Şerafettin Tilki Milli takım kadrosunu kimler belirlediğini yazdı.
Futbol artık futbol değil. Yakın geçmişte tek eğlencemiz idi. Toplumun ortak eğlenme merkezi. Artık değişti. Rant üssü oldu.
Sanmayın ki, üst liglerde böyle. Sanmayın ki, büyük kulüplerde öyle..
Hayır. Hayır.. Bin defa hayır. Amatör ilgileri geçtik.. Altyapılardaki gençler de bile durum aynı.
U19 ligi. Süper Ligin arka bahçesi.
Yani genç takım.
Sırası gelmişken Avrupa’da yoluna devam eden Trabzonspor’u bir kez daha tebrik edelim. İnşallah şampiyonluk getirir ülkemize..
Dönelim konumuza. Geçtiğimiz haftalarda haklı isyan vardı. Sabri Sarıoğlu, genç Milli Takıma gol kralı gençleri almıyor. Karadeniz’in yetenekli uşaklarını görmüyor..
Arkadaşı olan Ayhan Akman’ın oynamayan oğlu Efe Akman’ı alıyor diye.. İşte bunlardan biri:
Adnan Karahisar
Beşiktaş genç takım oyuncusu.
Henüz profesyonel değil.
İşte bu oyuncuların rantçı menajerleri var.
Alt yapılarda inanılmaz bir ağ mevcut. Hep aynı menajerler buralarda cirit atıyorlar. Başkasını sokmuyorlar!
İşte bu versiyon, Adnan Karahisar için, kulübe geldiler.
Acil profesyonel sözleşme istediler.
Önce, Galatasaray istiyor. Gol krallığında önde olan Çağrı Hakan Balta’nın yanına almak istiyorlar deniyor. Yönetim umursamıyor. Bu kez, Fenerbahçe peşinde. İmza attırmak istiyor. Bir an önce sözleşme yapılsın deniyor.
Yine yönetimden çıt çıkmıyor.
Pes etmek yok.
Yola devam.
Medyada çok muhabir var. Bir çoğu aynı zamanda menajerlik yapıyor. Resmi olmasa da, gayri resmi yollardan oyuncu temsilcileri ile ortaklıkları mevcut. Bu kez onların üstünden paylaşımlar yapılıyor.
Amaç yönetimi sıkıştırmak. İmza attırıp komisyon kapmak. Ardından yan gelip yatmak!
Çok acayip pasta var ortada.
Kapanın yanında kar kalıyor. Gelsin Euro’lar, gitsin dolarlar. Hal böyle olunca, genç oyuncuların kafası karışıyor. Kulüplerin izleyeceği yol çıkmaza giriyor. Komisyon tuzakları sıkıntılar yaratıyor.
Yetenekli gençler futbol simsarları arasında kaybolup gidiyor.
Kulüplerin büyük emek ve masraf sarf ettiği isimler, bu sistem içinde boşa çıkıyor.
Kazananı sadece Menajerler olan köhnemiş sistem, kendi öz evlatlarını tek tek yiyip bitiriyor!
Peki bu işler Avrupa’da nasıl oluyor.
Oyuncular 18 yaşına kadar aile ve kulüplerin himayesinde kalıyor. Daha sonra ise ortak karar ile, aile ve kulübün belirleyeceği, kurumsal şirketler üstünden temsilcilikler yürütülüyor. Sistem saat gibi işliyor. Kulüpler zarara uğramıyor. Gençlerin önü açılıyor. Bizdekinin aksine, kazanan gençler ve kulüpleri oluyor. Temsilcileri yardımcılık yapıyor.
Herkes hak ettiğini kazanıyor.
Helal olsun!..
Duydum inandım.
Ama herkesin bildiği gerçek.
O da şu;
Gençleri milli takımlara oyuncu temsilcileri gönderiyor. Böylece futbolcuların değerleri artıyor. Bunu gören, duyan gençler; o menajerlere yetki veriyor. Aynı kişilerin, milli takıma gidecek hoca isimleri üstünde de, etkileri oluyor.
Maalesef durum apaçık ortada.
Ligin gol kralları kadroda yok.
Süre bulamayan sıradan isimler hep Riva’da.
