Türk-İş Genel Merkezi önünde toplanan işçiler, özlük haklarıyla kamu kuruluşlarına yerleştirilinceye kadar eylemlerine devam edeceklerini söyledi.
Ankara’da 4 gündür eylem yapan işten atılan Tekel işçileri, soğuk havaya rağmen dün de direnişlerini sürdürdü. Türk-İş Genel Merkezi önünde toplanan işçiler, özlük hakları için protestolarına sloganlar ve halaylarla devam etti. İş yerleri kapatıldığı için özlük haklarıyla kamu kuruluşlarına yerleştirilmelerini isteyen işçilerin arasına inen Tek Gıda-İş Başkanı Mustafa Türkel, bıçağın kemiğe dayandığını söyleyerek, kararlı olduklarını, görüşmelerden istedikleri sonuç çıkana kadar eylemlerine devam edeceklerini söyledi.

AKP’li Fırat’ı protesto
Öte yandan, Türk-İş yönetimi de Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen işçilerin polis engeliyle karşılaşmamaları için, Ankara’ya toplu olarak gelmemelerini istedi. İşçiler protestoları sırasında “Türk-Kürt burada AKP nerde?”, “Doğu-Batı-Kuzey-Güney hepsi burada, İşte Açılım” yazılı dövizler açtı. Bu arada işçilerden biri ise, yarıya kadar soyunarak, AKP Adana Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat’ı protesto için “ya sözünü tut ya istifa et, söz namustur” yazılı döviz açtı. İşçi daha sonra omuzlara alınarak, diğer arkadaşları tarafından da desteklendi. İşçilerin eylemi, Türk-İş Genel Merkezi önünde gün boyu sürdü.

Tepkiler sürüyor
Öte sandan bazı işçi sendikaları, TEKEL işçilerine yönelik müdahaleye tepki gösterdi. KESK Genel Başkanı Sami Evren, siyasi iktidarın toplumsal talepleri baskı ve şiddetle bastırmaya çalıştığını ifade ederek, şunları kaydetti: “AKP bilmelidir ki, emekçilerin taleplerini dışlayan, onları bastırmayı tercih eden, devlet terörünü alışkanlık haline getiren hiçbir siyasi iktidar uzun ömürlü olmamıştır.” Birleşik Kamu-İş Sendikası Genel Başkanı Hasan Kütük de, AKP’nin uyguladığı ekonomik ve sosyal politikalarla vatandaşın büyük bölümünü sefalete sürüklediğini iddia etti.

Yağız, Başbakan’a eylemleri sordu
DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ” Sizden müjde alamadıkları için eylem yapmak zorunda kalan TEKEL işçilerinin tazyikli su ve biber gazıyla dağıtılmasını, bu arada ikisi sendika yöneticisi olmak üzere bazılarının gözaltına alınmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? “ diye sordu. Yağız Meclis Başkanlığı’na sunduğu önergesinde şu soruları yöneltti: ” Yatmak değil çalışmak isteyen TEKEL işçilerine, bütün bu olup bitenlerden sonra müjde vermemekte ısrarlı mısınız? Uyarı grevine katıldıkları için geçici olarak açığa alınan arkadaşlarının görevlerine iade edilmesi için eylem yapan TCDD çalışanlarına polis tarafından müdahale edilmesini ve bazılarının gözaltına alınmasını nasıl karşılıyorsunuz? Özetle hak arayanların demokratik haklarının hiçe sayıldığı, adeta gasp edildiği bir süreçte, adına “demokratik” dediğiniz açılımları yapabileceğinize inanıyor musunuz?