Fatih ERBOZ - Hanife AÇIKALIN
MHP Genel Merkezi tarafından olağanüstü kongre istedikleri için kapatılan teşkilatlara moral ve destek ziyaretlerine devam eden Genel Başkan adayı Meral Akşener, Gümüşhane'de de büyük bir coşkuyla karşılandı. Akşener, Gümüşhane'ye gitmek üzere geldiği Erzincan Havaalanı'na inişinden itibaren vatandaşların ve partililerin sevgi seliyle kuşatıldı. Karşılamada, MHP Eski Gümüşhane İl Başkanı Ali Ateş, Gümüşhane Eski Merkez İlçe başkanı Nurgül Özener, 25'inci dönem Gümüşhane Milletvekili Mustafa Canlı, 21'inci dönem Gümüşhane Milletvekili Bedri Yaşar, Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Zahide Pektaş, Kelkit Eski Elçi Başkanı Hasan Daltaban ve Gümüşhane'nin 3 üst kurul delegesinin tamamı da hazır bulundu. Akşener, Erzincan Havaalanı'ndan yüzlerce araçlık konvoy eşliğinde karayoluyla Gümüşhane'ye hareket etti.
İlk durak Kelkit
Meral Akşener'in Gümüşhane'deki temaslarına Kelkit ilçesinden başladı. Coşkulu kalabalık topluluğu, çiçekler ve "Başbakan Meral" sloganları ile karşılanan Akşener, burada Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanlarından Ali Metin Tokdemir'in mezarını ziyaret etti. Akşener aynı zamanda 1980 yılında şehit edilen ülkücü Fuat Altun'un mezarını da ziyaret ederek dua etti. Mezar ziyaretlerinin ardından Kelkit'te esnaf ziyareti gerçekleştiren Akşener, esnafa, "Hayırlı işler" ve "Hayırlı Cumalar" diledi. "Geleceğin Başbakanı", "Değişimin Genel Başkanı" sloganları eşliğinde vatandaşları selamlayan Akşener'e balkonlardan sevgi gösterilerinde bulunuldu. Özellikle kadınların ve çocukların ilgisi gözlerden kaçmadı.
Meral Akşener esnaf ziyaretinin ardından Kelkit'in Karşıyaka köyünde, Hakkari Yüksekova çatışmasından sonra şehit olan üsteğmen Erdem Keskin'in ailesine de taziye ziyaretinde bulundu.
Gümüşhane'ye giderken Pir Ahmet ve Tekke Köylerine de uğrayan Akşener'in, Tekke köyünde bir yaşlı vatandaş yolunu keserek, "Onun gibi yapacaksan hiç gelme" dedi. Akşener de cevap olarak, "Öyle yapacaksam Allah nasip etmesin" karşılığını verdi.
Kamyoncuların da kornaları ile destek verdiği yüzlerce araçlık konvoy eşliğinde Gümüşhane merkeze gelen Akşener ana caddede büyük bir kadın katılımı ve yoğun bir izdiham arasında güçlükle yürüdü. Caddede Akşener için kortej oluşturuldu. Şehir merkezindeki yürüyüş sırasında "Başbakan Meral", "Gümüşhane'ye Meral geldi, Ülkücüye moral geldi", "Gümüşhane'ye geleceğin Başbakanı geldi" anonsları yapıldı. Kendisini selamlayıp "hoşgeldiniz" diyen vatandaşlarla fotoğraf çektirip bir süre sohbet eden Akşener kısa bir dinlenmenin ardından partililere hitap edeceği kültür merkezine geçti.
Gümüşhane Kültür Merkezi'ni dolduran coşkulu kalabalığın; "Başbakan Meral", "Önce kurultay, sonra iktidar" sloganlarıyla kürsüye gelen Meral Akşener konuşmasından önce salondaki dinleyecileri bozkurt selamıyla selamladı. Konuşmasına Nihal Atsız'ın bir şiirini okuyarak başlayan Akşener MHP'nin herhangi bir parti olmadığını vurguladı. Akşener, "Bu hareket için, pek çok arkadaşımız en güzel yıllarını, hatta canlarını feda etti. Onlara layık olmak zorundayız" dedi. Hiç kimsenin ülkücü hareketten daha büyük ve önemli olmadığını belirten Akşener sözlerini şöyle sürdürdü: Bu süreç, yalnızca Meral Akşener'in Genel Başkanlık mücadelesi değildir. Bu süreç, ülkücü iradenin ve büyük kongre delegelerinin,1 Kasım seçimlerinden sonra ortaya çıkan kara tabloya olan itirazı ile başladı. Bu süreç, AKP'nin tek başına iktidarına neden olanların, vurdumduymazlık, bencillik ve işbilmezliğini ülkücü irade artık kabulenemez hale geldiği için başladı.
Mücadelemiz kolay değil
Bu süreç, ülkücü iradenin, Türk milliyetçilerinin Türkiye'nin kaderine el koyma hamlesi, millet'in gidişata "yeter artık" demesidir. Kurultay talebimiz bir hesaplaşma ilanı değil, top yekûn doğrulma ve iktidar seferberliğidir.
Biz, 548 delegemizin imzalı desteğini, pek çok delegemizden de oy verme sözünü alarak bu yola çıktık. Ziyaret ettiğimiz her ilimizde bizi coşkuyla karşılayan milletimiz,verdiğimiz mücadelenin ne kadar haklı ve doğru olduğunu göstermektedir. Yaptığımız mücadelenin kolay olmayacağının, bir çok yerle de mücadele edeceğimizin, başından beri farkındayız. Biz ülkücüler mücadelenin içinde yetiştik, zorluklar ve güçlükler bizi durduramaz. Yılgınlık ve çaresizlik tanımayız, elimizi taşın altına koymaktan kaçmayız. Biz bir mücadeleye girerken tek bir şeye bakarız, bu da o mücadelenin Türk milletinin hayrına olup olmadığıdır. Çünkü bu artık sadece bir parti davası değil, Türkiye'yi kurtarmak için sevda meselesi olmuştur.
Muhterem dava arkadaşlarım, çok açık bir defa daha vurguluyorum. Ben, sadece MHP Genel Merkezi'nde bir değişiklik talebinin sahibi değilim. Ben sizlerle birlikte, Türk siyasetini yeni baştan tanzim etmeye ve iktidara talibim. Siyaseti araç olarak değil, amaç olarak görenlere sesleniyorum; MHP olarak, gelin bir yol bulalım. Delegenin iradesine saygı gösterelim. Bir yıl önce bu yönetimi seçen delegelerin bu talebi görmezden gelinemez. Delegesinden kaçan bir yönetim ile devam edilemez. Türk milleti'ne bunu hiç kimse izah edemez.
Değerli dava arkadaşlarım, biz göreve geldiğimizde, 78 milyon bir bütün olarak umutlanacaktır. Siyaset yeni şeklini almaya başlayacak, güçlü bir muhalefet olunacaktır. Ülkemizin insan potansiyeli harekete geçecek, milletin gündemi devlete taşınacaktır. İktidar alternatifim yok diyemeyecektir.
Son günlerde tırmanan terör olaylarına da değinen Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aş, iş ve çocuklarımızın istikbali konusunda endişelenmekten anneleri babaları kurtaracağız. Ama en önemlisi 7 Haziran'dan beri her gün 3-5-15 şehit haberi geliyor. 2002 yılında terör olaylarını sıfır ile aldılar. Bugün gelinen noktada Güneydoğuyu KCK'ya teslim ettiler. Çözüm sürecini ambalajlı paketler içinde sundular. Sonuçta bu noktaya kadar geldik. Fidan gibi evlatlarımız şehit oluyor. Allah şehitlerimizi peygamberimize komşu etsin. Ailelerine buna sebep olanların mahşerde yakalarına yapışmayı nasip etsin. Ancak, biz iktidara geldiğimizde bunun hesabını soracağız. Evlatlarımızın kanını yerde koymayacağız. Daha önce yaptığımız gibi biz bu işi biliyoruz. Evlatlarımıza kurşun atan, polisimizi, askerimizi şehit eden teröristlerin ellerini kıracağız, kafalarını koparacağız."
