Üç kalemşörler!..

İktidar yandaşı olabildikleri için Mehmet Barlas’a 900, Engin Ardıç’a 500 milyar lira transfer parası ve çok büyük maaşlar, Ergun Babahan’a  35 milyar lira maaş ve altına da 200 milyar lira değerinde makam otosu verdiler

Alın teri kutsaldır. Alın terinizin, beyin üretiminizin, kol gücünüzün, emekçi yaratıcılığınızın hakkını, “içinize gazeteci kılığıyla sokulmuş 3-4 iktidar yandaşına” yedirmeyin. Unutmayın ki gazetecilik; haksızlığa uğramış, emeği, alın teri, beyin ışıltısı, yaratıcılığı, samimiyeti ve dürüstlüğü istismar edilmiş insanları arkalamak, korumaktır. Gazetecilik, acı çekenlerin acısını acı çekmeyenlere duyurmak, haksıza haddini bildirmek, hakkı gaspedilenlerin de hukukunu savunmaktır.
Kendisini savunmayan!
Kimseyi savunamaz.
Sabah çalışanları isyan edin. Rafine hukukçuların toplandığı yüksek mahkeme Danıştay 1. Dairesi’nin aldığı önceki günkü karar “kutsal isyanınızın” rehberi olsun.

* * *

Danıştay 1. Dairesi, Uzan Grubu’nun bankalarına ve dolayısıyla da gazeteleri ile televizyonuna TMSF’nin atadığı çok yüksek maaşlı-bol kepçe harcamalı-lüks makam otosu düşkünü 9 yöneticinin hukuk önünde hesap vermelerinin önünü açtı.
9 yönetici!
Yani TMSF’nin el koyduğu Star TV ile Star Gazetesi’ne (satılmadan önce) gazeteci kılığında soktuğu; Adem Gürses, Hasan Tahsin Emek, Yusuf Toklu, Uğur Hayırlı, Ömer Küçüközcan, Mustafa Öcalan, Mehmet Ali Kaynar, Zeynel Koç ve Ekrem Yiğit, şimdi mahkeme önünde hesap verecekler. Çünkü bu 9 kişi, görevlerini kötüye kullanmaktan, spor yorumculuğu karşılığında STAR TV’den, spor yazarlığı karşılığında STAR Gazetesi’nden çok yüksek astronomik ücretler almak, şirketlerde her türlü ihtiyacı karşılayan otomobiller varken, onları beğenmeyip 150 milyar-200 milyar lira değerinde çok lüks yeni makam otomobilleri almak, haber programı sunan güzel yüzlü, hoş gülüşlü bir sunucu kıza ayda 25 bin dolar ücret ödemek, kendilerini hem yönetim kurulu hem denetim kurulu üyeliği yapıyor göstererek 20 milyar lira - 25 milyar lira aylık maaşlara bağlamaktan suçlanıyorlar.
İddialar belgeli.
TMSF, bu 9 kişinin yargılanmasına izin vermiyordu. Danıştay 1. Dairesi önceki gün, “ne münasebet” diyerek yargılanmanın önünü açtı.

* * *

Sabah çalışanları!
Siz de isyan edin.
Çünkü aynısı sizin beyin ışıltınızla, temiz emeğinizle, yaratıcı alın terinizle, dürüst, namuslu, sorumluluk duygusuyla yüklü gazeteciliğinizle 20 yıldır uğraşıp, didinip marka olmasına omuz verdiğiniz Sabah Gazetesi’nde yaşanıyor (biliyorsunuz ben de o gazetede 14 yıl temiz emeğimi vererek, dürüst kalemimle çalıştım, hem Dinç Bilgin’den hem de Turgay Ciner’den hakkımı yedirmeden son kuruşuna kadar aldım, köşemle oynamaya kalktıkları için kapıyı çarpıp gazeteden ayrıldım) Sabah Gazetesi satılmadan önce iktidar yandaşı yazılar yazdıkları, muhalefete, Atatürkçülüğe, Türk halkına küfür, küçümseme ve kem söz yazabildikleri için Mehmet Barlas’a 900 milyar lira transfer parası ve çok yüklü aylık maaş, Engin Ardıç’a 500 milyar lira transfer parası ve çok büyük maaş, genel yayın müdürü Ergun Babahan’a ayda 35 milyar lira maaş ve altına da 200 milyar lira değerinde yeni model Q7 Audi makam otosu verdiler. Mehmet Barlas ile Engin Ardıç, yazmaya başladı, Sabah’ın satışı 46 bin düştü.
Sabah çalışanları!
Sizin 20 yıllık hakkınızı bir bakıma çaldılar, iktidar yandaşı kalemlere bol kepçe verdiler. İsyan edin.
Araştırın.
Merak edin.
Hakkınızı iktidar yandaşlarına yedirmeyin. İsyanınız keskin, kaleminiz ölümsüz ve kesinlikle dürüst olsun.                  


Büyük başarı
Sabah Gazetesinin iktidar yandaşı yazılar yazdıkları, muhalefete, Atatürkçülüğe, Türk halkına küfür, küçümseme ve kem söz yazabilen yazar kadrosu büyük başarıya imza attı. Gazetenin tirajı kısa sürede 46 bin düştü.

* Necati Doğru / Vatan


++++++



Yabancı elçiden al haberi
Taraf Gazetesi’nden Amberin Zaman Türkiye’nin akibetini öğrenmek için Ankara’ya gidip yabancı diplomatlarla görüşmüş. ’Bir Anayasa Mahkemesi Üyesi’nin, ’bir yabancı büyükelçiye’ verdiği bilgiden ’AKP’nin kapatılmayacağını’ öğrenmiş. ‘Hazine yardımı kesilir, olur bitermiş.’
Bu gazetecilik başarısını! değerlendiren Mustafa Mutlu da Vatan’daki köşesinde haliyle soruyor:
Bakalım Anayasa Mahkemesi Haşim Kılıç, mahkemenin itibarını hedef alan bu haberle ilgili nasıl bir tavır alacak?


++++++


Babacan bize bakma!..
Abdullah Gül’ün Dış İşleri Bakanı olduğu dönemdeki stratejisini izleyerek Türkiye’yi Avrupa Birliği’ne şikayet eden Ali Babacan’a
sert tepki gösteren köşe yazarları “istifa çağrısı yaptı:

* Güngör Mengi / Vatan: Başbakan, yasaklanması halinde koltuğuna daha güvenilir bir emanetçi bulamayacağını düşenerek onu korumak istiyorsa sakın... Ali Babacan’a koltuk emanet edilebilir ama ülke edilemez.
En hayırlı çözüm istifasını alıp onu manifaturacı dükkânına göndermektir!

* Mustafa Mutlu / Vatan: Neredeyse tuvalete gidişini bile basın açıklaması olarak yayınlattığı Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesini 10 dakikada bir tıkladık... Biz tıkladık ama Ali Bey’den ” tık “ çıkmadı!
Başını kuma gömdü ve Avrupalı meslektaşlarına kendi ülkesini neden jurnallediğini açıklamadı!
Seni artık ” bakanım “ olarak kabul etmiyorum; git kendine ” bakacak “ başka birilerini bul!
Birazcık onurlu davran, ülkene ettiğin bu büyük hakaretten sonra istifa et...

* Zeki Ceyhan / Milli Gazete: İktidarlar niçin vardır? Sorunları çözmek ve halkına rahat nefes aldırmak için, değil mi? İktidarda olanlar  ortalıkta sadece şikayet ederek geziyorlarsa ellerinden bir şey gelmiyor demektir. Ellerinden bir şey gelmeyenlere yakışan ise o makamları biran evvel boşaltmaktır.


++++++


Ne güzel gemicik... Fotoğraf çekmeyin! Başbakan görürse alır elimden...
Köstence Valisi Danut Culetu, Romanya’yı ziyaret eden TBMM Başkanı Köksal Toptan’a bir gemi maketi hediye etti.


++++++



Bravo
‘TEDBİR’Lİ TMSF
Sözcü Gazetesi’nde Mehmet Şehirli, el konulan 2 lüks yatın TMSF yetkililerince 2 yıl tepe tepe kullanıldığını, masrafların kamuya yazıldığını bildirmişti...
TMSF ne yanıt verecek niye beklerken...
Sözcü’nün manşetinde şu habere rastladık:
” TMSF kendisiyle ilgili haberlere tedbir kararı çıkarttı.
Acaba bu karar haberin doğru olduğunun kabülü anlamına da geliyor mu?
* Melih Aşık / Milliyet


++++++



Türkiye’deki yaşam süresi giderek azalıyor ya, ancak kavrayabildi
Goooodd Morninggg Amiral Özkök
Türkiye’nin Dışişleri Bakanı, işini gücünü bırakıp, ” AKP’nin kapatılmasını önleme “ görevini üstlenmiştir.
Avrupalıların gözlerine baka baka, ” Türkiye’de Müslüman çoğunluğun dini özgürlük sorunu vardır “ demesini neyle izah edeceğiz?
Basit bir hata, bir dil sürçmesi ile mi? ” Erdoğan sonrası AKP genel başkanlığı için şimdiden kampanyaya başlamak “la mı? ” Ağzının söylediğini kulağı duymuyor “la mı?Yoksa daha az masum bir nedenle mi? Mesela, ” Cumhuriyet rejimine iftira “yla mı?
* Ertuğrul Özkök / Hürriyet


++++++


MİNİ YORUM
Babacan’a kızma önceliği
Ali Babacan’a karşı tepkilerin çığlaşması iyi. Ama ayrışması fena. 1. grup kızgınlar:  Bakan yalan söylüyor, Türkiye müslümanların fazla özgür olduğu bir şeriat devletine dönüşüyor. 2. grup kızgınlar: Türkiye’de müslümanlar gerçekten özgür değiller ve sorumlusu bizzat kendileri. 3. grup kızgınlar: Türkiye’yi yabancılara şikayet etti. Önceliğimiz bu olmalı işte. Çünkü aynı Babacan, Bakoyannis’ten Vakıflar Yasası’nda beklentilerini karşılayamadıkları için özür diledi! Önceliğimiz bu acziyete karşı olmalı!
* Selcan TAŞÇI

Yazarın Diğer Yazıları