Turgut Özal ve Gazi Yaşargil

Geçmişte satır aralarında bahsettiğim minik aktarmalar zaman içinde önem kazandı. 
"Her şeyi ben bilirim" kafasını ilk kez Turgut Özal'la yaşadık.

Bir askeri manevra sırasında tank savar silah Cobra'nın nasıl kurulup kullanılacağını anlatışı hâlâ gözlerimin önünde. Oysa mekanı cennet Süleyman Demirel'e Beşiktaş'lı olduğunu söyletmek bile mini bir koalisyonla mümkün olabilmişti. Bu konuda baba Üründül'ün yardımı da unutulmazlarımdandır.

Gerçek olan buydu. Özal'ınki ise Teksas, Tommiks ve Red Kit okumasıydı.
Bir başka örnek Allah çok daha uzun ömür versin, dünyanın en büyük cerrahı Gazi Yaşargil ile Özal arasındaki bir konuşma hala kulaklarımdadır:
"- Hocam yeni bir beyin ameliyatı tekniği duydum. burundan giriliyormuş..."
Yaşargil, dalında hem derya hem de çok nazik bir insan. Lafı gediğine koydu:
"-Evet efendim, ben başlattım..."
Özal cevabı aldıktan sonra hiç bozuntuya vermedi ve hemen konu değiştirdi.
Ve günümüzde Bunları tekrarlamamın sebebini tahmin ediyorsunuzdur. 
Son aylarda Erdoğan'daki gelişim ve değişimi farketmeyen kaldı mı? 
Her şeyi biliyor. Hatta haddinden fazla... 
Ölenlerden başlayarak en önemli inatlaşmalarda uzman kesildi.
Bu vatandaşın büyük bölümünde endişelere yolaçmakta. En basit örnekle futbolda Süper Lig'in başlaması ve AVM'lerin açılması gibi konularda bir takım yanlışlıklara  göz yumabiliyor. Gidişimizin iyiye doğru olmadığı kesin.
Yarın korona virüsü tekrak patlatırsak kabağı sadece Sağlık Bakanı'nın başına patlatmak yetmez.
Slogan güzel
Ortada şu ana kadar hoş bir yakıştırmadan başka bir şey yok; "Kontrollü sosyal hayat". Gerisi hikaye...

Çaresizlik tercihi

Kanal D'deki Çok Güzel Hareketler-2'yi bütün yalanlarına rağmen büyük çoğunluk izliyor. "Yeni bölüm" olmadığı halde aynı yayınları tekrar tekrar oturup izliyoruz. Derken bu hafta son anda sürprizi patlattılar. Salon bomboştu, parodiler yeni yazılmıştı.
Demek ki biraz utandılar.

Anne-baba ve kızları

TRT 2'nin yeni alışmaya başladığım programları var. Bunların biri Pazar günü yayınlanmakta: "Anjelika Akbar ve Sesler".  

Bu defa konuk Açelya Akkoyunlu'ydu. 
Bu ilginç güzeli yaklaşık 8 yıl önce Turgay Renklikurt'la TRT 1'de izliyorduk. Kızın tek gamzeli yüzünü farkedip buna işaret ettim. Renklikurt Hoca'nın bana verdiği bilgilere şaşırıp kaldım: 
"Burhancığım; bu kızın bir annesi var ki, anlatmak zor. O yürüdüğü zaman bütün Adana peşinden giderdi." 

Ben ise, "Demek ki güzellik de genetik" demekle yetindim. Annenin sağlıklı şekilde hayatını sürdürdüğünü duyunca da gerçekten mutlu oldum.

Hoş sohbet

İki sanatçı arasındaki diyaloğu çok beğendim. Akbar'ın yaptığı doğaçlama müziğe de bayıldım. Bu işin meraklılarına Pazar günleri saat 20:00 öncesi TRT 2'ye göz atmalarını tavsiye ediyorum.

Yine genetik 

Bunca yıldır Büyükçekmece'de ikamet etmekteyim. Bazılarına inanması zor gelecek ama Belediye Başkanı Hasan Akgün'ün annesinin 104 yaşında olduğunu yeni öğrendim. Bu da yeni getirilen teknolojik gelişmeler sayesinde oldu. İnternet üzerinden yapılan Anneler Günü özel yayınından. Nur yüzlü, zeka fışkıran bir kadıncağız... Ayşe Ana'ya daha nice sağlıklı yıllar diliyorum.
Öte yandan geçen seneki program TGRT Haber'de ulusaldı. Başkan ve çok sevdiği kızı Gülin'in sohbetleri yayınlanmıştı. 

İstanbul'a yeni yat limanı ve mendirek oteli gibi projeler konuşulurken ilginç bir diyalog yaşanmıştı. Gülin babası Hasan Başkan'a, "Seni en çok eleştiren kim?" diye sormuştu. O da, "Tabii ki sen" karşılığını vermişti.

Bence böylesi bir cevap en yakınından gelince, ortaya hizmetin iyisinin çıkacağına inananlardanım.

Günün Sözü

Yaşamak, ummaktır. Suat Taşer

 

dfs-004-001-011-001-001-001-002.jpg

Yazarın Diğer Yazıları