Sizce de tesadüf mü?

İktidar korkuyor ve yola taş döşüyorsa.. İktidarın anketörleri yalan yanlış anket sonuçları pompalıyorsa.. Bilin ki Türkiye'de iyi bir şeyler oluyordur..

Bakın size iki olay anlatacağım.. Kararı ve tespiti size bırakacağım..

Dün yoğun bir gün yaşadık.. Gün derken, geceyi de katmam gerekir..

Malumunuz, Zonguldak'taki Taşkömürü İşletmeleri için özelleştirme kararını da kapsayan torba yasa yüzünden, madenciler 3 gündür 'Ocaktan çıkmama' eylemi yapıyordu..

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, konu ile ilgili bir çalışma yaptı, nedenleri, niçinlerini çıkardı ve karar verdi:

-İşçilerimizi ziyarete gidilecek.. Dertlerini dinleyeceğiz, seslerini duyuracağız..

Ardından Milletvekilleri Ümit Özdağ, Yusuf Halaçoğlu, İsmail Ok ve Nuri Okutan ile Kurucular Kurulu'ndan bir grup, Zonguldak'a gideceklerini açıkladı..

Saatler 23.00'ü gösteriyordu.. Sabaha karşı ne oldu dersiniz; Sendika yönetimi bir açıklama yaptı ve hükumetin tasarıda değişiklik yapacağını ve eylemin sona erdiğini duyurdu..

İktidar, gece yarısı devreye girip, yasanın özü olan 58'inci maddeyle ilgili hem de, söz verdi, eylem sona erdi.. Dolayısıyla İYİ Parti heyetinin ziyareti de iptal oldu..

Soru 1:

-Sizce bir gece yarısı bu hız, bu gerekçe tesadüf mü?

Gelelim ikinci sorunun mevzuuna.. Yine malumunuz Ankara'da iki gazimiz, 6 kişinin saldırısına uğradı.. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, gazilerimizi ziyaret edeceğini açıkladı..

Gerekli görüşmeler yapıldı.. Dün saat 11.00'de Meral Akşener'in gazilerimizle buluşacağı duyuruldu..

Peki ne oldu dersiniz? Gazilerimiz henüz Savcılığa ifade vermemişti ve ziyarete 1 saat kala Rehabilitasyon Merkezi'nden alınarak Savcılığa götürüldüler.. Dolayısıyla bu ziyaret de iptal edildi..

Soru 2:

-Sizce, Türkiye'nin üç gündür konuştuğu olayda, gazilerimizin Meral Akşener'in ziyaretinden 1 saat önce Savcılığa götürülmeleri tesadüf mü?

**

Sonuçta olaya bir de iyi yanından bakalım.. Ziyaret programı madencilere iyi geldi, hükumetten bir söz aldılar.. Gazilerimiz içinse hukuki süreç hızlanmış oldu..

Derdi olanla dertlenmek üzere yola çıkanları, dertlilerle bir araya getirmemek için örtülü bir çaba var..

Bu tesadüfler(!) bir korkunun yansıması..  Buradan anlıyoruz ki, sandıktaki tesadüfün(!) ise ecele faydası olacağı kanaatinde değilim..

SANIRSIN İNGİLTERE KRALİÇESİ!

Çocukken, ekabir bir tavır sergilediğimizde ya da ayrıcalıklı gibi davrandığımızda büyüklerimiz bu sözle takılırdı:

-Sanırsın İngiltere Kraliçesi..

Nereden geldi aklıma? Panama belgelerinden.. Malumunuz, Panama Belgeleri'nden bir bölüm daha sızdı medyaya.. Dünyanın birçok ülkesindeki devlet adamları ya da yakınlarının Offshore hesap ve şirketleri döküldü ortaya..

Bakıyorum bütün Dünya Panama belgelerinde adı geçen devlet adamlarını ve ilişkilerini konuşuyor..

Biz de bulaştık.. Biz derken, ülkenin Başbakanı'nın adı geçiyorsa, "Biz" demektir..

Malumunuz, oğulları ve yakınlarının Malta'da şirketleri olduğu ve bu tercihin de, vergi avantajı için yapıldığı iddia ediliyor..

Başbakan dün söyledi, "Gerekirse oğullarım için de soruşturma açılsın" dedi.. Eyvallah, afilli laf.. Ama Malta'da şirket kurmanın hukuki bir sakıncası yok ki, "ETİK" sakıncaları var..

Başbakan hukuki bir sorun olmadığını bildiği için rahatça söylüyor, "Soruşturma açılsın.."

Eğer uluslararası ortak bir karar yok ise (İran örneğindeki gibi) bir insana, sen şu ülkede şirket kurmuşsun diye soruşturma mı açılır? Böyle komedi olur mu?

Başbakan'ın oğulları ve yakınları da, herkes gibi istediği ülkede şirket açma hakkına sahiptir.. Ancak bunun "etik" sakıncaları var.. Ticari yatırımını kendi ülkesinde yapmak etik bir gerekliliktir, ülkeyi yönetenler ve yakınları için..

İşte tüm Dünya bu yüzden konuşuyor İngiltere Kraliçesi'ni.. İngiltere dururken, İngiltere'ye kazandırmak dururken, neden başka bir ülke diye soruyor insanlar..

**

Yazının başında ne dedim:

-Sanırsın İngiltere Kraliçesi..

Büyüklerimizin gözünde, korunaklı bir durumdu, ayrıcalıklı olmaktı İngiltere Kraliçesi olmak..

Ee bakıyorum Panama Belgeleri'nde adı geçiyor diye, hiç de korunaklı değil, hem ülkesi hem de Dünya konuşuyor İngiltere Kraliçesi'ni..

Sonra dönüp bizim medyaya bakıyorum, Başbakan demeç vermese tek kelime, tek satır yok..

İngiltere Kraliçesi'nin bile konuşulabildiği Dünya'da, bizim Başbakan ve yakınları "Sanırsın İngiltere Kraliçesi.."

GÜNÜN SÖZÜ

Haklı olduğun mücadeleden korkma! Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.. / Şeyh Edebali

Yazarın Diğer Yazıları