Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Dr. Fatma ÇELİK
Dr. Fatma ÇELİK

Türkiye’nin en önemli sorunu ve RTÜK

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden adaylığına yol açacak olsa da muhalefet, esas olarak, kendisi açısından demokrasiye uygun ve haklı bir gerekçeyle erken seçim talep ediyor. Ancak ne yazık ki, bu talebi tartışmayı doğru pencereden yürütemediği için de “yine” adaylık tartışmalarına sıkıştı kaldı.

Altılı masa adayı geç açıkladı, başarısız oldu diye bu defa tersi için bir çaba gösteriliyor ancak eldeki iki adayın da “en iyi seçenek” olduğu algısının son ana kadar korunması esas olarak yeterli. Zira, erken seçim istemek için illa adayın netleştirilmesi gerekmiyor.

Ülkenin bir sonraki seçime kadar bu yönetim altında gidemeyecek olduğu iddiasının dayandığı gerekçe ekonomiyse, ekonomi ve onunla ilişkili şeylerin dışında gündem yaratılmaması için çaba sarf edilmesi gerekiyor.

Ekonomi ve hukuk

BETİMAR Araştırma’nın yaptığı araştırma, bu açıdan adeta muhalefete yol gösterecek bir veri ortaya koyuyor.

Araştırmaya göre, vatandaşlar için ülkenin en önemli sorunu, yüzde 42,9 ile ekonomi, yüzde 23,5 ile enflasyon, hayat pahalılığı, zamlar ve yüzde 7,6 ile adalet ve hukuk sistemi.

Devamında ise, sırasıyla, istihdam ve işsizlik, terör, eğitim sistemi ve emekli maaşları.

Ancak unutmayalım ki, hukuka aykırı tutuklamalar da hukuki dayanaktan yoksun soruşturmalar da ekonomiye etkili. Ekonomik sistemin yapısı da performansı da hukuk kurallarına bağlı.

Ekonomide kaynakların kullanımı, fiyat istikrarı, millî gelirin büyümesinin teminatı hukuki düzenlemelerle sağlanır. Ekonomik girişimin etkin olması da yine hukuki temellere dayanıp dayanmadığına bağlıdır.

RTÜK’ün talebi

RTÜK tarafından önemli bir duyuru olarak paylaşılan açıklamada, “ana haber bültenlerinde çok sayıda şiddet içeriğine yer verildiği ve haber sunucularının tarafsızlıktan uzak, maksatlı yorumlar yaptığı” tespitiyle karamsarlık yaratan haberler yapıldığı konusunda uyarı geçilmiş.

Öyle ki, bu haberlerle, “ülkemizde 'olumlu olaylar' olmadığı algısı yaratılıp vatandaşlarımızın karamsarlığa ve yalnızlığa düşürülmek istendiği” yorumu yapılmış.

Haberlerde her şey yolunda dense, çiçekler, penguenler gösterilse, ülkenin en önemli sorunu olarak ekonomiyi gören yüzde 42,9 veya enflasyondan, hayat pahalılığından ve zamlardan yakınan yüzde 23,5 her şeyin güzel olduğuna inanacak mı? Ya da hayatın içinden gerçekleri nereye kadar sunmak RTÜK için uygun, nereden sonrası “karamsarlık yaratacak” boyutta kabul edilecek?

Böyle bir habercilik anlayışı, habercilik ilkeleriyle bağdaşmayacağı gibi, RTÜK’ün talebi de bu ilkelerle ve kanunla bağdaşmıyor.

Şöyle ki, söz konusu duyurunun ardından sözlerin çarptırıldığını söyleyen RTÜK başkanı haberciliğin kurallarından ve basın özgürlüğünün sınırlarından bahsederken, kendisinin kanunda yer almayan bir yayın ilkesi getirmeye çalışmasının kanuna aykırı olduğunu unutuyor.

Basın özgürlüğü, RTÜK'ün subjektif "karamsarlık" kriteriyle sınırlanamaz.

Yazarın Diğer Yazıları