SÖZ SIRASI ADALETTE
CHP, Anayasa Mahkemesi’ne gitti
DSP’li Milletvekilleri ile Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç’in de imzası bulunan ve “değişikliğin iptalini” isteyen başvuru dilekçesi, CHP Genel Sekreteri Önder Sav tarafından dün Anayasa Mahkemesi’ne teslim edildi.
TAKTİK DEĞİŞTİRDİLER
AKP’den Meclis’e Ek 17 için teklif
MHP’nin baskısı, sonunda AKP’yi harekete geçirdi. Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün’ün verdiği teklifte, yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak şartı ile yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafetin serbest olması öngörüldü.
DİYANET DE KONUŞTU
Dindarlık sadece örtünmeyle olmaz
Dİyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu da türban tartışmalarına katıldı. Bardakoğlu, “Dindarlık sadece namazla, oruçla, başörtüsüyle, içki içmemekle ölçülebilecek kadar kolay değil. Dindarlık bir bilinç halidir, bağlılıktır, istikamettir” dedi. ‰8’de
Türbana iptal davası
CHP, türban düzenlemesiyle ilgili Anayasa değişikliğinin iptali ve yürürlülüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi’nde dava açtı. DSP ve Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç’in desteğiyle 112 imza ile açılan davanın gerekçesinde, Anayasa değişikliğinin “yok hükmünde” sayılması isteniyor. Dava dilekçesini, Anayasa Mahkemesi’ne, CHP Genel Sekreteri Önder Sav ve CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Kılıçdaroğlu, Hakkı Suha Okay ve Kemal Anadol sundu.
Mahkeme kararları
48 sayfalık dava dilekçesinde 5735 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 1 ve 2 nci maddelerinin “yok hükmünde olduklarına veya iptallerine karar verilmesi ve dava sonuçlanıncaya kadar yürürlüklerinin durdurulması” istemi yer aldı. Cumhuriyetin, Anayasanın 2’nci maddesinde belirtilen nitelikleri ve 3 üncü maddesindeki ilkeleri değiştirmeyi öngören veya Anayasanın diğer maddelerinde yapılan değişikliklerle doğrudan doğruya veya dolaylı olarak değiştirme amacı güden herhangi bir kanunun teklif ve kabul edilemeyeceğine vurgu yapılan dilekçede, yasama organının Anayasa Mahkemesi kararlarına aykırı kanunlar çıkarmayacağına dikkat çekildi. Dilekçede, Anayasa değişikliğinin, Anayasa’nın 2’nci maddesinde belirtilen laiklik ilkesine aykırı olduğu, içini boşalttığı ve işlevsiz hale getirdiği savunularak, Anayasa’nın ruhuna aykırı düzenleme yapıldığı ileri sürülüyor. Türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasının amaçlandığı savunulan dilekçede, türban yasağına ilişkin önceki mahkeme kararlarına yer verildi. Dilekçede ayrıca, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’ın son günlerde uygulamaya ilişkin yaptığı açıklamalara da yer verildi. CHP Genel Sekreteri Önder Sav, “Türbanla ilgili Anayasa değişikliği konusunda yasama Meclisi’nin verdiği kararın hukuk dolanılarak, Anayasa’ya karşı hile yolu kullanılarak gerçekleştirilmiş bir tasarruf” olduğunu savundu. Öte yandan Üniversitelerarası Kurul’un bugün yapılacak olağanüstü toplantısında, Anayasa değişikliği ile üniversitelerdeki son durum değerlendirilecek. Rektörlerin toplantı sonrasında karşı bir bildiri yayımlaması bekleniyor.
Dava dilekçesini, Anayasa Mahkemesi’ne, CHP Genel Sekreteri Önder Savve CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadolbirlikte sundu.
Dindarlık sadece başörtüsü ile ölçülemez
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, dindarlığın nasıl ölçüleceği konusunda kafaların karma karışık olduğunu belirterek, “Dindarlık sadece namazla, oruçla, başörtüsüyle, içki içmemekle ölçülebilecek kadar kolay değil. Dindarlık bir bilinç halidir, bağlılıktır, istikamettir. İnancının, davranışlarını etkileyebilmesi ve davranışlarının güzel ahlakla olgunlaşması sürecidir” dedi. İslam’ın doğru bilgisi denince bundan tek bir düşünce, tek bir bakış açısının kastedilemeyeceğini vurgulayan Bardakoğlu, şöyle devam etti: “İslam’da bilginin en önemli özelliği paylaşılabilir ve ulaşılabilir olmasıdır. İslam’ın kaynaklarının doğru yorumu birden fazla olabilir. Yeter ki kaynağından doğru bir usulle elde edilsin. Birini gerçek İslam olarak görüp diğerlerini dışlarsak yanlış yapmış oluruz” diye konuştu.
+++++
AKP’li Akgün’den 17. madde teklifi
YÖK Kanunu’nun ek 17’nci maddesine ilişkin tartışmalar devam ederken, AKP Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün, ek 17’nci maddeyle ilgili kanun teklifi verdi. Teklifte, “Yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak şartı ile Yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafetin serbest olması” öngörüldü. Kanun teklifinde ayrıca “Kılık kıyafet konusundaki sınırlayıcı düzenlemelerin ise kanun hükmü ile yapılması” öngörüldü. Akgün, kanun teklifinin gerekçesinde şöyle dedi: “Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda vermiş olduğu 1989-1991 tarihli kararları dikkate alınarak böyle bir düzenlemenin hem Anayasa Mahkemesi kararlarına aykırı olmayacağı hem de amaçlanan özgürlük ortamını sağlayacağı görüşündeyim.”
+++++
YÖK’te çatlak büyüyor
Özcan, ÜAK’nın türbanı tartışamayacağını tekrarladı
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, bugün türban gündemiyle olağanüstü toplanacak olan Üniversitelerarası Kurul’un akademik bir organ olduğunu ve türbanı tartışamayacağını savundu. Özcan, toplantıya katılmayacağını bildirdi. Prof. Dr. Özcan, yaptığı yazılı açıklamada, ÜAK’nın akademik bir organ olduğu belirterek sadece akademik konularda karar alabileceğini kaydetti.
+++++
LİSEYE GİRDİLER
Bolu Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi ile İzzet Baysal Sağlık Meslek Lisesi’nde türbanlı öğrenciler dikkat çekti. Derslere başı açık girip teneffüse çıkarken türbanlarını bağlayan öğrencilerin okul bahçesinde gezdikleri görüldü.
+++++
Üniversitede gerginlik
İstanbul Aydın Üniversitesi’nin Florya Kampüsü’ne sabah saatlerinde gelen başörtülü öğrenciler, diğer öğrencilerin tepkisiyle karşılaştı. Başörtülü öğrencilerin içeriye girmesi, bir grup öğrenci tarafından engellenmeye çalışıldı. Başörtülü öğrenciler, içeri girişlerine engel olmaya çalışan gruba Türk bayrağı açarak karşılık verdi.
+++++
Özcan’a suç duyurusu
Ege Üniversitesi’nden bir grup öğretim üyesi, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan ve Başkan Vekili Prof. Dr. İzzet Özgenç hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
+++++
İÜ: Uygulamaya devam
İstanbul Üniversitesi tarafından yapılan açıklamada, “Yasal düzenleme yapılıncaya kadar, laiklik ilkesi doğrultusunda yüksek yargı organları kararlarınca belirlenmiş mevcut uygulamanın hukuken aynen devam ettirilmesine karar verilmiştir” denildi.
