Talabani'nin en büyük hayali ve yeni kimlik!

Irak ve İspanya'da yapılan iki referandum, Birleşmiş Milletler'in kime hizmet ettiğini, somut bir şekilde bir defa daha ortaya çıkardı.

Haber7'de yayınlanan haberlere göre Birleşmiş Milletler sözcüsü Dujarric, İspanya'nın Katalonya bölgesinde yapılan referandum için "İspanya'nın iç meselesi" derken, "IKBY de Irak'ın meselesi değil mi" sorusuna cevaben, "Sanırım bu oldukça açık. Irak'ta belirlediğimiz bir program var" ifadelerini kullandı.

***

Peki neymiş Birleşmiş Milletler'in belirlediği program?

BM sözcüsü, herhalde ABD'nin programını kastediyor. Zira, başka bir program yok! Onu da Washington Post gazetesi yazarı David Ignatius açıkladı ve ABD Dışişleri'nin Mesud Barzani'ye "üç yıllık bir yol haritası" sunduğunu yazdı.

* Buna göre Bağdat-Erbil hattında üç yıl müzakere yapılacak.

* Yapılacak müzakerelerin arabuluculuğunu Birleşmiş Milletler yürütecek.

* Tüm anlaşmazlık konuları ele alınacak

* "Bağımsızlık" konusu da görüşülecek. 

David Ignatius, ABD'li yetkililerin, kendisine, Barzani'nin tüm bu önerileri reddederek referandumu düzenlediğini de belirtti.

Böylece Birleşmiş Milletler Sözcüsü, ABD programını BM programı olarak kabul ettiklerini açıklamış oldu! Bu durum, Birleşmiş Milletler bürokrasisinin, ABD'nin uşağı olduğunu gösteriyor.

***

Nihayet öldüğü açıklanan Talabani, daha 1996 yılında, "En büyük hayalim, İstanbul'un başkent olduğu Orta Doğu Birleşik Devletleri" dememiş miydi?

Birleşmiş Milletler'in benimsediği, ABD'nin üç yıllık yol haritası da bu projeye hizmet değil mi?

Türkiye'nin komşusu olan Irak ve Suriye'nin iç savaşa ve bölünmeye sürüklenmesi, Türkiye'nin nüfus yapısının 4.5 milyon mülteciyle değiştirilmesi, IŞİD'in buharlaştırılması ve PYD'ye hakimiyet alanı açılması da hep bu proje için değil mi?

İstanbul başkentli o devlet, "Yeni Osmanlı" diye sunulan hatta şimdilerde "Bu coğrafyayı yeniden kuşatacak bir medeniyet üst kimliğine ihtiyaç vardır" denilerek milliyetçilere kabul ettirilmesi planlanan "Yahudi devleti" olabilir ancak!

Zira projeyi hazırlayıp MOSSAD'a sunan Yarbay bin Davit'tir. Geliştiren, tarihçi Bernard Lewis'tir! Uygulayan ABD'dir!

***

Türkiye ve İran sınırlarında, Irak ordusu ile birlikte ortak tatbikatların başlaması, meselenin üç ülkede de biraz anlaşıldığını gösteriyor. Türk ordusunun, Iraklı subaylarla birlikte hem Habur hem Ovacık bölgesindeki tatbikat yapmasından sonra İran ve Irak orduları da iki ülke arasındaki Başmak, Temerçin ve Pervizhan ortak sınır kapılarında askeri tatbikat düzenleyecek. İran Genelkurmay Sözcüsü, talebin Bağdat'tan geldiğini bildirdi.

İran Cumhurbaşkanı Ruhani de Tayyip Erdoğan Tahran'a varmadan önce Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ı kabulünde "Terörizmle mücadele ve sınırların korunması, bölgenin istikrar ve güvenliği ve bölgedeki tehditlerin giderilmesi için İran ve Türkiye silahlı kuvvetleri, iş birliği yapabilir" dedi.

Ruhani, Suriye ve Irak merkezi hükümetlerinin güçlendirilmesi, toprak bütünlüğünün korunması ve bölgedeki her hangi bir sınır değişikliğinin olmaması gerektiğini de vurguladı.

İran İslam Cumhuriyeti Millî Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani de Hulusi Akar ile görüştükten sonra Irak Kürt Bölgesindeki referandumun Batı ile Siyonist ve tekfirci terörizmin destekçisi Arap cephesinin hedeflerinin gerçekleşmesi için yapıldığını bunun, Irak ve Kürt halkının menfaatleri ile çelişkili olduğunu söyledi.

Şemhani, "Kürt bölgesindeki gelişmelerin terörizmle mücadele konusunda negatif etkisini önlemek için İran, Türkiye ve Irak hükümeti arasında koordinasyon sağlanması kaçınılmazdır." dedi.

Hulusi Akar da "İran, Irak ve Türkiye ortak iş birliği ile bölgedeki parçalanmaları önleyecektir'' dedi.

Oyunu bozmak için başka çare de yok!

Yazarın Diğer Yazıları