Sinovac aşısı için randevular durdurulmuş

Hatırlarsanız, geçtiğimiz yıl, mayıs ayı itibariyle kimilerine göre sıcakların başlamasıyla virüsün etki alanının azalmasından, kimilerine göre turizmi ve ekonomiyi canlandırma çabasından vaka sayılarında, en azından açıklanan vaka sayılarında, ciddi bir azalma yaşanmış; vatandaşa yazın tatile gitmek için gereken cesaret de verilmiş, bu vaziyet için oldukça yoğun bir turizm sezonu sağlanmıştı. Akdeniz''deki oteller yine Rus turistleri ağırlamıştı.
Ancak bugün, nisan ayının sonuna gelinmiş olmasına rağmen vaziyet iç açıcı görünmüyor. Son birkaç gündür vaka sayılarında yaklaşık yüzde 30 düşme açıklansa da yoğun bakım üniteleri tamamen dolu, ağır hastaların durumunda iyileşme yok. Dahası, dünya sıralamasında başı çekiyoruz. Bizden daha kötü durumdaki ülkeler Hindistan ve Brezilya.
Turizm açısından sınırlarını kapatmasından en çok korkulan ülke Rusya, onun dışında İngiltere, Almanya, İtalya gibi ülkeler de yaz sezonu için Türkiye''deki bu gidişat devam ederse, uçuşları açmayacaklarını belirtiyor. Yani, Türkiye''de vakaların düşürülmesi şart haline geldi.
Gelişmiş ülkelerde vakalar düşüşte
İngiltere, geçtiğimiz hafta, kafe ve restoranların "açık alanlarındaki" yasağı kaldırdı. Aşılama oldukça seri bir şekilde sürüyor.
ABD''de de durum aynı. Aşılanmayan kimse kalmasın diye, aşı merkezlerinin adreslerini içeren broşürler dağıtılıyor, aşı otobüsleriyle aşılama süreci hızlandırılmaya çalışılıyor. 16-18 yaş aralığı dahi aşılanıyor, 12 yaş üstü de aşı programına dahil edildi.
Bizde ise, haziran ayına kadar 40 yaşın üstünün aşılanmış olacağı taahhüdünden başka bir şey yok. Gerçekten hazirana kadar 40 yaş üzeri aşılanmış olacak mı? 40 yaşın altındakiler için aşı mevcut mu? Çocuklar da virüsü oldukça şiddetli geçirmeye başlamışken; çocukların aşılanmaması kararı sürdürülecek mi?
Üstelik yasaklar artırılsa da yetkililerin lakayt tavırları vatandaşta da rehavet oluşturuyor. Konulan yasaklara rağmen denetimler de oldukça az olunca, sağdan soldan yasağa rağmen sokağa çıkan tanıdığının çevirmeyle karşılaşmadığını duyanlar, yasağı delmek için cesaret alıyor. Yasak varsa, denetimin de olması gerekiyor ki yasak işe yarasın.
Şunu da unutmayalım, evet herkes yoruldu, bıktı ancak kriz anlarında bu bıkkınlığın, rehavetin üstesinden gelmek de yönetimin vazifesidir.
Tek hedef, vakaları bu sezonluk düşürmek olursa, tekrar tekrar başa dönmemiz de kaçınılmaz olur. Hedef, doğru ve uygulanabilir tedbirlerle süreci, virüsü kontrol altında tutarak yönetmek ve otelleri değil, okulları gönül rahatlığıyla açacağımız gün için program oluşturmak olmalıdır.
Sinovac için randevular durdu
Malumunuz, Türkiye''de Sinovac ve BioNTech aşıları bir süredir hastanelerde seçimlik uygulanıyor. Yani, randevuyu, aşı tercihinize göre alıyorsunuz. Tabii BioNTech''i seçmeniz halinde, aşı olabileceğiniz hastane seçenekleri azalıyor.
Geçtiğimiz gün, aşı randevusu için sisteme girip öncelikli olarak Sinovac''ı seçerek, deneme yaptığımda İstanbul Avrupa yakasındaki ilçelerin ve bu ilçelerdeki aşı uygulaması yapan hastanelerin tamamını "tek tek" denememe rağmen randevu almam mümkün olmadı ve devamlı "bu hastane aşı için uygun değil" benzeri bir uyarı aldım. Üstelik beş denemede bir de "çok fazla deneme yaptınız" uyarısı ile karşılaştığım için saatlerce randevu almak için uğraştım.
Neticede, İstanbul Avrupa yakasında hiçbir ilçedeki hastaneden, Sinovac aşısı için randevu alamadım.
Ardından sordum soruşturdum ve şu bilgiye ulaştım:
BioNTech aşısını uzun vadede saklamak zor olduğu için, 3 Mayıs''a kadar ilk defa aşı randevusu alacak olanlara Sinovac randevusu açılmıyormuş. Aşının ilk dozunu olacak olanlar ancak BioNTech randevusu alabilecekmiş.
Yani, seçimlik uygulama geçici bir süre için mevcut değil.
Açıkçası, aşının seçimlik uygulanmasının, tıp bilgisi olmayan vatandaşı zora sokacak, kararsızlık nedeniyle aşı olmayı geciktirmesine neden olacak, faydasız bir yöntem olarak görüyordum. Zira, tercih hakkı sunulması, aşılar arasında fark olduğu algısını oluşturuyor.
Ayrıca seçim hakkının başlangıçta 65 yaş üzerine de sunulmamış olması, şu anda da bu uygulamanın durması, seçme hakkı tanınan vatandaşla tanınmayan arasında da adaletsizlik oluşturuyor. Kanaatimce, doğrusu, kime hangisi denk gelirse onun uygulanması.

Yazarın Diğer Yazıları