"Saray kendini bile yönetemiyor"

"Saray kendini bile yönetemiyor"
T24 yazarı Mehmet Y. Yılmaz, bugünkü yazısında, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri üzerinden başkanlık sistemine eleştirilerde bulundu. Yılmaz, "Bu sistem, 'Türkiye’yi uçurmak' üzere halkımıza pazarlandı. Halk, Türkiye bir kişi tarafından yönetilirse her şeyin daha hızlı yapılabileceğine inandırıldı. Ve geldiğimiz noktada görebildiğim 'uçan tek şey', gıda maddelerinin fiyatları oldu." dedi.

Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde düzeltme yapılması için tekrar kararname çıkarılması üzerinden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni eleştiren T24 yazarı Mehmet Y. Yılmaz,  mevcut sistemin "Türkiye’yi uçurmak" üzere halkımıza pazarlandığını belirterek, "Halk, Türkiye bir kişi tarafından yönetilirse her şeyin daha hızlı yapılabileceğine inandırıldı. Ve geldiğimiz noktada görebildiğim 'uçan tek şey', gıda maddelerinin fiyatları oldu." dedi.

Yılmaz, "Ortaya çıktı ki Saray, Türkiye’yi iyi yönetmeyi bir yana bıraktım, kendisini bile yönetemiyor." ifadesini kullandı.

Yılmaz'ın yazısı şu şekilde;

Resmi Gazete’nin 26 Aralık 2019 tarihli sayısında yayımlanan 54 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin başlığı şu şekildeydi:

"Bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi."

Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı verilen, bir tür başkanlık sistemine 9 Temmuz 2018 günü geçti.

Referandum ile kabul edilen Anayasa değişikliğinin bütün hükümlerinin uygulamaya girdiği tarih bu.

O günden bugüne kadar geçen bir buçuk yıllık süre içinde de Cumhurbaşkanlığı 55 kararname çıkarmış.

Bu 55 kararnamenin 31’inin üzerinde yukarıda alıntıladığım türden bir başlık var: Bazı Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde değişiklik yapan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi!

Yani aslına bakarsanız gerçekte çıkarılan kararname sayısı 24 adet. Bu 24 kararnamede düzeltme ve değişiklik yapan kararname sayısı ise 31 adet.

Bazı kararnameler ardı ardına 8 - 10 kere değişmiş.

Bazı değişiklikler, aslının yayımlanmasından bir hafta sonra yapılmış.

Cumhurbaşkanı her şeye hakim ve her şeyi herkesten daha iyi biliyor ya, kendi kararnamesinin yanlışlığını fark etmesi için bazen bir hafta geçmesi gerekiyor, bazen iki ay!

Yayımlanan ilk 12 kararnamede, tarih yazılması unutulmuş.

Osmanlı dahil, Türkiye tarihinde kabul edildiği tarih olmayan bu 12 kararnameden başka kararname bulabilmek de mümkün değil.

Bu sistem, "Türkiye’yi uçurmak" üzere halkımıza pazarlandı.

Halk, Türkiye bir kişi tarafından yönetilirse her şeyin daha hızlı yapılabileceğine inandırıldı.

Ve geldiğimiz noktada görebildiğim "uçan tek şey", gıda maddelerinin fiyatları oldu.

Ortaya çıktı ki Saray, Türkiye’yi iyi yönetmeyi bir yana bıraktım, kendisini bile yönetemiyor.

Belli ki kararnameler bile doğru dürüst üzerinde çalışılıp, düşünülmeden, çala kalem yazılıp, imzalanıyor.

Ondan sonra gelsin "düzeltme kararnameleri"!

Ve kendi çıkardığı kararnamelere bile hakim olamayan, tek seferde düzgün kararname yayınlamayı bile başaramayan bir iktidar, yaratabileceği olumsuz etkileri yüzyıllarca sürebilecek kanallar açmaya da kendisi karar vermek istiyor, denizaşırı ülkelere asker göndermeye de!

İktidar partisinde böyle bir cesaret gösterebilecek, izan sahibi bir tek kişi çıkabilir mi bilmiyorum.

Ama böyle birisi varsa "Başkan, bir sakin olalım, iyi inceleyelim. Kanal kazmak kararname çıkarmak gibi sonradan düzeltilebilecek bir şey değil" demesinin zamanı geldi.

Not: Prof. Dr. Kemal Gözler’in "Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin uygulamadaki değeri" isimli makalesine anayasa.gen.tr sitesinden ulaşabilirsiniz. Makale, sistemin 1,5 yıllık uygulamasının bilançosunu çıkarıyor. "Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde değişiklik yapan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi" sayısı bu makaleden alıntıdır.