Trabzonspor'da istikrar ve sürdürülebilirlik…

Başarının istikrar içinde sürdürülebilir olması için öncelikle şu gerçekleri göz ardı eylememek lazım:

Bir; yapmaktan daha çok, yapılanı korumak.

İki; yükseldikçe mütevazı olmak.

Üç; yüksekler daha sert rüzgârlara gebedir. Ona göre mevzi almak ve gerekeni yapmak lazımdır.

Hayatın her alanında ve aşamasında bilakayduşart geçerli olan bu gerçekler görmezden gelinip, sırt çevrilirse işi yürütme, aşı elde etme sürdürülebilir olmaz, olamaz.

Dedik ya, "Hayatın her alanında" diye.

Sporda da dolayısı ile futbolda da!

Dahası Türkiye Süper Futbol Ligi''nde de…

Aynı zamanda Trabzonspor''da da…

Kupalı Şampiyonluğu''nu en son 1983-84 sezonunda yaşayan, dolayısıyla 38 sezondur kupası olan şampiyonluğa hasret Trabzonspor, 2021-2022 sezonunun ikinci yarısının ikinci maçını da, yani 21 müsabakayı da en yakın rakibinin şimdilik 11 puan ilerisinde 50 puan ile geride bırakırken, önünde 51 puanın karşılığı olan 17 maç daha bulunuyor.

İşte bu 17 maçın 15 tanesini en yakın rakibinin tüm maçlarını kazanabileceğini farz ederek, bu ihtimale karşı da Trabzonspor şampiyonluk için istikrarlı bir sürdürülebilirlik temin etmelidir.

Bir başka deyişle ilk yarıda başta İstanbul''un 3 büyükleri olmak üzere, Süper Lig''deki hemen hemen her takımdan gördüğü dolaylı desteğin geride kalan 17 maçta bu kez olamayacağını varsayıp, tek cümle ile "Kendi işini tamamen kendi görmelidir."

Bunun yol ve yöntemi de, küçük büyük demeden her maçı çok önemli sayarak, kazanmak için gerekeni üstüne koyarak yerine getirmektir.

Bunun için ilk sırada da her maçı kazanabilecek şekilde iyi futbol oynayıp sonucu etki edecek hareketleri yapmak gerekiyor.

Bunları ilk yarıda iyi adamlar, iyi ayaklarla yapıp, hak eylediği zirveye çıktı. İkinci yarıda da burada kalmak için başta Visca olmak üzere gereken transferleri de yaptı.

***

Şimdi geriye, olabilecek sakatlıklar ve cezaları hesaba katarak hareket edip, başarıyı hem oynanan futbol, hem de elde edilecek kazanım ve puanlarla sürdürülebilir hale getirmek kaldı.

Kaldı kalmasına da ikinci yarının Malatyaspor ile Sivasspor maçlarında ortaya konan futbola bakıldığında sürdürülebilirlik adına görüntünün umut verici olduğunu söyleyebilmek de zor.

Belki buna, yani takım oyunu ile ekip olma işine kadrodaki futbolcuların bireysel yetenekleri olumsuz etki yapabilir. Öyle ya, Bakasetas''tan tutun da, Hamsik, Visca, Nwakaeme, Abdülkadir gibi oyuncular bireysellikleri ile bilinmektedirler.

Buna kaleci Uğurcan ile Vitor Hugo''yu ekler, Cornelius''u da bunların yanında kabul ederseniz "Trabzonspor''un kazanmak için takım oyununa ihtiyacı yok" diye de düşünebilirsiniz.

Bu durumda da "takım oyunu mu, bireysel işler mi?" sorusuna muhatap olursunuz ki, cevabını da ikinci yarının ilk maçında bulabilirsiniz.

O cevap da, "bireysel yeteneklerden ziyade bunların kabulü ile oluşacak takım oyunu ile kazanmak gerçek manada istikrarlı ve sürdürülebilir olur" diyedir.

Ezcümle, işin özeti, Trabzonspor her biri başlı başına bir yetenek olan futbolculardan Abdullah Avcı''nın dizaynı ile takım oyununu istikrarlı bir şekilde ortaya koyacak bir ekip anlayışı ile hem kendini daha rahat hissedecek, hem de şampiyonluğa varmayı şimdiden garanti altına almayı sağlayabilecekler.

Şurası da unutulmamalıdır, istikrar ve sürdürülebilirlik sadece bu sezonu değil, gelecektekileri de kapsar.

Yazarın Diğer Yazıları