Bolu'nun Kartalkaya kayak merkezindeki otel yangını, yüreklerde yara olarak kalacak. Hafızalardan silinmeyecek. Her sonucun nedenleri vardır. Benzer nedenler ya da koşullar da benzer sonuçları doğurur. İnsanlığın geldiği noktada neden sonuç bağlantısı bilimin de, teknolojinin de, mantığın da, günlük hayatın da temelini oluşturur. Ancak nedenleri irdeleyip çözümler ortaya koyarak vahim olaylardan kaçınabiliriz. Yangın olayını ele aldığımızda; bir felakete dönüşmesinde iki neden öne çıkıyor.
Birincisi, sessizce büyüyen tehlike; biriken yağlar. Mutfağı olan her yerin karşı karşıya bulunduğu risk. Sadece lokantalar ya da oteller değil, evlerde veya mutfağı olan iş yerlerinde de aynı risk. Görüldüğü üzere temizlik kurallarına uymamak sadece gıda güvenliğine zarar vermekle kalmıyor. Binaenaleyh ocak ve davlumbaz çevresine sıçrayan yağların zamanla birikmesinin; küçük bir kıvılcımı, tarihe geçecek bir felakete taşıdığını en acı şekilde milletçe tecrübe ettik.
İkincisi, yangının göz önünde başlamasına rağmen alarm ve ikaz mekanizmasının harekete geçirilmemesi. En başından beri tanık olunan yangında; tahliyeye çok geç başlanılması can kayıpları ile sonuçlandı. Benzer işletmecilerin öncelikle idrak etmesi gereken; müşterinin kalıcı memnuniyetini geçici hoşnutsuzluğuna tercih etmeleri gerektiğidir. Bir başka anlatımla yangın önlemlerinin bazı müşterileri rahatsız edeceği endişesini taşıyacağına, işletmeler öncelikle can güvenliğini emanet aldıklarını ve cana gelen zararın telafisi olmayacağını bilmeliler. Aksi halde günün sonunda; güya hedefledikleri maddi kazançlar da duman olup gitmiş oluyor.
Felaket ile beraber gündeme gelen konulardan biri de denetim konusu oldu. Etkin denetim yapılmış mıydı? Yoksa ihmaller görmezden mi gelinmişti? Hazır bu noktadan söz açılmış iken, teftişlerde; attığınız taşın kurbağayı ürkütmesini istiyorsanız denetim mekanizmasına bir nevi özerk alan oluşturmak ve kararlılık gerekmektedir. Diğer türlü dostlar alışverişte görsün.
Acil durum eylem planları, kağıt kürek işleri değildir
İşyerlerindeki acil durumlara karşı alınacak önlemler ve yerine getirilmesi gereken sorumluluklar tekrar gözden geçirilmesinde yarar bulunmaktadır. Özellikle “kazaya ramak kala” diye tabir ettiğimiz olayların tekrar irdelenmesi, nedenlerin belirlenerek ortadan kaldırılması; bir daha kaza ile karşılaşılmamasında etkili olacaktır. İşyerinde meydana gelebilecek:
Yangın ve patlama ihtimali,
Tehlikeli kimyasal, biyolojik, radyoaktif ve nükleer maddelerden kaynaklanan yayılım, zehirlenme ve salgın hastalık ihtimali,
Doğal afetlerin meydana gelme ihtimali,
Sabotaj ihtimali,
göz önüne alınmalıdır. Acil durumlar için özel olarak görevlendirilen çalışanların var olması, kağıtlarda isimlerinin bulunması, sorumluluklarının belirlenmiş olması; işverenlerin konuya ilişkin yükümlülüğünü ortadan kaldırmaya yetmeyecektir. Dolayısıyla işveren denetim ve gözetim yükümlülüğünü, yönetim hakkı çerçevesinde yerine getirmelidir. Sorumlulukları yerine getirmemek, hem işveren hem de çalışan için; cezai sorumluluğa, zarar tanzimine veya idari yaptırımlara muhataplığı doğurabilecektir.
Bir soru – Bir yanıt
Kahramanmaraş depremi sonrası firmamız büyük zarar gördü. Uzun süre faaliyete geçemedik. Depremden önce sigortaya prim borcumuz yoktu. Ancak faaliyete geçtikten sonra belli bir süredir prim borcumuzu ödeyemiyoruz. Borçların ertelendiğine yönelik haberler okudum. Bu durumda teşvik alma imkanı da olabilir mi?
Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri ile Gaziantep ili İslâhiye ve Nurdağı ilçelerinde mücbir sebep hali süresi uzatıldı. Buna göre: 2023 , 2024 ve 2025/1,2,3 ve 4 üncü aylara ait prim borçlarınız gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmaksızın 31/12/2025 tarihine kadar ertelenmesi, prim borçlarının 31/12/2025 tarihine kadar ödenmesi kaydıyla işyerlerinizin teşviklerden yararlandırılması olanaklıdır.
Diğer yandan şayet bir erteleme gelmez ise; 2025 yılı Mayıs ayı ve sonrasına ait aylık prim ve hizmet belgeleri/muhtasar ve prim hizmet beyannameleri yasal süreleri içerisinde SGK’ya verilecek ve primler de yine yasal süresi içerisinde ödenecektir.
Sorularınız için e-posta adresi: hkaganoyken@gmail.com
