Sıra geldi Kur’an’ı değiştirmeye!

IŞİD örgütü, Kur’an-ı Kerim’de, münafık din adamları tarafından değiştirilmiş bölümler olduğunu öne sürerek bazı surelerin değiştirileceğini açıkladı! Odatv.com’da yayınlanan habere göre Kur’an-ı Kerim’in bazı bölümlerini yeniden yazacağını açıklayan IŞİD, öncelikle Kafirun suresini değiştirmek istediğini bildirdi!
IŞİD kaynaklarına dayandırılarak ilk olarak Afak El Irak televizyonunda yayınlanan haberin kaynağı, güvenlik gerekçesiyle açıklanmadı. Bölgede tirajı yüksek olan Sahifet el Mirsad gazetesi de aynı haberi okuyucularına sundu.
Kafirun suresinin anlamı şöyledir: 
“De ki: Ey inkârcılar! Ben sizin taptıklarınıza tapmam. Benim taptığıma da sizler tapmazsınız. Ben de sizin taptığınıza tapacak değilim. Benim taptığıma da sizler tapmıyorsunuz. Sizin dininiz size, benim dinim bana.” 
Bu sureden kim rahatsız olur? 

***

Şimdi hafızalarımızı bir yoklayalım. Bundan on yıl önce Kur’an’ın yerine geçmek üzere “Gerçek Furkan” adıyla bir kitap yayınlayan kimdi? 
2004 yılının Aralık ayında Yenişafak gazetesi, ABD’nin Texsas eyaletinde Evangelistlere ait bir yayınevinin, Kur’an-ı Kerim’i tahrif ederek hazırladığı ve kutsal kitap olduğunu öne sürdüğü “Gerçek Furkan” adlı yeni bir kitap yayınladığını duyurmuştu. 
“İbrahimi Dinler” vurgusunun yapıldığı kitapta, genelde Kur’an-ı Kerim olmak üzere, İncil’den ve Tevrat’tan alıntılar bulunuyordu. Surelerin çoğunun adı Kur’an-ı Kerim surelerinden alınmıştı. Ayetlerin de büyük çoğunluğu Kur’an’dan tahrif edilerek alıntılanmıştı. “21. yüzyılın kutsal kitabı” olarak tanıtılan kitap, “Barış Kitabı” ve “Üç Dinin kitabı” olarak da isimlendiriliyordu. 

Kuveyt’te yayımlanan haftalık “el-Furkan” ve Mısır’da yayımlanan haftalık “el-Usbu” gazeteleri, konuyu manşetlerine taşımışlardı. İki gazete tarafından “yeni şeytan ayetleri” olarak tanımlanan kitabın, Kuveyt başta olmak üzere, Körfez ülkelerindeki Hıristiyan misyonerler tarafından bedava dağıtıldığı bildirilmişti.

***

Şimdi IŞİD’in kimin örgütü olduğu konusunda en ufak bir şüpheniz kaldı mı? ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Eric Edelman, “İslam dünyasında reform, ABD’nin en önemli stratejik girişimidir” demiyor muydu? Bu girişimin hedefinin “Tek dünya devleti, tek bir pazar ve tek bir dünya dini” olduğunu duymayan kaldı mı? 
Tek dünya dinini de “İbrahimi dinler” masalıyla gizli din sahibi sözde Müslüman tarikat-cemaat önderleri vasıtasıyla oluşturmaya gayret etmediler mi? İncil’de “gelecek” denilen peygamberin Hz. Muhammed olduğunu bile bile “İnsanlık Mesih’i bekliyor” demediler mi? “Dinler arası diyalog, hoşgörü ve İbrahimi dinler toplantıları” ile Bahailik ve Moon Tarikatı gibi çalışmalarla yapmak istedikleri, bütün insanlığı tek bir dinde birleştirerek dünyanın bütün kaynaklarına el koymak değil miydi? 

***

Bir hatırlatma daha... Hani yandaş basının yaygara yapıyordu; “Türk askeri cami bombalayacaktı” diye... Bu proje kimindi peki? 30-31 Mayıs 1998 tarihlerinde ABD’de Amerikan Ulusal Savunma Enstitüsü bir toplantı düzenlemişti. Eski CIA Ankara İstasyon Şefi Graham Fuller ile ABD Dışişleri Bakanlığı Siyasi Planlama Dairesi görevlisi Prof. Henry Barkey, toplantıda senaryolarını açıklamışlardı. Senaryoya göre “Kahramanmaraş, Sivas, Erzincan, Kayseri ve Çorum’da cuma namazında camilerde bombalar patlayacak. Ayaklanan halk, valiliklere, kaymakamlıklara yürüyecek. Polis halkın önüne geçemeyince askeri birlikler devreye girecek. Laik-anti laik, Alevi-Sünni çatışması patlak verecek. Ağırlıklı olarak Sünnilerin safına geçen polis, askeri birliklerle çatışmaya girecek. Radikal İslamcılar, ayrılıkçı Kürtlerle birleşerek orduya karşı silâhlı mücadeleye başlayacaklar. Orduda çözülmeler baş gösterecek”ti..
Toplantıda bu olaylar sonrasında ABD’nin Türkiye’ye nasıl müdahale edebileceği de tartışılmıştı.
El Nusra’ya yardım, İŞİD’e füze derken AKP iktidarı üzerinden İslam dünyası nereye götürülüyor apaçık ortada değil mi? 

Yazarın Diğer Yazıları