Ünlü iş insanına oğlundan dava

Ünlü iş insanına oğlundan dava
İş insanı Hasan Cansız'ın, vesayet altına alınarak, gelini Deniz Cansız'ın vasi atanması talebiyle dava açtığı oğlu Haluk Cansız'ın avukatı Gülen Dokuzoğlu Can, iddiaların hakaret boyutunda olduğunu belirterek, yasal yollara başvuracaklarını açıkladı.

Kom Mayo'nun sahibi iş insanı Hasan Cansız(92), kendisine vasi altına alınması talebiyle vesayet davası açan oğlu Haluk Cansız'a (70)karşı İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi'nde vesayet davası açtı. Haluk Cansız'ın avukatı Gülen Dokuzoğlu Can davaya ilişkin açıklamalarda bulundu.

Avukat Can, "Müvekkilim Haluk Cansız'ın babasına karşı açmış olduğu vesayet davası ve akabinde misilleme amaçlı olarak müvekkilimin babası tarafından müvekkilime açılan vesayet davası ne yazık ki basına yansımıştır. Müvekkilim ve ailesini derinden etkileyen husus ise davalar kapsamında müvekkilimin itibarsızlaştırmaya yönelik aşağılayıcı, ağır itam edici ifadelerin kullanılmış olması ve bu ifadelerin basına yansımış olmasıdır. Ne yazık ki müvekkilimin alkol bağımlısı olarak gösterilmiş, kötü bir aile babası gösterilmiş ve bir çok ağır ithamlarda bulunmuştur. Haluk Cansız'a karşı açılan vesayet davasında kısıklı adayı gösterilen Deniz Cansız ifade vermiştir. İfade kendisi Haluk Cansız'a ve vasi atanmasını gerektiren unsur olmadığını ve kendisinin alkol bağımlısı olmadığını iyi bir aile babası olduğunu düzenli bir aile yaşantısı olduğunu belirtmiştir. Bu davaların açılması sebebi ise yaklaşık  7 yıl önce müvekkilimin kardeşi tarafından bir vesayet davası açılmıştı. İlgili dava kapsamında müvekkilim tanık olarak gösterilmiş. Ancak davanın basına yansıması olması ve ailenin itibarın zedelenmemesi açısından tanıklıktan çıkarılmıştı. Ancak geçen süre zarfında müvekkilin babası tarafından vasiyet atanması zorunlu hale gelmesi sebebiyle ilgili dava açmak zorunda kaldı. Gerek dava kapsamında müvekkilime açılmış kapsamında babanın ve ailenin itibarını zedeleyecek ifadelerde özenle kaçındık. Ama ne yazık ki müvekkile karşı ileri sürülen ifadelerde bu husus biraz atlanmıştır. 

"MÜVEKKİLİME İTİBARSIZLAŞTIRMAYA YÖNELİK İFADELERDİR"

Ne yazık ki iddia ve savunma hakkını kapmasının dışına çıkarılarak ağır itamlar ve hakaret boyutlarına varan ifadeler kullanılmıştır. Bu hususta gerek yasal yollarımıza başvuracağız. Davalarda genel olarak müvekkilimin babası ölmeden mirasına konmasını amaçladığı şeklinde ifadelere yer verilmektedir. Öncelikle müvekkilimin 70 yaşındadır. 70 yıl öncesi evlilik dışı doğması ön plana çıkartılması  vesayet davası kapsamında değerlendirecek ve herhangi gibi vasiyetle ilgisi husus değildir. Bu ifadelerin sık sık kullanılması ve basına yansıması müvekkilime itibarsızlaştırmaya yönelik ifadelerdir. Bir kişinin evlilik dışı doğmasını o çocuğun ayıbı değil, bilakis babanın ayıbıdır.

"MİRASA KONMA İTHAMI İSE HUKUKEN YERSİZ BİR İTHAMDIR"

Diğer yandan mirasa konma ithamı ise hukuken yersiz bir ithamdır. Bir kişiye  vasi atanması o kişinin tüm malvarlığı üzerinden tasarruf yapma hakkını vermemektedir. Vasi atandığı kişinin mal varlığı üzerinde tasarruf yapacağı zaman vasi izin davası açması gerekir hakim izni ile tasarruflar yapılabilir. Hukuken mümkün olmayan iddiaların gündeme gelmesi müvekkilimi üzmüştür.

"MÜVEKKİLİMİN VESAYET ALTINA ALINMASINI GEREKTİRECEK HİÇBİR HUSUS YOKTUR"

Yaklaşın 10 yıl önce müvekkilim 60 yaşındayken babası da 80 yaşındayken baba Hasan Cansız kendinden 40 yaş küçük bir bayanla evlilik yapmıştır. 82 yaşında baba olmuştur ve müvekkilimi 62 yaşında kardeş sahibi olmuştur. Bu yaşananlardan sonra müvekkilim ve ailesi Hasan Cansız ile görüşemez duruma gelmiştir. Son durumda müvekkilin yaşı itibariyle ve geçen süreçte mal varlığını ciddi bir kısmını bağış yoluyla yada satış yoluyla devretmiş olması sebebiyle kendisine vasi atama talepli bu davayı açmış bulunuyoruz. Müvekkile açılan bu dava ise açmış olduğumuz davaya müvekkili sindirmeye yönelik misilleme yönelik açılan bir davadır. Müvekkilimin vesayet altına alınmasını gerektirecek hiçbir husus yoktur" dedi.