ABD''nin Afganistan''ı Taliban yönetimine devretmesinin ardından Pençşir Vadisi''nde Taliban''a karşı silahlı direniş başlattıklarını açıklayan eski Afganistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Emrullah Salih, BBC''ye konuk oldu ve "Açlıkla karşı karşıya olan insanlara nasıl silahlara sarılıp, savaşmalarını söylersiniz? Artık silah bırakma ve diyalog zamanı değil mi?" şeklindeki soruya cevap verirken, iktidardayken "Bunu yanlış kişiye soruyorsunuz. Bunu, Pakistan ordusu ve istihbaratının desteğiyle ülkemi ele geçiren din adamlarına sormalısınız" dedi.

Emrullah Salih, "Büyük resme bakarsanız, barış süreci adına Amerikalılar aslında rejim değişikliği istedi. Vatandaşlarını Kabil Havaalanı''na götürdüklerinde Afgan devletini desteklemeyi durdurdular. Bu da güç dengesini Taliban lehine değiştirdi. Taliban''ın iktidarı ele geçirmesine bilerek izin verdiler." diye ekledi.

Emrullah Salih, sözlerini şöyle bitirdi:

"Pakistan''ın yarattığı bir kanser olan Taliban''ın Afganistan''ı yönetmesine izin veren Batı başkentleriyle vaktimizi harcamayacağız. Onları bize yardım etmeye ikna etmeye çalışmayacağız. Mücadelemiz Batı bundan hoşlansa da hoşlanmasa da, kendimizi ortaya koymak ve bir oyuncu olmak. Gelecekte bizimle angaje olmaya mecbur kalacaklar."

***

Bu analiz, Afganistan içinden bugüne kadar yapılan en doğru değerlendirmedir.

Pakistan, Türkiye''nin dostudur ama Afganistan da en az Pakistan kadar dosttur. Üstelik Afganistan''ın Ankara''daki ilk büyükelçiliği İstiklal Savaşı''nın sürdüğü bir dönemde, 10 Haziran 1921 günü açılmış, Afgan bayrağı bizzat Mustafa Kemal Paşa tarafından göndere çekilmiştir.

Bu itibarla, Afganistan''ın önce Sovyetler Birliği sonra da ABD tarafından işgal edilmesi, sonunda yönetimin ABD tarafından kurulan ve Pakistan''da beslenen Taliban örgütünün eline geçmesi, Türkiye açısından stratejik bir kayıptır.

***

"Doğru da Türkiye kimin elinde?" diye sorulabilir... Biliyorsunuz, şu anda Türkiye''nin Cumhurbaşkanı olan Tayyip Erdoğan, daha 31 yaşında genç bir politikacı iken İstanbul''a gelen 36 yaşındaki Gulbettin Hikmetyar''ın dizinin dibinde otururken fotoğraf çektirmişti... Nereden nereye... Afganistan''da Sovyet işgaline karşı direnişe her türlü desteği veren ABD idi. Gulbettin Hikmetyar, sonradan hâkim oldukları Afganistan''da, Özbek ve Türkmenleri yönetime sokmamak için çok uğraşmıştı. Sonuçta Afganistan''ı kimin yöneteceğine yine ABD karar verdi... Yani başkalarının örgütlemesiyle bağımsız devlet olmak mümkün değil...

Bu bakımdan, Türkiye''nin, Suriye''de, ABD adına Pakistan''ın Afganistan''da yaptığını yapması, Türk tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Hatanın neresinden dönülürse kârdır. Tabii, elde kalan 13 milyon sığınmacı ile Türkiye''nin Pakistanlaşması da her Türk''ün hayatını doğrudan etkileyecektir...

TRABZON İÇİN DAHA NE YAZAYIM?

Trabzon''da bir iş adamının Patrik Bartholomeos''a "ekümenik patrik" yazılı Trabzonspor forması vermesi ve Trabzonspor yönetiminin, kulübün adı ve formasının böyle bir işe bulaştırılmasına sessiz kalışını eleştirdim diye "Tayyip Erdoğan ve Binali Yıldırım, ''ekümenik'' deyince neden yazmadın" diyenler oldu! Sanki yazamazmışım gibi... Yahu bu ülkede benden başka gazeteci yok mu? Kaldı ki benim, "Çift Başlı Yılan; Karadeniz''de yüzyılın ikinci Rumlaştırma Operasyonu" adlı kitabım var... Daha ne yazayım... Bir de taraftar psikolojisi ile Trabzonspor''u savunanlar veya suçlayanlar, "Trabzonlular neden tepki vermiyor?" diye soranlar oluyor... Burada Trabzon halkı üzerinde, Trabzonspor forması üzerinden bir psikolojik operasyon uygulanıyor zaten... Bu tür tepkiler, operasyona katkı sağlar!

Bilmeyenler için yazayım; ben bir Trabzonlu hatta Maçkalı olarak tepki gösterdim işte... Ayrıca başta Trabzon Türk Ocağı olmak üzere Trabzon''da tepki veren çok da yayınlayan yok!