dizide, dürüstlükten, doğruluktan, haktan bahseden Polat Alemdar bir yanda;

Gerçek hayatta, Fikirtepe'deki inşaat işiyle, bin aileyi mağdur edip sokakta bırakan Necati Şaşmaz diğer yanda..

**

Dolayısıyla, demem o ki;

Bakmayın siz o ekranlardaki atıp tutmalara..

Birileri yazıyor, bütün ekranları zaptedenler de oynuyor..

Ekrandaki yalanlarla, hayattaki gerçekleri görebildiğimizdeyse, durum değişiyor..

Emektar oyuncuları ve verilen emeği tenzih ederim ama;

Kurtlar Vadisi sandığımız 'Hırtlar Vadisi'nin bütün havası, kahramanının gerçek hayatta yaptıklarıyla sönüp gitti..

İşte budur ekranlardaki illüzyon..

Bize başka birini, başka bir ülkeyi, başka bir dünyayı anlatırlar.. Önce hoşumuza gider.. Gerçeklerle yüzleşince de, alırız havasını..

**

Bu dediklerim, yalnızca magazinin konusu değildir..

Hayatın her alanındaki gerçek budur..

Ekranlarda başka bir şey söylerler, bize başka bir şey yaşatırlar..

**

Ekonominin dümenindeki damadın, "Dengelendik" dediği ülke, ekrandaki ülkedir..

Sivri biberin, yüzde 74 zamlanarak tadımızı kaçırdığı ülkeyse, hakikatimiz..

**

Kulakları çınlasın , ne demiş Aristo;

"Gerçekler acıdır.. Biber de acıdır.. O halde gerçek biberdir.." :)

**

Bu arada aramızda kalsın, insanlık tarihinin en büyük düşünürlerinden Aristo da, yabancı değildir,  Makedonyalıdır..

Melih Gökçek'e not bırakayım istedim..

İyi bir hafta olsun efendim..

 

Yazarın Diğer Yazıları