Donald Trump ile Recep Tayyip Erdoğan öyle ilişkiler kurdular ki, Amerika, Türkiye''nin değil terör örgütlerinin müttefiki oldu. Suriye''nin kuzeyindeki PKK uzantısı YPG terör örgütüne 35 bin TIR silah ve mühimmat, askeri araçlar ile yüz milyonlarca dolar para yardımı yaptı.

Ve daha da önemlisi Suriyelilerin analarının ak sütü kadar helal olan kuzey Suriye petrol kuyularını Trump, Türkiye''nin ve Erdoğan''ın gözünün içine baka baka, tek bir tepki görmeden, PKK uzantısı YPG terör örgütüne teslim etti.

Amerikan Delta şirketi de bu petrol kuyularını işletecek ve elde edilecek geliri de yine PKK uzantısı YPG terör örgütüne verecek.

Hedefleri elbette terör devleti kurdurmak…

Türkiye ise milyonlarca sığınmacılar için milyar dolarları harcamaya devam ediyor, belki de 100 milyar dolara ulaşacak korkunç bir bütçe harcanmaya devam ediliyor....

Birinci soru şudur:

-   Amerika o petrol kuyularının güvenliği ve işletmesini neden Türkiye''ye bırakmadı, bırakmıyor?

İkinci soru şudur:

-   Suriye''deki petrol kaynakları neden Türkiye''deki Suriyeli sığınmacılar için harcanmıyor?

Üçüncü soru şudur:

-   Erdoğan hükümeti bu konuda neden sessiz? Türkiye''nin milli menfaatleri neden gözardı ediliyor?

Dördüncü soru şudur:

-   AKP yandaşı MHP ve özellikle Devlet Bahçeli için Suriye''nin kuzeyinde, Türkiye''nin güneyinde terör devleti kurulması "beka sorunu" değil midir?

Değerli okurlarım,

"Topal ördek" Trump, 20 Ocak''ta Amerika Başkanlığını Biden''a devir edecek.

O zaman biz de, 20 Ocak sonrası Biden yönetimi ile Erdoğan yönetimi arasında nasıl bir siyasi temas oluşacak buna bakalım.

Değerli okurlarım Halk TV''de özgür ve deneyimli gazeteci kardeşim Fatih Ertürk''ün, "Günün Raporu" canlı yayınına katıldım. ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Hüseyin Bağcı da telefon ile konuk oldu.

Erdoğan-Biden ve Türkiye-Amerika ilişkilerindeki beklentilerini sordum.

Prof. Dr. Hüseyin Bağcı dedi ki;

"Biden 20 Ocak''ta göreve gelecek. O zamana kadar geçecek süreye iyi bakmak lazım.

Amerika''nın beklentileri yüksek. Tabii ki Türkiye de bir beklenti içerisinde.

Biden''ın özellikle insan hakları konusu başta olmak üzere, hukuk alanında Türkiye''den beklentileri yüksek olacak.

Bu Türkiye ile ABD arasında askeri konuların ve diğer konulanların yanı sıra önemli bir sorun olacak gibi gözüküyor.

Öncelikle bunun altını çizelim.

Tabii Türkiye''de son günlerde gündeme getirilen hukuk ve ekonomi reformları çok önemli…

Ama bunların daha somut hale getirilmesi önemli bunu da önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Benim beklentim içeride ve dışarıda olan gelişmelerin hükümeti zorlayacağı yönünde."

-   Sordum: Başkan Yardımcısı Kamala Harris''in açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Prof. Dr. Bağcı dedi ki;

"Onun da Türkiye''ye yaklaşımı daha problemli olacak bunu da biliyoruz.

Harris önümüzdeki günlerde Türkiye ile ilgili olan konularda Biden gibi geri adım atacak gibi durmuyor.

Trump döneminden çok farklı ikili ilişkiler sürecine girilecek.

Bu hükümetin başını ağrıtacak konuları da getirecek diye düşünüyorum. Cumhurbaşkanı nasıl sıyrılır bunu da göreceğiz, işi gerçekten zor.

Gidişat iyi değil bunu söyleyebilirim."

-   Sordum: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Amerika''nın başkan yardımcısı olan Biden''ı Esenboğa havaalanında Vali Yardımcısına karşılattı ve gönderdi. Biden, bugün Amerika''nın başkanı oldu. Bunu unutur mu?

Prof. Dr. Bağcı dedi ki;

"Bunun faturası çıkabilir, Biden tarzı siyasetçiler kendilerine yapılan muameleyi unutmazlar. Bu böyledir. Siyasetçiler bütün siyasi geleceği olan, olmayan hatta potansiyeli olan kişilerle daima iyi bağlantı kurmak isterler.

Biden bunu bir kenara  yazmıştır.

Agatha Christie''nin meşhur romanında Elephants Can Remember (Filler de Hatırlar) diye.

Bu gibi adamlar da siyasetin filleri bunları unutmaz ve bunu fatura ederler. Bir şekilde bunu yansıtacak."