Dünyanın neresinde olursanız olun bir ürünü satmak için öncelikle onun arkasında duracaksınız.

Bu bazı ülkelerde bir yıl, bazılarında ise 2 yıl.

Bu garantiyi vermek zorundasın.

Bir de firmalar bazen ürünlerine o kadar çok güveniyorlar ki, bu garantiyi 5 yıla hatta 10 yıla kadar çıkartan var. Mesela yıllar önce Almanya'dan aldığım masa saatinin garantisi ömür boyu. Adamlar ürettiği mala o kadar güveniyor demek.

Gelelim Türkiye'ye.

Yıllarca garantinin kâğıt üzerinde kaldığı bir ülke. Tüketicinin mağdur edildiği ülke.

Buzdolabını satarken, motorunun ve dış kaplamanın garanti dışı bırakıldığı ülke.

Son yıllarda yasalar çıkartıldı ve garanti işi biraz daha ciddiye alındı.

Artık Türkiye'de de bir mal satılırken mutlaka garanti ve servis şartı var. Gelin görün ki, bu şart bazı ürünlerde sadece kâğıt üzerinde kalıyor.

Doğru, servis var ama gel de bul o servisi. İstanbul devasa şehir. Dahası ülke gibi bir şehir ama adam getiriyor İstanbul'a 1 ya da 2 servis koyuyor.

Tabii ki bir de son günlerin modası paralel ithalat var.

Tam bir rezalet.

Özellikle internet üzerinden satışı yapılan bilinen markaların garantileri ayrı olarak veriliyor. Mesela Samsung telefon alıyorsunuz ama garanti işine gelince Samsung yetkili servisi bakmıyor. Adam Doğubank ya da İstanbul'un bir ucunda bir tamirci ile anlaşıyor yasal sorumluluktan kurtuluyor.

Adamın zaten teknik bilgisinden şüphe edersin.

Nedense bu servislere giren her üründe kullanıcı hatası çıkıyor.

Telefonun ekranında sorun var, servise gidiyor servis düşmüş diyor. Ya da sinyal kaybı var, yine düşmüş diyor.

Anlayacağınız tam bir rezalet.

Bir de bu işi yıllardır kurumsal olarak yapan şirketler var. Bunlardan biri de Arçelik. Yani Koç Grubu. Servis konusunu en çok ciddiye alan grup. Gerek otomobil, gerekse beyaz eşya sektöründe Türkiye'de gerçekten takdir edilecek bir servis ağı oluşturmuş durumda.

Nitekim internette şikâyetlerin yer aldığı platforma servis şikâyeti yazdığımızda en az şikâyet bu grupta karşımıza çıkıyor. Var olanların ise kısa sürede çözülmüş olması da ayrı bir başarı.

***

Servis konusu Sanayi Bakanlığı tarafından mutlaka masaya yatırılmalı.

Paralel ithalatın sunduğu saçma sapan garanti daha ciddi sorumluluklar taşımalı. Yasal olarak 20 iş günü içinde tamir edilmesi gereken ürün 2 ayda onarılmıyor veya müşteri kandırılarak onarıldı diye iade ediliyor.

Yine özellikle İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük şehirlerde servis sayısı konusunda da bir zorunluluk olmalı. Mega kentler bölgelere ayrılmalı ve bu bölgelerde servis bulundurma zorunluluğu olmalı. Mesela Skoda son yıllarda Türkiye'de en hızlı büyüyen marka. Bir bakıyorsun servis sayısını yarı yarıya azaltmış. 50-60 km. uzağa gitsen bile sıra bekliyorsun.

Türkiye'de tüketici yıllarca aldatıldı ve mağdur edildi.

İş yerlerinde "satılan mal geri alınmaz" tabelasını kim unutur ki!

Şimdi bu tabela kalktı ama mağduriyet arttı.