​​​​​​​Seçimi kaybettin anla artık!

31 Mart'ta aldığın hezimeti, bir türlü sindiremedin ve 'son kullanma tarihi' çoktan geçmiş olan sapığın lehine hamleler yapıyorsun!..

Arkandaki kamu gücüyle yargıya baskı kurmaya kalkışıyorsun!.. İçerideki yandaşlarının 'kayyum ümidi'ni diri tutmaya çalışıyorsun!..

Bugün yeniden seçim olsa çok daha büyük fark yersin… Çünkü daha önce, "Yardımlar kesilecek mi, çalışanlar kovulacak mı, teröristler işbaşı yapacak mı?" diye tedirgin edilen kesimler, adaletin, doğruluğun, şeffaflığın ve yetim hakkına özenin ne olduğunu gördüler… Onlar da şimdi hakkı teslim ediyorlar…

Gerginlikten, çirkinlikten, ayrımcılıktan bıkmış bir şehre huzur geldi… "Belediye Kandil'den yönetilecek" gibi dünyanın en adi propagandası 'millî hassasiyet'le yerle bir edildi… 'Türkiye Cumhuriyeti' yazısı sadece belediyenin girişine değil, 'terörist'e 'gerilla' diyenlerin, şehitlerin ne için şehit olduğunu tartışmaya açanların alnına da çakıldı…

***

Liderin ve partin bile seçim sonuçlarını kabullenmişken, bu hazımsızlık nedir?

Çok meraklıysan neden önümüzdeki seçimlere hazırlanmayı denemiyorsun da yargı koridorlarında 'şaibeli avukat' gezdirerek sonuç almayı umuyorsun?

Kaybettin anlıyor musun, kaybettin? Sen kaybettin ama Ankara kazandı… Ankara Büyükşehir Belediyesi ve onun başkanı Mansur Yavaş, partizanlıktan uzak kimliğiyle, millî hassasiyetiyle, ayrımcılıktan uzak kardeşçe yönetim tarzıyla, tüm kesimlere hoşgörülü yaklaşımıyla, ülkenin aradığı huzur ve kardeşliğe katkı sağlıyor, model oluşturuyor…

Doğruluğun nasıl bir karşılık doğurduğu anketlerde görülüyor… Hem memnuniyet oranı hem de oy oranı, gurur tablosu olarak yükseliyor… Aslında bunu anlamak için anketlere bile gerek yok… Halka dokunduğunuz her yerde bunu hissediyorsunuz…

Bunu sen de görüyorsun ve belki de gördüğün için katlanamıyorsun!..

Eğer mesele başkanlık koltuğuna oturmaksa, 23 Nisan'da gel otur!.. Tabii orada başkanlığın verdiği güce dayanarak, hacıağaları toplayıp Pensilvanya'ya hemen yolcu taşımaya kalkışmamak kaydıyla!..

***

Şunu aklından çıkarma: Bu Mansur Yavaş, seçim öncesi sapıklarını manivela yapıp veya duvarlara 'Her biji Mansur' yazdırıp mağlup edeceğini zannedebileceğin Mansur Yavaş değil artık!.. O, Türkiye Cumhuriyeti'nin başkentinin seçilmiş büyükşehir belediye başkanı… Kabullenmek istemesen de senin açından acı gerçek bu!..

Organize ettiğin bütün yalanların çöktü ve sen o bitmeyen hırsınla baş başa kaldın!.. Partinde bile yıldızın söndü… Sonu yaklaşmakta olan unvanın ve hâlâ buna güvenerek Ankara'da korunaklı alan inşa etmeye çalışan 'imar baronları' dışında kimsen yok!..

Kamu gücünü kullanarak veya başka isimler ve belediyeyle ağır problemli avukatlarla iş tutmaya çalışmak çok mu akıllıca?

Seçim kaybetmek ayıp değil… Ama millet iradesine hazmedemeyip, sinsice planlarla ve başka yöntemlerle sonuç almaya çalışmak ayıptan da öte bir durum… 'Kayyum hülyaları' eşliğinde gizli gizli yaptığını zannettiğin her şey görülüyor, biliniyor…

***

Daha önce ifade etmiştik: "31 Mart 2019, Ankara için bir devrimdi ve bu devrim arkasında 'mağdurlar' toplamaya başladı… Kalantor mağdurlar!.. Düzeni bozulanlar… Çarkı duranlar… Şehri, iki dudağı arasında zannedenler… Akarları kesilenler… Tüm servetini adaletsizlikten sağladığı için şehre adil bir yönetici gelince, taptıkları elinden alınma korkusu yaşayanlar…

Düzeni bozulanlar, düzenlerini bozana iftira ederek, kumpas kurarak eski güzel günlerine dönebileceklerini umuyorlar…"

Anla artık… O günler geride kaldı…

 

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları