Sivas Valisi sahaya indi!..

davetiye-takan.jpg

Aslında bu davetiye fotoğrafının altına tek satır yazılmaz!..

Gazete baskımızda okuyamayanlar için yer veriyorum;

"Sivas Kongresi'nin 100. Yıldönümü Kutlama Etkinlikleri ve İl genelinde yapılan tüm yatırımlar hakkında İstanbul'daki hemşehrilerimize bilgilendirme ve istişarede bulunmak için; düzenleyeceğimiz kahvaltı programına siz değerli Dernek ve Vakıf Başkanlarımızı davet eder, katılımlarınızı dileriz."

Davetiyenin altında kimlerin imzaları var? Sivas'ın AKP'li Belediye Başkanı Hilmi Bilgin ile Vali  Salih Ayhan...

Toplantı ne zaman ve nerede yapılacak?.. 16 Haziran Pazar günü İstanbul'da...

Sivas Kongresi'nin yıl dönümü 4 Eylül... Daha epey de vakit var!.. Diyelim ki sayın vali ve belediye başkanı işlerinde çok aceleciler herhangi bir yanlış anlaşılmaya mahal vermemek için 23 Haziran sonrasını bekleseler kıyamet mi kopar?..  Geçelim!.. Böyle bir toplantı Ankara'daki Sivaslılar için neden yapılmaz?.. Soruları daha çok uzatabiliriz ama gereksiz!.. Çünkü, devletin suyunu çıkardılar!.. Devletin Valisi'nin düştüğü hale bakın... Kutsal bir devlet etkinliğinin düşürüldüğü hale bakın... Üstüne bir de seçim kazanmak için devleti yöneten siyasi iktidarın düştüğü hale bakın!..

Düpe düz seçim çalışması. Devletin tüm imkanları ile. Güya, İstanbul'da yaşayan Sivaslıların gönlünü bir kahvaltı ile hoş edecekler ardından da belediye başkanlığını kazanacaklar...

Devleti bu hale getirenlere ve bu hale getirilmesine göz yumanlara yazıklar olsun!..

CEM GÜRDENİZ BOŞA KONUŞUYORSUN!..

"Yunan ve Rum desteği nereden alıyor?.." başlıklı dünkü köşe yazımıza emekli Tümamiral Cem Gürdeniz hakarete varan ifadelerle cevap vermiş. Bizi, FETÖ'cülükle suçlamış. 2 satır karşı cevapla yetinecektim (!) ama Millî Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri emekli Kurmay Albay Ümit Yalım bana fırsat bırakmadı. Gürdeniz'in aynaya bakmasını ve Yalım'ın şu satırlarını dikkatle okumasını öneririm;

"Gürdeniz'e yönelttiğimiz eleştiriler tamamen kendi kullandığı haritalar üzerinden yapılmış olup iftira değildir. Bizi iftira atmakla suçlayan Gürdeniz, önce sunumda kullandığı haritalarına baksın. Ege Denizi'nde toplam 14 Türk Adasını Yunan egemenliğinde gösteren Gürdeniz, anılan Türk adalarının karasularını da Yunan karasuları olarak göstermiş. Gürdeniz, hem adalarımızı hem de mavi vatanımızı Yunanistan'a terk etmiş. 1923 Lozan Antlaşması'nın 12. Maddesi ile Yunanistan'a Girit Adası'nın sadece dörtte biri verilmesine rağmen Gürdeniz, Girit Adası'nın tamamını Yunan egemenliğinde göstermiş

Suçluların telaşı içinde saldırgan tutum sergileyen Gürdeniz, Sn. Takan ve benim yaptığım eleştirileri FETÖ gazetelerinin kurgularına benzetmiş. Gürdeniz'e ve açıklamalarını yayınlayan Aydınlık gazetesine hatırlatalım. Sn. Ahmet Takan'ın 04 Aralık 2013 tarihli köşe yazısında yayınlanan mektubumda  FETÖ'cü Zaman Gazetesi ve STV muhabirlerini Brüksel'e gönderen Ahmet Turmuş ve Hakan Eraydın'ı eleştirmiştim. Anılan yazı bir gün sonra Aydınlık gazetesi ve Ulusal Kanal'da yayımlandı. Anılan yazı nedeniyle dönemin Genelkurmay Başkanı Necdet Özel tarafından Adli Müşavir FETÖ'cü Muharrem Köse tarafından Sn. Takan ve benim hakkımda 10 Aralık 2013'te suç duyurusunda bulunuldu. 

Cumhuriyet Savcılığı 27 Mart 2014'te kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi. Konunun muhatapları olan Necdet Özel ile birlikte Ahmet Turmuş ve Hakan Eraydın karara itiraz etmeyerek suçlamaları kabul ettiler. FETÖ'cü Zaman Gazetesi ve STV muhabirlerini Brüksel'e gönderen Hakan Eraydın, Koç Üniversitesi'nde Gürdeniz'in kadrosunda danışman olarak çalışıyor. Gürdeniz bu durumu nasıl izah edecek?.. Cem Gürdeniz ısrarla Ege Denizi'nde işgal edilen adaları ikinci plana atıyor, kendine göre değerlendirmeler yapıyor. Ege Denizi'nde çıkamayan donanmanın Akdeniz'e ulaşması mümkün değildir. Türkiye'nin birinci önceliği toprak bütünlüğünü sağlamaktır. 18 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığı'nda 5 binden fazla Yunan askeri, 13 Askeri Üs ve ağır silahlar varken bu konuyu hafife almak kabul edilemez. Gürdeniz, önce Ege'de 152 adamız var diyerek konuyu sulandırdı ve diğer amiraller ile birlikte toplumun kafasını karıştırdı. Şimdi de sayıyı 18'e indirdi.

Gürdeniz'in işgal edilen adalar konusunda ciddi anlamda bir sıkıntısı var. Ege'deki adalarımız Yunan askerleri tarafından işgal edilirken Gürdeniz Deniz Kuvvetleri Karargahı Plan Prensipler Başkanlığı'nda Tuğamiral rütbesi ile Strateji Daire Başkanı olarak görev yapıyordu. CHP Milletvekili Onur Öymen 26 Kasım 2004'te adalarımıza Yunan bayrağı çekildiğini belirterek soru önergesi verirken Gürdeniz'in haberim yok demesi mümkün değil. Ayrıca Gürdeniz, 2005-2007 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Plan Prensipler Başkanlığı da yaptı. Yani işgalin ucu Cem Gürdeniz'e de dayanıyor."

 

Yazarın Diğer Yazıları