Prof. Küçükusta: Bu işte bir domuzluk seziyorum!

Prof. Küçükusta: Bu işte bir domuzluk seziyorum!
Prof. Küçükusta: Bu işte bir domuzluk seziyorum!

Domuz gribinde bir domuzluk var
“Anlatıldığı kadar öldürücü bir hastalık olmamasına karşın yapılan açıklamalarla H1N1 virüsüne
karşı abartılı korku yaratılıyor. Böylece domuz gribi aşısına karşı büyük ilgi ve talep oluşturuluyor.”

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta yaptığı yazılı açıklamada, “Domuz gribi salgınında ve tedavisinde bir domuzluk olduğundan şüpheleniyorum” dedi. Domuz gribinin anlatıldığı kadar öldürücü bir hastalık olmamasına karşın yapılan açıklamalarla bu hastalığa karşı bir korku yaratıldığını ve böylece domuz gribi aşısına karşı büyük bir ilgi ve talep oluşturulduğunu iddia eden Prof. Küçükusta, DSÖ’nün 12 Haziran’dan yaptığı küresel grip salgını uyarısından 3 gün sonra bir ilaç firmasının, domuz gribine yol açan Influenza A/H1N1 virüsüne karşı kullanılacak aşının ilk seri üretiminin gerçekleştirildiğini hatırlatarak şunları kaydetti:

Grip ticareti mi?
“Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 30’a yakın ülke grip aşısı kuyruğuna girmiş durumda. İyi ama bu aşı gerçekten gerekli mi, etkili mi, yan etkileri var mı, herkes olmalı mı, yoksa bu bir tür grip ticareti mi? Milyonlarca insanın öleceği ileri sürülen salgının ağır bir hastalık tablosuna yol açmadığı artık belli oldu. Virüs bulaşan insanların çoğu hastalığı tedavi görmeden ayakta atlatabiliyorlar. Bugüne kadar tüm dünyada ölen insan sayısı 140 kadar. Oysa standart grip salgınlarında her sene 250-500 bin insanın öldüğü biliniyor. Türkiye’de görülen 13 vaka da yurt dışından gelen kişilerde saptandı ve bizde insandan insana bulaşma olmadı. Bu, virüs saptanan pek çok ülke de de geçerli.”

Virüsün üremesi zor
Virüsün yaz şartlarında üremesinin ve bulaşıcılığını sürdürmesinin çok zor hatta imkânsız olduğunu kaydeden Küçükusta, okulların tatile girmesinin ve mevsim dolayısıyla vatandaşların çoğunun zamanını açık havada geçirmelerininde çok önemli bir avantaj olduğunu söyledi.


‘Dolduruşa gelmeyelim’
Ne kadar etkili olduğunu gösteren hiçbir bilimsel kanıt olmadığını gibi ne gibi ciddi yan etkileri olabileceği henüz hiç bilinmeyen bir aşı için hemen sıraya girmenin, bu kriz döneminde bu işe milyar dolarlar yatırmanın kendisine hiç de doğru gelmediğini vurgulayan Prof. Küçükusta bazı hususlara dikkat çekerek, “İnsanın kafası karışıyor. Dolduruşa gelmemek gerek” diye konuştu. İşte kafaları karıştıran iddialar:
* Domuz gribi virüsünün tabii mutasyonla oluşmadığına ve laboratuar ortamında yaratıldığına dair kuşkuların ve bunu destekleyen bulguların olması.
* Bir ay kadar önce uzmanların aşı üretimi için en az 6 ay gerekir demelerine karşılık, DSÖ’nün küresel grip salgını ilanından iki gün sonra, iki ayrı firmanın aşının ilk seri üretimini gerçekleştirdikleri müjdesi (!)
* İlaç firmalarının H1N1 virüsüne karşı kullanılacak aşıyı temmuz başında piyasaya verilebileceklerini bildirmeleri.
* Bu açıklamadan sonra aşı üreticisi firmalardan birinin borsadaki hisselerinde bir günde yüzde 3.6 ve 3.1 gibi çok ciddi artışlar olması. (ANKA)