Altı muhalefet partisinin lideri yine bir araya geldi ve 5 saat süren toplantıda gündemdeki konuları, seçim sonrasında atılacak adımları ve dış politikayı değerlendirdi.

Ortak bir hedefle bir araya gelen ve birliktelik ruhunu şimdiye kadar eksiksiz yansıtan bu liderlerin buluşmaları, buluşmalar sonucu ne kadar yol katettikleri önümüzdeki seçimler açısından büyük önem taşıyor.

Öncelikle, "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem" hususunda vardıkları mutabakat ve açıkladıkları metin, ardından gerçekleştirdikleri her toplantıda yaptıkları ortak ve tutarlı açıklamalar şu an oldukça umut verici. Zira, her toplantı, liderlerin birlikteliğini ve uyumlu görüntülerini daha da ileriye taşıyor.

Hedefler, her toplantı sonrası daha somutlaşıyor ve bu durum elbette ki halihazırda destek kaybeden Cumhur İttifakı''nın endişelerini arttırıyor.

Ancak muhalefet, halen iktidar karşısında elindeki kozları etkili bir silaha döndürmeyi başarmış değil. Zira, bunun için her toplantıyla birlikte somutlaştırılan hedeflerin en yalın haliyle halka anlatılması gerekiyor.

Ekonomide vaatler

MetroPoll araştırma şirketinin yaptığı Türkiye''nin Nabzı araştırmasına, ekonomik sorunların muhalefet tarafından çözülebileceğine dair inanç, yüzde 48,6 olarak yansımış. Ekonomik sorunları Erdoğan''ın çözebileceğine dair inanç da aynı araştırmaya göre yüzde 41,1''lik bir kesim tarafından korunuyor. 20 küsur yıllık iktidar sürecinin yarattığı alışkanlıkların şüphesiz etkili olduğu bu araştırma sonuçlarının değişmesi olasılığı yüksek. Zira, ekonomi kötü, gidişat da iyi yönde değil; yani, daha iyisinin yapılabileceğine ikna etmek için zemin oldukça müsait.

Bu durumda muhalefetin ekonomiyi düzeltme vaadi, şu an bir alternatif olması açısından inanç oluşturuyor. Ancak ekonomiyi nasıl düzelteceğini detaylı ama basit ve tutarlı ifadelerle halka izah edebilirse, kendisine güveni ve desteği artırabileceği kuşkusuz bir gerçek. Bu açıdan 13 Haziran''da açıklanan Merkez Bankası''nın bağımsızlığının, Stratejik Planlama Teşkilatı''nın kurulmasının ve Ekonomik Sosyal Konsey''in yeniden işletilmesinin vurgulandığı Kurumsal Reformlar Komisyonu raporu başarılı olsa da ekonomiye dair hedefler, daha çok duyurulması ve halka güven tesis edilmesi noktasında üzerine daha çok eğilmeyi gerektiriyor.

Seçmene ulaşmak

Neticede bizim gibi, demokrasinin seçime indirgendiği ülkelerde, seçmenin ikna olması en mühimi. Seçmen dediğimiz de oldukça heterojen bir topluluk olduğu için, bu topluluğun içinde yer alan her kesimden insan için anlaşılabilmek, siyasetçilerin başlıca misyonu haline geliyor.

Neticede bugün Türkiye''de seçmenin sorunu açık, sorusu da net: İktidar değişirse, ekonomik dertler bitecek mi?

Soru ise, "bitecek" demekle ikna edici bir cevap bulmadığı gibi, uzun uzun komisyon raporlarıyla da anlaşılır bir cevaba ulaşmış olmuyor.

Bu sebeple, altılı muhalefetin takdir ettiğimiz birlikteliği ve uyumuyla ortaya koyduğu çalışmalarının, tez zamanda her açıdan somutlaştırılması, basit ve net ifadelerle halka ulaştırılması gerekiyor.