Sıkıntılı Günler

Krizdeki Türkiye, koronavirüs salgınına hazırlıksız yakalandı.

Diyeceksiniz ki, Türkiye neye hazırlandı ki?

Evet! Türkiye son 10 yıldır tüm politikalarını günübirlik belirliyor.

Hatta anlık politikalar.

Ekonomi de öyle. Bir sabah kalkıyorsunuz bir karar alınmış.

Kim, ne zaman tartışmış, nasıl ortaya çıkmış bilen yok!

Bir anda hayatımıza dayatılıyor. Garip garip vergiler, yine dünyada bir eşi benzeri olmayan uygulamalar.

Bir süre sonra vazgeçiliyor ama bunu kimse sorgulamıyor.

En son turizmdeki konaklama vergisi gibi. Türkiye son iki yıldır turizmde toparlanıyordu. Tesisler yeniden yüzde yüz doluluk oranına ulaşmıştı. Hemen bir gece kararnamesi ile turizme konaklama vergisi getirildi.

Turizmciler isyan etti ama nafile.

Korona nedeniyle dünya sınırlarını kapattı. Havadaki yüzbinlerce uçak karaya indi park etti. Yani turizm bitti!

Türkiye gibi en büyük gelir kalemi turizm olan bir ülke için bu felaket. En son darbeyi Rusya vurdu. Tüm hava sahasını kapattı.

Bu şu anlama geliyor bu yıl Rus turisti de unutun.

Zaten turizmi unuttuk. Antalya bölgesinde büyük bir panik var. Özellikle kredi ile satın alınan otel sahiplerinin paniği. Tabii ki, nasıl olsa altın yumurtlayan tavuk gördüğü için bol keseden kredi dağıtan bankalar.

Bir de bu otellerin kapanmasından dolayı işsiz kalacak on binlerce turizm çalışanı.

Şimdi hükümet kalkmış 15 maddelik ekonomi kurtarma paketinde konaklama vergisini 1 yıl kaldırıyor.

Ne güzel!

Olmayan bir turizmden vergi almayı kaldırdın.

Bütün bunları bir kenara bırakarak önümüzde nasıl bir süreç var ona bir bakalım.

Bu soruya yanıtı kendiniz verin. Yani basit bir hesapla. Son 10 günde ne yaptınız ne harcama yaptınız?

Ne kadar benzin ne kadar giyim ne kadar elektronik-mobilya ve benzeri alışveriş yaptınız.

Ben şahsıma market dışı harcama yapmadım dahası yapamadım.  Kâbus gibi bir virüs korkusu ile kim ne yapabilir.

Zaten birçok iş yeri kapalı.

O halde bu işyerlerinde çalışan yüzbinlerce insanın maaşı nasıl ödenecek? Bu iş yerleri kendini nasıl döndürecek?

Bu iş yerlerine üretim yapan üretici ne yapacak?

Türkiye zincirleme bir çöküntü yaşıyor.

İmalat sanayii durdu. İhracat durdu.

Dahası hayat durdu!

O halde sorunun yanıtını buldunuz: Kötü günler kapıda.

İşsizlik çok ciddi bir sorun olacak önümüzdeki 1 yıl. Bu nedenle acil olarak b planınızı yapın.

Devlet tüm harcamalarını ticari yaşamdan sağladığı vergilerle yapar. Zaten borçtan iki yakası bir araya gelmeyen bir Hazine'den bize fayda yok. Yani Fransa, Amerika veya diğer ülkelerdeki gibi kimse devletten ne yardım ne de elektrik-su faturasını ödemeyi beklemesin.

Kısacası Allah hepimize yardım etsin. Çünkü gerçekten bize şu günlerde Allah'tan başka yardım edecek bir güç yok!

Yazarın Diğer Yazıları