Haftalardır kazanamayan, taraftarların baştacı olan İlhan Palut''u ani bir kararla yollayan, yerine önceden hazırlanmış bir planla Sırbistan''tan hoca getiren Konyaspor giderek eski günlerinden uzaklaşıyor.
Konyaspor''un ciğerini bilen adam Recep Çınar, Konya Yenigün''deki yazısında öyle ifadeler kullandı ki; okuyanları hayretler içinde bıraktı.
İşte Çınar''ın yazısından öne çıkan bölümler:

- Konyaspor''u seyretmek ızdırap olmaya başladı! Geriye dönüp baktığımız zaman, haftalardır galibiyete hasret bir takım var karşımızda… Üstüne üstlükte kulübün içerisinde yaşananlar, İlhan Palut’un altının oyularak kulüpten şutlanması, kupadan elendikten sonra iç sahada da Ankaragücü’ne yenilmesi, tribünlerin karışması, taraftarların yönetimi istifaya davet etmesi vs…

- (Başakşehir maçı) Sözün bittiği maç mıdır, yoksa şehrin silkelenmesi için bir mesaj mıdır, bilmiyorum, ama Konyaspor''u, hem de onca yaşananlara rağmen burnundan kıl aldırmayan başkanı, tabii ki Sırp Hocayı da zor günler bekliyor...

- Takke düştü, kel göründü... Konyaspor''u seyretmek, takip etmek azap gibi gelmeye başladı... Ne fiziksel, ne zihinsel, ne teknik-taktik olarak güven vermiyor bu takım...
Oyun planı olmayan, stratejisi bulunmayan, neresinden tutarsanız elinizde kalan bir takım vardı, dünkü Başakşehirspor karşısında…

- Gerçekten yazık... Perşembe günü oynanacak olan İstanbulspor maçı, Konyaspor için kırılma maçı… Umarım bu maç kazanılır da, Fenerbahçe maçına da bu moralle gidiler…
Aksini düşünemiyorum… Hem şehir, hem de Konyaspor bu utanç fotoğrafını hiç, ama hiç hak etmiyor... Reva değil bu yaşanan ve yaşatılanlar…

- Yapılan son teknik adam değişikliği kelimenin tam anlamıyla bir skandal! ‘Bu kadarına pes doğrusu’ dedirtecek düzeyde… Biraz iddialı olacak ama, yönetenlerin verdiği bu karar, Konyaspor’un idam ya da ipini çekme kararıdır… Konyaspor’un kalemini kıran eller, açık ve net konuşuyorum, gerçek Konyasporluların da şevkini kırmıştır… Daha ne diyeyim?

- Bir şey daha diyeyim; benim için Konyaspor önemli… Vazgeçilmez olan Konyaspor’dur, elemanlar gelir ve gider! Ne İlhan Palut ne de Fatih Özgökçen… İkisi de bu kulübün nimetlerinden faydalandılar, birisi faydalanmaya devam ediyor… Ve şunu da belirtmekte yarar var; yanlış yerlere gitmesin mesele, İlhan Palut ile sadece bir kez bir taziyede aynı masa etrafında oturduk, sadece merhabalaştık o kadar… Bunun dışında, ne telefonla, ne karşı karşıya, ne arada, ne sırada asla iki kelime etmişliğim yok… Birileri çıkar, “görüşüyorsun” diye iftira atarsa ve bunu ispatlamazsa şerefsiz kere şerefsizdir!
Nokta.