Ortadoğu'nun gerçek sahiplerinin, kendi topraklarında söz hakları yok! "Tek dişi kalmış canavar", o tek dişiyle Ortadoğu'da eşmedik toprak, oymadık göz bırakmadı.

Dün İngiltere, bugün ise Amerika Birleşik Devletleri. Rusya'yı da katmalıyız. Geçmişte Rus Çarlığı müdahil olmuştu. Bugün sözüm ona seçimle gelen Putin ve avanesi bütün gövdesiyle abanıyor.

Müdahale yalnız ve yalnız Osmanlı'ya idi. Şimdi müdahale edilen sahaların tamamı Osmanlı sınırları içindeydi. O zaman "Büyük oyun"un bir parçası da Balkanlardı ve Balkanlar bizimdi.

"Şark Meselesi" deyince duracak ve düşüneceksiniz. Çok yazdım. Özü şu: Türklerin Asya'ya sürülmesi ve hatta yeryüzünden silinmesi. Şark Meselesi üzerine yazılmış ne varsa açıp okuyun, bu neticeyi çıkarırsınız.

Haçlı seferlerinden beri hedefin biz olduğunu bilin.

Önümde iki kitap duruyor:

1- Sınırları Çizen kadın-İngiliz Casus Gertrude Bell (Prof. Dr. Taha Niyazi Karaca, 2. bs., 432 s.),

2- İngiltere Ortadoğu'ya Nasıl Girdi (Dr. Nurcan Özkaplan Yurdakul, 3. bs., 384 s.). Her ikisi de Kronik Yayınları arasından çıktı. 

Şu sıra ikisi de masa üstü kitaplarım. Masamın üstünde bir kitap daha var: Prof. Dr. Taha Niyazi Karaca'nın diğer kitabı Büyük Oyun-İngiltere Başbakanı Gladtone'un Osmanlı'yı Yıkma Planı (Timaş Yayınları, 582 s.)

Emperyalist güçlerin Ortadoğu'da asıl hedeflerinin kim olduğunu anlamak için bu kitaplara göz atmanız kâfi.

Azılı Türk düşmanı Gladtone'nun "büyük oyun"undan sonra bahsedeceğim. 

"Sınırları Çizen kadın-İngiliz Casus Gertrude Bell" ve "İngiltere Ortadoğu'ya Nasıl Girdi" eserleri üzerinde duracağım.

Ortadoğu'da asıl rol oynayan Lawrence değil; Gertrude Bell (1868-1926) desek yeridir.

Prof. Dr. Karaca, kitabın önsözünde şu bilgileri veriyor:

"Eserde sadece Gertrude Bell'in biyografisi anlatılmadı. Gertrude, kimlik olarak Orta Doğunun şekillenmesinde rol oynamış kişilerden biriydi. Bir taraftan onun öğrenciliği, tarihçiliği, arkeoloji çalışmaları ve gezilerinden bahsederken diğer taraftan da yeniden şekillenen Orta Doğudaki gelişmelerin seyrini, nüfuz mücadelelerini anlatmak gerekti. Bu açıdan kitapta Gertrude'un özel yaşamına paralel olarak 19. yüzyılı şekillendiren önemli olaylara yer verildi."

*

Dr. Nurcan Özkaplan Yurdakul, "İngiltere Ortadoğu'ya Nasıl Girdi?"  kitabını ilmî verileri didikleyerek ortaya koymuş. Dr. Nurcan Ö. Yurdakul'un eserinin bölüm başlıklarını verirsek kitabı özetlemiş oluruz:

"Osmanlı- İngiliz İlişkilerinin Seyri ve İngiliz Konsolosluk Kurumu;

Bağdat ve Basra İngiliz Konsoloslukları'nın İlk Dönem Faaliyetleri;

Mısır Meselesi Sürecinde İngiltere'nin Basra Körfezi'nde Güçlenmesinde Konsoloslukların Rolü;

İngiliz Siyasetinin Gerçek Yüzü: Ticaret, Siyaset Ve Hükmetmek..."

Dikkat ederseniz, İngiltere Osmanlı sahasına meşru yoldan, konsolosluklarla giriyor. Her biri casus yuvası.

Bir meşru yolu da ticaret. Ticaretle beraber siyasetini yürütüyor.

Dünü bilmeden bugün üzerine ne söylesek eksik kalacaktır. 

Okumak lâzım.