Eski Bakan Rifat Serdaroğlu, kendisine ait internet sitesinde gündeme ilişkin yazılarına devam ediyor.
Serdaoğlu, ‘İhanet Partileri’ başlıklı son yazısında, Cumhur İttifakı kanadının, yerel seçime az bir süre kala sertleşen söylemlerini eleştirdi.
Serdaroğlu ayrıca, Cumhur İttifakı’nın seçim çalışmalarında devlet imkânlarını kullanarak haksız rekabet ortamı yarattığını da ifade etti.
Serdaroğlu’nun yazısı şöyle:
İHANET PARTİLERİ
Genel Başkanları ve parti yönetimleri aynı tornadan çıkmış gibi bu partilerin!
Koltuklarından gitmemek için her türlü değerleri feda edebilirler.
Birinci sınıf parlak kağıda basılmış renkli programları, tüzükleri var ya!
İnanın kendileri bile okumamışlardır. Program ve tüzük bastırılır ve Genel Merkez depolarında çürümeye terk edilir…
Peki, bunlarda parti içi demokrasi var mı?
Örneğin, partilerin gerçek sahipleri üyelerin, aday belirleme hakları var mı?
Vazgeçtik haktan yetkiden, üyelere fikirlerini, hatırlarını soran var mı?
Uluslararası standartlara sahip çağdaş bir demokrasi var mı?
Hukuk Devleti, Lâik Cumhuriyet, Özgürlükler ve Anayasaya uymak var mı?
Altına imza koyduğumuz, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ile ilgileri var mı?
Siyasi ahlakın, karşılıklı saygının, deneyime ve liyakata önem vermenin, vefanın kırıntısı var mı?
Kendilerini seçenlere yalan söylememek, partilerinin mali kaynaklarını, kimlerden para topladıklarını açıklamak, üyeleri ve teşkilatlarıyla paylaşmak gibi medeni bir davranışları var mı?
Bu yazılanları dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde göremezsiniz. Bunları yapan yöneticileri, anında akıl ver ruh sağlığı birimlerine gönderirler.
31 Mart 2019 Yerel Seçimlerine 15 gün kaldı.
Görünüşte iki ittifak var. Millet ve Cumhur ittifakları.
Gerçek öyle mi?
Partilerin Genel Başkanları dahil, kimsenin gerçeği bildiği yok! Her İlçede ayrı bir ittifak var. Belediye Başkan Adayları seçim kazanabilmek için herkesle ittifak yapıyor. Ne Cumhur İttifakını ne de Millet ittifakını dinleyen var!
Millet İttifakını oluşturan partiler, “Seçim Bütünlüğü sağlanmadan, seçim güvenliği gerçekleşmeden, adil ve şeffaf seçim şartları” oluşturulmadan paldır-küldür seçimden başka her şeye benzeyen şarlatanlığa ortak olarak, gayrimeşru seçimi, meşrulaştırdılar! Bu ayıp ikisinindir.
Cumhur İttifakı; çirkin partizanlığıyla, devlet olanaklarını seçime sokmasıyla, terbiyesizliğiyle, iftiralarıyla, yalanlarıyla, haram parayla, köleleşmiş medyasıyla hem seçimi kazanmak hem de Türk Milletini birbirine düşürme çabasında!
Sanki, bu koltuklardan hiç kalkmamak üzere gelmişler.
Sanki, seçimi kaybetseler de iktidarı devretmeyecekler.
Nasıl bir şirretliktir bu Allah’ım!
Bir Genel Başkan düşünün ki, kendisinden başkasına oy verecek insanlarımızı “terörist” diye damgalar!
Bir Genel Başkan düşünün ki, dün hırsız-terörist-uşak dediğine bugün köle olur!
Bir Genel Başkan düşünün ki, yalan söylemekten iftira etmekten utanmaz!
Türk Milleti her şeyi affedebilir!
Fakat ihaneti asla affetmez!
Büyük Atatürk’ün dediği gibi; İhanetin nedeni olmaz. Sütü bozuk olanların her daim aklındadır ihanet.
Ama her ihanetin bir bedeli olur. Bu bedel bir gün mutlaka ödettirilir…
Ne Mutlu Türküm Diyene!
