Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ

Özcan YENİÇERİ

Suriye'de Esad'sız çözüm mümkün mü?              

ABD'nin şımarttığı PYD, Suriye'nin kuzeyinde yutamayacağı kadar büyük bir parça ısırmıştır. PKK/YPG, Suriye topraklarının üçte birini ABD desteğiyle ele geçirerek bölgede fiilî bir durum oluşturmuştur.

Stalinist örgüt PKK/PYD, emperyalist ABD'nin tetikçiliğine soyunmuştur. Bununla da kalmamış komşusu Türkiye'yi düşman, emperyalizmi komşu edinmiştir. Bu eşyanın tabiatına aykırı bir gelişmeydi.

PYD bölgede Türkiye'nin dışında Esad dahil her emperyalist ülkenin tetikçisi olmayı kabul etmiştir. Türkiye'nin gücünü ve iradesini, TSK harekete geçene kadar küçümsemiştir.

Halbuki son bir yıl içinde Türkiye, bölgede çok ciddi başarıların altına imza atmıştır. İşte bunlardan bazıları;

-Barzani'nin bağımsızlık referandumu etkisiz kılınmış,

-İdlib'i Esad rejiminin ve Rusya'nın kan gölüne dönüştürmesi önlenmiş,

-Afrin ve Zeytin Dalı harekâtıyla bölge terör artıklarından temizlenmiş,

-ABD'nin emrivakiyle Kudüs'ü İsrail'in başkenti yapma girişimine karşı BM'den ezici bir karar çıkarılmış,

-Her şeyi göze alarak Fırat'ın doğusuna karşı askeri harekât iradesi gösterilmiş,

-ABD'ye Suriye'den çekilme kararı almak zorunda bıraktırılmıştır.

Bu PYD denilen emperyalizmin yerli oyuncakları, Türk Milletinin Ön Asya coğrafyası başta olmak üzere bölgedeki bin iki yüzyıllık hâkimiyetinin nedenlerini dahi anlamış değildir. Başta ABD'ye olmak üzere şuna buna askerlik yapmalarının nedeni budur. O topraklarda her zaman son sözü Türk Milleti söylemiştir.

ABD çekilince Esad'a yaklaşanlar!

ABD'nin Suriye'den çekilme kararını alması ve TSK'nın operasyon için hazırlıklarını tamamlaması emperyalizmin bölgesel müttefiklerini harekete geçirmiştir.

Şam yönetimiyle hiç bir şart altında ilişki kurmayan İslam ve insanlıktan nasipsiz sözde bir çok İslam ülkesi, ABD, bölgeden çekilme kararı üzerine derhal harekete geçmiştir.

Esad rejimiyle kanlı bıçaklı olan bu ülkeler Şam'daki büyükelçiliklerini tekrar faaliyete geçirme kararlarını ardı ardına aldılar.

Birleşik Arap Emirlikleri, Büyükelçiliğini açtı, Tunus, Suriye ile uçak seferlerini başlattı. Ardından bunu Bahreyn'in Şam Büyükelçiliğini açması takip etti. Tunus Devlet Başkanı, Mart ayında yapılacak Arap Birliği Zirvesi'ne Beşşar Esad'ı da davet etti...

ABD'nin bölgeden çekilmesi sonucunda oluşacak boşluğu Türkiye'nin doldurmasını engellemek amacıyla bu ülkeler harekete geçmiş durumdadır.

ABD bölgeden çekilince Rusya'nın hareket alanı genişlemiş olmaktadır. Yine Rusya'nın güçlenmesi Beşşar Esad'ın güçlenmesi anlamına gelmektedir. Bu durum İran'ı da rahatlatacaktır.

Bu durumda bölgeyle ilişkili bütün ülkeler, Türkiye'nin tezlerinin hayata geçirilmesine mümkün olduğunca karşı çıkacaklardır.

Diğer yandan bütün bu ülkeler Esad'ın halkına karşı nasıl davrandığını, binlerce insanın ölümüne, milyonlarca insanın Suriye'yi terk etmesine neden olduğunu bilmiyor mu?

Elbette biliyorlar.

Dün elçiliklerini kapatanlar bugün niye açıyor ya da düne kadar Araplararası toplantılara çağrılmayan Esad şimdi niye çağrılıyor?

Bu ülkeler Esad'ın Suriye'nin bir gerçeği olduğunun farkına varmış durumdalar.

ABD dahil Suriye üzerinde hesabı olan bütün ülkeler Suriye'de Esad'sız bir çözümün mümkün olamayacağını anlamış durumdalar!

Türkiye'deki iktidar, Esad'la Rusya üzerinden ilişki kuruyor. Bu doğru bir strateji değildir. Madem Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu topraklar Suriye'ye ait. Suriye'nin bir defa bölünmesine karşıyız ama hedefimiz terör örgütlerinin oradan çıkmasıdır. Terör örgütlerinin çıkması halinde zaten bize de yapacak iş kalmaz" diyor. O zaman PYD'nin etkisizleştirilmesi, IŞİD'in yok edilmesi ya da diğer terör örgütlerinin Suriye'den çıkarılması Suriye rejiminin sorunudur.

Esad ise Türkiye'nin değil Suriye halkının sorunudur. Türkiye, Suriye'de kendi çıkarına bakmalıdır. Türkiye, başta Türkmenler olmak üzere kendisine müzahir grupların hukukunu güçlendirmesi, mültecilerin evlerine dönmelerinin sağlanması, Suriye sınırından PYD'nin uzaklaştırılması karşılığında Şam ve Moskova'yla oturup anlaşmalıdır.

Esad nefretine Türkiye'nin çıkarları kurban edilmemelidir!

 

Yazarın Diğer Yazıları