Rekortmen pet su

Otomatiğe bağlanmış ilanlara dikkat edin. Bunların tamamında dişe dokunur bir şey yok. Ne pirinç, ne fasulye görüyorsunuz. Hele yağ ve süt ürünlerini yakalamanız mümkün değil. Ana maddeler sadece market raflarında. O da her hafta zamlanarak karşınıza çıkıyor.

Çarşaf çarşaf yayımlanan reklamların assolistleri gazoz ve meyve suları. Aralara Çin malı teneke ve naylon aletler serpiştiriliyor. En korkuncu ay çekirdeği bile ithal. Kaliforniya cevizi ve Kanada kırmızı mercimeği gibi... Pardon, bu arada adı sanı duyulmamış mısır ve patates cipslerini de es geçmeyelim.

Bu ilanları veren çok şubeli marketlerden bir ricam var. Hiç olmazsa ayda bir kere ana yiyeceklerde indirim yapsınlar.

Asıl zam şampiyonu

Dövizdeki patlamaya akaryakıttaki subvansiyonun kesilmesi eklendi. Bunun üzerine pet şişe sulardaki artışı durdurmak ne mümkün. Yakın zamana kadar 35 kuruştan satılanlar önce 40'a, ardından 50'ye fırladı. Önceki sabah bir artırım daha farkettim 70 kuruş. Konunun sıkı takipçisi olduğum için bunlar benden kaçmıyor.

Adlarını verip reklamlarını yapmak istemediğim adı ünlüye çıkmış kimi suların fiyatı 1 TL

Meyve-sebze

Kanlı bayram trafiğinin getirdiği bir başka artışı da sebze-meyvede görmeye başladık. Denetimler yüzünden mal getiren kamyonların engellenmesi fiyatları patlattı. Dün sıra domatesin kilosu 3.90'dı. İdealleri ise -sıkı durun- 8 TL'ye fırlamıştı. Hiçbir özelliği olmayan armutlar 6.99'dan, 2. sınıf şeftaliler 5.99'dan satılıyor.

Bunları enerji içeceği ile kanatlanmış enflasyon tahmincileri iyi görmeli. Bu ortamda maaşlara yüzde 9 zammı yeterli görenler ise utanmalı.

***

Aman da aman..

Fotoğraf sanatçısı Mehmet Turgut'un Falan Filan'ına arada göz atanlardanım. Bu defa konuğu görünce gözlerim fal taşı gibi açıldı. Ayşegül Aldinç, bana geçmiş turu attırdı. Ayşegül Hanım'dan ilk kez meslektaşım Faik Akın bahsetmişti. Hele Büyük Maksim'deki kovboy kıyafetli hâlini görünce ne kadar doğru söylediğini anlamıştım. Oturup övgüyle karışık, hicivle süslenmiş bir yazı yazdım. Aldinç, övgüleri görmezden gelip "başarılarını" anlatan bir liste yollamıştı. İyi eğitimiyle, hepsi belgeli ve diplomalı icraatları gerçekten dopdoluydu. Hiç birisine lafım olamazdı. Ayrıca babası rahmetli Orhan Aldinç'le aynı gazetede çalışmıştım. kendisine hâlâ saygı duyarım.

Ses ve görüntü tamam

Bu polemiğin verdiği hatırlatmayla Falan Filan'ı gözümü ayırmadan izledim.  Doğanın koynuna yerleştirilen piyano eşliğindeki şarkılara bayıldım. Geçen yılların Aldinç'in fiziğini ve sesini daha da  güzelleştirdiğine tanık oldum. Onu ve piyanist Burçin Büke'yi Ortaköy'de bir mekânda program yaparken hayal ettim. Bir de ricam var, hanımefendi sakın yine alınganlık yapmasın. Takdirnameleri yeniden göndermesin, eski gönderdikleri hâlâ duruyor.

***

Bir başka bayan

 

Ekranlarda özellikle haber kanallarında pek çok muhabir var. Bunlardan sadece birini her görüşümde rahmetli Savaş Ay'ı hatırlıyorum. Özellikleri aynı, tek fark Fulya Öztürk'ün bayan olması. Adana kökenli pivot görünümlü hoş kız her yerde. Bir bakıyorsunuz otogarda, bir bakıyorsunuz Afrin operasyonunda. Fulya bu defa Etiyopya'daydı. Kurban Bayramı yardımlarını haber yaptı. Anlattıklarından bir noktaya takıldım; "Bu ülkede 4 milyon yetim var". Rakam çok büyük.  O etler ve yanındaki kumanya ne kadar yeter? Neyse ben yine Fulya Öztürk'e döneyim. Bu kızın geleceği parlak. Şu söylediklerimin altını çizin, ilerde beni hatırlarsınız.

***

Bir Not

Yeni kaybettiğimiz Baki Özilhan "dünya"ya "dunya" diyenlerdendi. Tıpkı Kemal Kılıçdaroğlu gibi. Bu huyundan hiç vazgeçmedi. TRT'de program yaparken de Hüseyin Movit bunu eleştiren bir mesaj yayınlamıştı. Rahmetli ne yaptı biliyor musunuz?.. Bunu yayın sırasında olduğu gibi okudu. Sonunda da "Bana haklı olarak sitem eden sayın Hüseyin Movit'e teşekkür ederim" dedi.

Özilhan işte bunun için iz bırakanlardandır.

GÜNÜN SÖZÜ

Her laf cevap istemez Cenap Şahabettin

Yazarın Diğer Yazıları