Türkiye, İstanbul seçimleri ile meşgul edilirken neler oldu?

Türkiye, İstanbul seçimlerine kilitlenmişken, uluslararası ilişkilerde önemli gelişmeler yaşandı.

Bir konuda yorum yapabilmek için neler olduğunu bilmek gerekir.

Okan Müderrisoğlu, Sabah'ta Türk-Amerikan ilişkilerini ele aldığı yazısında "Yine de gelinen noktada... S-400'lerin teslimatının tamamlanması, alındıktan sonra ise Azerbaycan veya Katar'da tutulması seçeneği masada." ifadesini kullandı!

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise Washington'da ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan ile görüşmesinin olumlu bir yaklaşım içinde geçtiğini belirterek, "Çeşitli aşamalardan geçtikten sonra Amerikan tarafından bize, ülkemizin ihtiyacı olan hava ve füze savunma sistemine ilişkin yeni bir teklif ortaya konuldu." dedi.

*** 

Akar, S-400'lerin ne zaman Türkiye'ye gelmesinin planlandığı sorusuna, "Son görüşme sırasında Rusya tarafından 'haziran' telaffuz edildi ama onun da gelmesi, gitmesi vesaire başka bir çalışma konusu." diye cevap verdi.

Gelmesini anladık da gitmesi ne demek?

Akar, Suriye'nin kuzeyindeki güvenli bölge konusunda, "Niye orada 30-40 kilometreden bahsediyoruz. Son zamanlarda teröristler maket uçaklara patlayıcı koyarak ülkemizdeki karakollarımıza, insanlarımıza karşı kullanıyorlar. Biz 'Teröristleri alın, silahlarını toplayın, bunları 30-40 kilometrenin dışına çıkarın' diyoruz. Bizim temel teklifimiz bu. Bu maket uçakların menzili takriben 30-40 kilometre." dedi.

Amberin Zaman ise Al-Monitor'da yayınlanan haberinde ABD'nin, Suriye'deki Kürt müttefiklerine, Türk kuvvetlerinin Türkiye-Suriye sınırında yayılmasına izin vermesi için baskı yaptığını yazdı!

Amberin Zaman'a göre Türk kuvvetleri kuzeydoğu Suriye'de önerilen güvenli bölgenin bir parçası olacak! Oysa ABD, "Güvenli bölgede Türkiye olmayacak" diyordu.

Bu iddia doğruysa Türkiye ve ABD arasında her konuda uyum sağlandı demektir! 

Nitekim ABD'deki temaslarından sonra açıklama yapan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "NATO çerçevesinde Türkiye-ABD güvenlik ittifakının tarihi derinliği ve kurumsal gücü, ikili ilişkilerimizin temel taşıdır. Türkiye-ABD ittifakını derinleştirmek için sorunların bizi pozitif bir ajandayla geleceğe bakmaktan alıkoymasına izin vermemeliyiz. Türkiye-ABD ekonomik ilişkileri ikili ilişkilerimizin motoru olmalı, geleneksel güvenlik ortaklığımız kadar da güçlü olmalıdır." dedi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan da benzer bir konuşma yaptı...

***

Milli Savunma Bakanlığı eski genel sekreteri emekli kurmay albay Ümit Yalım'ın tespiti de vahim!

Yalım diyor ki "Türk Dışişleri Bakanlığı, 18 Mart 2019'da Birleşmiş Milletler'e gönderdiği resmi mektupla büyük bir skandala imza attı. Bakanlık, Girit güneyi Türk Kıta Sahanlığı'nda petrol aramak için Yunanistan ile anlaşma imzalayan Amerikan Exxon Mobil ve ortağı Qatar Petroleum şirketlerinin önünü açmak için gayrimeşru bir düzenleme yaptı. Bakanlığın yaptığı gayrimeşru düzenleme ile 1923 Lozan Antlaşması'na göre Türkiye'ye ait olan 92 bin kilometrekarelik Türk Kıta Sahanlığı (petrol ve doğalgaz havzası) ve 5 Türk Adası resmen Yunanistan'a terk edildi."

***

Bütün bunlardan ne çıkıyor? AKP iktidarının her konuda ABD ile anlaştığı, Suriye'nin kuzeydoğusunda bazı ceplere silahı kuvvetlerin yerleştirileceği, bu geçici duruma karşılık, S-400 füzelerinin Azerbaycan veya Katar'a gönderileceği, ayrıca 92 bin kilometrekarelik kıta sahanlığının Amerikan şirketlerinin kullanımı için beş Türk adası ile birlikte Yunanistan'a terk edildiği anlaşılıyor!

Terk edilen kıta sahanlığı, tıpkı Anadolu-Trakya coğrafyası gibi vatanın bir parçasıdır!

Türkiye, İstanbul seçimiyle oyalanırken, Türkiye adalarını ve kıta sahanlığını teslim etti ve S-400'lerle hava savunma sistemi kurmaktan vaz geçti! Bütün veriler bu yönde!

Yanılıyor olmayı dilerim.

 

Yazarın Diğer Yazıları