Türk’e hakaret serbest mi?
Önceki gün AKP, CHP ve DEMP’li milletvekillerinin oylarıyla İYİ parti milletvekili Yasin Öztürk’e ceza verildi. Bu ceza o meclis ve mecliste bulunan sözde milliyetçiler için tarihe geçecek bir utanç vesikasıdır.
Cezanın sebebi,ülkenin hangi mantık ve zihniyetle yönetildiğinin göstergesidir.
DEM partili George Aslan, kürsüde dakikalarca Türk milletini Soykırımcı, Talat Paşa’yı katil ilan ediyor, oturumu yöneten CHP’li Tekin Bingöl en küçük müdahalede bulunmadığı gibi MHP milletvekilleri de bu hakaretleri kuzu kuzu dinliyor. Koca mecliste bir tek İYİ parti milletvekili Şenol Sunat söz alıp cevap veriyor, onun sözlerinin bir kısmını da CHP’li başkan mikrofonu kısarak sansürlüyor. Yani Türk’e soykırımcı, Talatpaşa ve arkadaşlarına hain demek serbest, ama Türk’ü savunmak yasak. Üstelik aynı milletvekili, Mansur Yavaş’ın açtığı Talat Paşa heykelini bahane ederek Yavaş’ı da eleştiriyor, ama iktidar olmayı hayal eden CHP’den en küçük bir tepki sesi çıkmıyor. AKP zaten malum, Erdoğan iktidarda kalsın da memleket nolursa olsun.
Sunat’ın sesinin kesilmesine tepki gösteren Öztürk, CHP’li başkana tarafsız olmasını söyleyerek müdahalede bulunuyor. Sonuç; AKP-CHP ve DEM parti oyları ile Öztürk cezalandırılıyor.
O mecliste bu alçakça ifadelere karşı tepki göstermesi gereken sadece İYİ partililer mi? Hani milliyetçiydiniz, hani büyük büyük laflar ediyordunuz, MHP varken.., diye başlayıp tehditler savuruyordunuz.? Gücünüz Sinan’lara, eleştirenlere yetiyor, değil mi?
Bir vekillik uğruna bütün değerlerinizi kaybettiniz. Türk milletine hakaret ederken susan her milletvekili tarihe milletine küfrettiren siyasetçi olarak geçecektir.
Hala bu DEM parti ile barış sağlanabileceğine inanan var mı?
Barışın karşılığı, millete, onun tarihine, onun evdadına küfretmeye cevaz vermek midir?Ermeniler bile neredeyse - soykırım iddialarını- yavaş yavaş bırakırken, DEM partililer aman bırakmayın diyorlar. Şimdi ben Güneydoğulu kardeşlerime soruyorum: “Seni, beni, bizi hepimizi soykırımcı olarak suçlayan bu Parti seni, beni, bizi temsil edebilir mi?” Bunlar bizim değil, emperyalizmin içimize soktuğu beşinci kollar. Kardeşliğimizi kemirmeye çalışan birlik karşıtları. Anlayın artık bizim bizden başka dostumuz ve yardımcımız yoktur!
Destici’nin ikilemi
BBP genel başkanı Destici,belli ki, yeni bölme/ parçalama sürecinden rahatsız. Arada bir laf edip sonra kenara çekiliyor. Tavrını sürdürmek yerine bir ileri bir geri yapıyor. Rahmetli Yazıcıoğlu, bu iktidarı açık bir şekilde - işbirlikçi- olarak suçluyordu. Bildiği çok şey vardı. Zaman içinde ne kadar doğru söylediği ortaya çıktı.
BBP, ilk Çözüm Sürecinde doğru bir çizgi izledi, paneller tertipledi, halkı uyarmaya çalıştı. Ama daha sonra o sürecin mimarı AKP ve Erdoğan ile ittifak yaptı. Rahmetli başkanın çizgisinin dışına düştü. Şimdi Destici gidişatı görüyor ama bir türlü tavrını kuvveden fiile çıkaramıyor veya çıkarmıyor.
Cumhur ittifakına “ben yokum”diyemiyor. Herkes hata yapar, geçmişte bu ittifakla beraber olmanın vebalinden kurtulmanın yolu, bugün çıkıp “ biz bu ittifakın içinde değiliz” demektir. Her vatansevere yakışan budur. Hem nalına hem mıhına, hem orada hem burada olmaz. Tavrımız çizgimiz net ve açık olmalıdır. Bunu yapabilirse sn Destici tarihi bir görev yapmış olur, yapmazsa tarihe bu felaket sürecinin bir parçası olarak geçer. Gelin hep birlikte sesimizi yükseltip bu vatanın sahipsiz olmadığını gösterelim!
Osmanlı’yı yıkan sebeplerden biri eyaletleşme sistemiydi
Bu mudur silah bırakma!
Ciğerlerimiz yanarken…
Yeni anayasayı kim istiyor?
Türk’e hakaret serbest mi?
Cumhur İttifakı’ndan nezaket beklemek…
Adaleti kaybetmek devleti kaybetmektir
SON KALE
Hani pazarlık yoktu?
APO GÜZELLEMELERİ İLE NE HEDEFLENİYOR?









