Tarihçi İlber Ortaylı hoca virüsün ne kadar süreceğini açıkladı. Bilim dünyası karıştı

Tarihçi İlber Ortaylı hoca virüsün ne kadar süreceğini açıkladı. Bilim dünyası karıştı
Vergi Müfettişleri Derneği (VMD) tarafından düzenlenen “VMD Zirve 2021” etkinliğinde konuşan Ortaylı, koronanın iki yılda biteceğini iddia edenlere tarihten örneklerle itiraz etti. Ortaylı, günümüz şartlarına değinerek, "Bu şartlarda salgının bitmesi mümkün değil" diyerek iki yıldan daha fazla sürebileceğini belirtti.

“VMD Zirve 2021” etkinliğinin ‘Sosyal Hayatta Değişim’ oturumu VMD Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Kubuş moderatörlüğünde Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın katılımıyla gerçekleşti.

Tarihte yaşanan salgınlara değinen Ortaylı, salgınların hiçbir zaman dünyada eş zamanlı olmadığını söyleyerek, “İspanyol gribi Birinci Harp sonunda patladı. O zamanlar iyi beslenme ve antibiyotik yoktu. Salgındaki kayıp sayısı muharebedeki kayıp asker sayısından daha fazlaydı” ifadelerini kullandı.

İspanyol gribinin iki yıl sürdüğü için korona virüs salgının da iki yıl süreceği iddialarını anımsatan Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Hiç kimse bilemez böyle olacağını. Çünkü şartlar değişti o zaman bir buçuk milyar olan nüfus katlanarak 8 milyar oldu. Bu kadar nüfusu hangi tabiat besleyecek?” dedi.

Prof. Dr. Ortaylı, salgının kesilmesinin mümkün olmadığını belirterek, “Görülmemiş bir sanayileşme ve tüketim eğilimi olan bir toplum var. Son derece hava kirliliği mevcut. Bu şartlarda pandeminin kesilmesi mümkün değil. Nitekim aklı başında bilim insanlarımız var. Küresel olarak kendilerini ispat ettiler. Bunların söylediği şey bu iş kesilmez devam eder. Pandemiler bitmeyecek çeşit çeşit devam edecek. Tabiatı kullanmayı, tüketimi ayarlamayı tabiatı kirleten maddeleri ortadan kaldırmayı beceremezsek durumumuz iyi olmayacak” şeklinde konuştu.

Ortaylı, korona aşısını bulan Uğur Şahin ve Özlem Türeci çiftinin de salgının kesilmeyeceğini söylediğini belirtti.

KONTROL ARAÇLARI VERGİLENDİRMEDİR

Prof. Dr. Ortaylı sözlerine şu şekilde devam etti:
“Epidemia (salgın) çeşit çeşit devam edecek. Şayet tüketimimizi ayarlamayı, gıda meselesini ve tabiatı kullanmayı, onu kirleten maddeleri ortadan kaldırmayı beceremezsek durum iyi değil, okyanustaki balıkların içinden plastik partikülleri çıkıyor. O şişeler ufalandıkça, parçalandıkça balık ne bilsin yiyor. Moritanya enteresan bir yer. Ot yok. Keçiler ambalaj kutusu yiyormuş. O etten ne olur? Cezayir mesela orada petrol var ama meskun bölgeler büyüdükçe kıyıdan içeri doğru, içeriden de çok garip bir şekilde yeşillik azalıyor. Çöl istila etmeye başlıyor. Kocaman ülke yakında Türkiye kadar nüfusu besleyemeyecek ki nüfusu bizim ki kadar değil. Bütün bunların üzerinde durulması gerekiyor. Böyle bir ortamda insanların bazı şeyleri düşünmesi gerekiyor. Bu konuda maliyecilere planlarını yapmak düşer. Maliyenin lüzumsuz ve yanlış tüketimi vergilendirerek önlemesi yollardan biri. Bu üretimin ve tüketimin yerinde kontrolü ile mümkündür. Kontrol araçları da dediğim gibi vergilendirmedir. O zaman her şey bir hizaya gelir. “

Medeniyetin, günlük hayatın işlemesi, bir takım operasyonların, hesapların hızlı ve global şekilde yapılabilmesi için dijitalleşmenin önemli olduğuna değinen Ortaylı, “Fakat buna güvenilmez. Ansiklopediyi karıştırmak başka bir şeydir. O cebinizdeki aletten yüklenen bilgiden bakmak başka bir şeydir. Bir ansiklopediyi karıştırırken aradığın kadar aramadıklarını da bulursun.” şeklinde konuştu.