Şimdi daha çok adalet!

Ülkeyi Corona'dan daha büyük bir sıkıntı bekliyor… O da ekonomiyle ilgili…

İşyerleri kapanıyor… Açıldıklarında kaldıkları yerden başlayabilecekler mi belli değil… TÜİK tarafından en son yüzde 13.7 olarak açıklanan işsizlik rakamları artacak…

Kamunun vergi, SGK, kira gibi kalemlerinin tahsili zorlaşacak… Ödemeler yapılamayacak veya gecikecek… Bu durum zincirleme etki yapacak…

Endişemiz o ki gerçek beka sorunu burada ortaya çıkacak… Siyaset üstü bir yaklaşımla, toplumsal dayanışma duygusuyla söz konusu tehdit aşılabilir mi? Doğrusu bu ama ne kadar ümitvar olabiliriz ki?

'Devlet-ebet-müddet çizgisi böyle mi korunacak?' başlıklı yazımda ifade etmeye çalışmıştım: "'Birlik-beraberlik' çağrılarının sürekli anlam bulması için, sadece saldırı altındayken değil, rutin zamanlarda da, hayatın diğer kesitlerinde de hakkıyla yapmak gerekiyor… Normal zamanlarda, sırf siyasî blokaj uğruna, düşmanlık üzerine siyaset üretip, kamplardan, bloklardan, hatta ve hatta sınırları düşmanlık üzerinden çizilmiş ittifaklardan medet umuyorsanız, 'sefer zamanı'ndaki yarım ağızlı 'birlik-beraberlik' çağrılarınız maalesef ciddiyetten uzak kalıyor…"

***

Dünyayı, ülkeleri, sistemleri sarsacak dev ekonomik kriz dalgası geliyor… Dayanıklı olanlar daha kolay direnecek, zayıflar ise bilinmeze sürüklenebilecek…  

O yüzden adalet, adalet, adalet!.. Adalet her zaman lâzım, şimdi daha çok lâzım… Yokluğu bile adaletle paylaştırdığınızda, millet fedakârlık yapması gerektiğini bilir ve yapar… Aksi halde, düne kadar en çok alkışlayanlar dahi, kendilerine dokunulduğunu hissettiğinde kapıya dayanır…

***

Hazine garantili köprülerden taahhüt edilenden az araç geçtiği için Dolar kuru üzerinden dünyanın parasını ödüyoruz…

Sadece Yavuz Sultan Selim Köprüsü için konsorsiyum firması ICA'ya 2019 yılı için ödenen para 3 milyar TL… Para hazineden aktarıldığı için zarar o köprüden hiç geçmemiş ve geçmeyecek olan vatandaşlara da pay edilmiş oluyor…

Yıllık 49 milyon 275 bin araç garantisi verilmişti Yavuz Sultan Selim Köprüsü için… Ama köprüden 2018 yılında toplam 14 milyon 923 bin araç geçişi gerçekleşti…  Hazine, aradaki farkı, yani 34 milyon 352 bin aracın bedeli 448 milyon TL'yi ödemek durumunda kaldı…

Ya Osman Gazi Köprüsü? Yap-işlet devret modelince günde 40 bin araç geçişi garanti edilmişti müteahhitlere… Beklenen araç geçişi olmayınca, zarar yine halkın sırtına kaldı… Osman Gazi Köprüsü için halkın cebinden sadece 2018 yılı için 1,5 milyar TL çıktı…

Aynı şekilde Avrasya Tüneli'nde de müteahhitlere garanti edilen geçiş rakamları tutturulamadı ve hazineye milyonlarca TL yük bindi…

Bir Kütahya Zafer Havaalanı var ki izah edilebilir cinsten değil… Yıllık 1.2 milyon yolcu garantisi verilen havaalanından 2019 yılında geçen yolcu sayısı 82 bin… Uluslararası Şeffaflık Enstitüsü hesabı çıkarmış: 29 yıl 11 aylık işletme süresinde Hazine, Zafer Havalimanı için IC İÇTAŞ şirketine 205 milyon 281 bin 118 Euro garanti bedeli ödeyecek…

***

Ne kadar süreceği bilinmeyen Corona ve etkileri dolayısıyla bu geçiş rakamları daha da aşağıya düştü… Garanti edilen sayının yüzde 20'lerinde seyrediyor geçişler ama para döviz cinsinden garanti!..

Katlanarak büyüyen o zararı, o parayı Hazine, yani halk ödeyecek!.. Üstelik derinleşme ihtimali çok büyük olan krizde!..

Dünya Corona'nın tetiklemesiyle doğan ekonomik krize karşı trilyonlarca Dolarlık tedbir paketleri açıklarken, bizim kıyaslanmayacak derecede çok düşük rakamlarla çare aradığımız düşünülürse, halkın sırtına yıkılmış bu köprülerin ve havaalanlarının izahı çok mümkün olmayacaktır...

İşte bunun için adalet, adalet, adalet… Adalet her zaman lâzım, şimdi daha çok lâzım… Bugün ve yarın siyaset üstü dayanışmaya daha fazla ihtiyacımız olacak… Ama her alanda adaletle birlikte…

 

dfs-004-001-011.jpg

Yazarın Diğer Yazıları