Trafik sigortasında kriterler yeniden belirlendi! Tam hasarlı, ağır hasarlı tanımları değişti

Trafik sigortasında kriterler yeniden belirlendi! Tam hasarlı, ağır hasarlı tanımları değişti

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK), trafik güvenliğinin sağlanabilmesi amacıyla motorlu araç sigortalarında hasar gören araca yönelik kriterlerin yeniden belirlendiğini duyurdu.

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK), trafik güvenliğini artırmak ve hasarlı araçların alım-satım süreçlerinde şeffaflık sağlamak amacıyla yeni bir düzenlemeyi yürürlüğe koydu. Kurumdan yapılan açıklamada, vatandaşların hasar görmüş araçlarla ilgili doğru ve eksiksiz bilgiye ulaşmasının hedeflendiği vurgulandı.

trafiksigortasi3.jpg

TAM HASAR VE AĞIR HASAR KRİTERLERİ YENİDEN TANIMLANDI

Düzenlemeye göre:

  • Aracın hasar tutarı, rayiç değerini aştığında ve onarım kabul etmeyecek durumdaysa, araç “tam hasar” statüsüne alınacak.

  • Hasar tutarı, rayiç değerin %60’ını geçtiğinde veya genelgede belirtilen kritik parçaların hasar görmesi durumunda ise araç “ağır hasar” olarak sınıflandırılacak.

Bu tanımlar, özellikle ikinci el araç pazarında alıcıların daha bilinçli karar verebilmesini ve satıcıların doğru bilgilendirme yapmasını sağlamayı amaçlıyor.

trafiksigortasi2.jpg

HASAR TESPİTİ SADECE LİSANSLI SİGORTA EKSPERLERİ TARAFINDAN YAPILACAK

Açıklamada, tam veya ağır hasar tespitlerinin güvenilir biçimde yapılmasının önemine dikkat çekilerek, bu işlemlerin yalnızca 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu uyarınca ruhsat almış sigorta eksperleri tarafından yapılabileceği belirtildi. Böylece keyfi veya hatalı değerlendirmelerin önüne geçilmesi hedefleniyor.

ALIM-SATIMDA HUKUK DIŞI UYGULAMALARA KARŞI ÖNLEM

Düzenleme ile birlikte, tam veya ağır hasarlı araçların, “hurda tescil belgesi” veya “trafikten çekilmiştir belgesi” olmadan alım-satıma konu edilmesi engellenmek isteniyor. Bu kapsamda sigorta şirketleri ve eksperlerin yaptığı işlemler Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi (SBM) aracılığıyla izlenebilecek.

Yapılan açıklama, araç güvenliğinin artırılması, ikinci el piyasasında aldatıcı satışların önlenmesi ve sigorta sistemine olan güvenin pekiştirilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.