Binyamin Netanyahu, Gazze’yi tümden yıkarak, binlerce insanı katlederek, kalanları oradan oraya sürerek, HAMAS’ı bitirdiğini zannederken, esir takasında HAMAS militanlarının dimdik ayakta olduğu ortaya çıkınca, tez elden kendisini Washington’da buldu. Siyonistlerin kölelerini harekete geçiremezse, İsrail’in sonu gelecek.
Kimleri nasıl harekete geçirirse geçirsin, Ortadoğu’da, uzun vadede, Siyonistlere yer yoktur.
Bunları “Müslüman” kimliğimle yazmıyorum; “insan” kimliğimle yazıyorum.
Siyonistler geriye dönsünler ve baksınlar. İsrail’in kuruluş merhalesinde ve kurulduktan sonra, ne zaman rahat edebildiler? Perslere kadar gidin, Romalılara kadar gidin, Selçuklulara kadar gidin, Haçlılara kadar gidin, Memlûklülere kadar gidin, 1517’den sonra Osmanlı’ya gelin... Yahudiler en çok ne zaman rahat edebilmişler ve kendilerini bulmuşlar? Osmanlı dönemi değil mi?
Güya Filistin’de İsrail Devleti’ni kurdu Siyonistler... Karşı hareketlerin önüne geçebildiler mi? Ayaklanmalar, sürgünler, katliamlar, uçak kaçırmalar, suikastlar, savaşlar... Nereye kadar?
Siyonistlerin adını huşuyla andıkları Theodor Herzl (1860-1904), Yahudileri bir ara Arjantin’e mi yerleştirsek, demişti. Onun “Yahudi Devleti” kitabından bu satırları aktarmıştım.
Güney ve Kuzey Amerika’da toprak herkesin. İnsanlar sonradan yerleşti. Henüz “Vatan” edinilmemişti. Arjantin’e Yahudiler de yerleşir, belki barış içinde yaşarlardı.
İsviçre'nin Basel şehrinde 29 Ağustos - 31 Ağustos 1897’de düzenlenen ilk Siyonist kongresinde “Halkı olmayan bir ülkeyi, ülkesi olmayan bir halka devredin...” telaffuz edildi. Batılılar kendi topraklarında Yahudileri istemiyorlardı; çünkü, onlar dillendirmeseler bile şuur altında “Hz. İsa’nın katilleri Yahudiler” yer tutmuştu. Onun için Siyonistlerin Filistin topraklarında bir Yahudi devleti kurma fikrini hararetle desteklediler. Böylece Yahudiler kendilerinden uzaklaşacakları gibi, “hasta adam” Osmanlı’yı bir de buradan vuracaklardı. “Halkı olmayan topraklar”, Osmanlı sahasında idi! Hristiyan Batılılar, Filistin’de yaşayanları, “insan” yerine koymamışlar, Yahudilerle yesinler birbirlerini, yeter ki, bizden uzak dursunlar, demişlerdi.
***
ABD farklı... Siyonistler ABD’ye yerleşenleri zamanında içten fethettiler.
Hristiyan-Musevî karması Evanjelizm “Kitab-ı Mukaddes'e dönmek veya yönelmek” anlamına geliyor. Evanjelistlere göre; Kitab-ı Mukaddes sadece İncil değil; Tevrat ve Zebur’dur.
Evanjelistlerin fikrince gelecekte yeryüzünün hâkimiyeti İsrailoğullarının, ahiret ise Hristiyanlarındır. Ahiret vakti için kıyametin kopması gerekir. Kıyametse ancak İsrailoğullarının yeryüzüne hâkim olmalarıyla kopacaktır. Hristiyanların cennetlerine kavuşabilmelerinin yolu İsrailoğullarının emellerinden geçiyor!
Özellikle ABD’de bu saçmalığa inanan milyonlarca “örgütlü” insan var. “Örgütlü” oldukları için idarî sisteme de hâkimler. Trump gel-git akıllı bilindiği hâlde ikinci defa ABD Başkanı seçtirdiler.
Trump, koltuğuna oturur oturmaz Gazzelilerin, önce Ürdün ve Mısır’a sürülmesini istedi. Aklı sıra iki devletin yönetimine mavi boncuk da dağıttı, “Size yardım edeceğim.” dedi.
Bu, aptalca bir teklifti ve hemen reddedildi.
Trump önceki gün ABD’de katliamcı Netanyahu ile buluştu. Netanyahu’dan aldığı akılla, “Biz Gazze’ye gireceğiz. Orada uzun vadeli bir sahiplik pozisyonu görüyorum ve bunun belki de tüm Orta Doğu'ya büyük bir istikrar getireceğini görüyorum.” gibi lâflar geveledi.
Trump, Gazze Şeridi’ne sahiplenmekten bahsediyor. “Orayı geliştirme fikrini konuştuğum herkes fikrimi sevdi. Bu şekilde orada binlerce kişiye istihdam sağlayacağız. Gerekirse asker göndereceğiz.”
Zaten Gazze’ye girmek demek doğrudan savaşa dâhil olmak demek.
HAMAS sözcüsü Sami Ebu Zuhrî “Olması gereken şey halkımızın topraklarından sürülmesi değil, halkımıza yönelik işgal ve saldırganlığın sona ermesidir.” dedi. HAMAS’ın hiçbir surette bu işgali kabul etmeyeceğini belirtti.
Trump yumuşak yumuşak gevelemesi, Gazze’nin işgali, HAMAS’ın yok edilmesidir.
Filistin’de hiçbir örgüt yok edilemedi. Bazı örgütler etkilerini yitirseler bile, yenileri ortaya çıktı. İşte HAMAS ve bünyesindeki silahlı örgütler.
Trump bu kafayla giderse ABD askerlerini ateşe atacak. Bilmiyorum ama belki ABD halkı, canlarından can gittiğinde uyanırlar.
***
ABD, 20 Mart 2003'te Irak'ı işgal etti. Saddam Hüseyin rejimi devrildi. İşgale sebep Saddam Hüseyin'in kitle imha silahları geliştirdiği ve bunu terör örgütleriyle paylaşabileceğini iddiasıydı. Sonra imha silahları falan bulamadılar. Maksat İsrail’e sert tavır koyan Saddam’ı indirmekti ve indirdiler. Ne oldu? Iraklılar örgütlendiler. Keskin nişancılar ABD’li 4 bin 431 askeri öldürdüler, 31 bin 994 askeri yaraladılar.
İşgalde 275 bin ilâ 306 bin arasında Iraklı hayatını yitirdi.
ABD, 8 yıl süren bu işgale 1,5 trilyon dolarını gömdü.
***
Herkes biliyor ki, Trump Gazze’yi İsrail’e katacak. Bu defa Gazze’yi bütün Ortadoğu halkını karşılarına alacak.
Trump ve gibileri aptallıkta sınır tanımıyorlar!
