Vallahi kıl oldum…

Marketlerde fahiş fiyat denetimi var ya, yaşadık ucuz alış veriş yaparım diyerek eve yakın bir süper markete girdim. Psikolojim tamamen ucuz alış veriş yapmaya şartlanmış durumda.

Domates reyonuna yaklaştım etiketi görünce aklım salkımda kaldı, dedim ki;

Bu fiyata Domates vallahi pes… 10 lira bile değil, 9 lira 95 kuruş… Yaklaşık 1,5 Amerikan doları…

"Domates, biber patlıcan…" diye uzandım patlıcan reyonuna…

Yerli üretim ne mutlu ki 9 lira bile değil sadece 8 lira 95 kuruş…

- "Domates, biber, patlıcan

Bir anda bütün dünyam karardı

Bu sesle sokaklar yankılandı"

Yerli üretim Kabak da ne mutlu ki 9 lira bile değil sadece 8 lira 95 kuruş…

Alışverişe devam…

Kavuna uzanayım dedim ama cehaletimi maruz görün kavun değilmiş ki…

Pomelo imiş adı ki bir tanesi 17 lira 50 kuruşmuş…

Biz, alsak bile yemeye kıyamayız bu fiyata…

Ama tam saray sofrasına layık…

Nerede Ankara'mın Yuva Kavunu, nerede Kırkağaç Kavunu?

Hem yerli üretim hem de "Köy Biberi" ithal değil ama kilosu 12 lira 95 kuruş…

Amerikan parası ile tam 1 dolar 83 cent…

Adı; Kıl Sivri Biber…

Kilosu; 17 lira 50 kuruş…

Amerikan parası ile; 2 dolar 75 cent…

Bu kez de Tarkan'ın şarkı sözüne takıldım.

Diyorum ki;

- Vallahi kıl oldum… Kıl oldum Erdoğan…

- Nerede fiyat denetimi Erdoğan? Nerede TÜİK enflasyonu Erdoğan?

Erdoğan da First Leydi ile çıksa, Çarşı - Pazar bir dolaşsa, fiyatları bir görse, ne iyi olur değil mi?

Erdoğanların ufku açılır…

Süper marketten çıktım, arabayla eve doğru yol alıyorum ki şu reklamı gördüm;

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözcüsü İbrahim Kalın'ın "Açık Ufuk" adlı kitabının reklamı ilan tahtalarını doldurmuş…

"Açık Ufuk" adlı kitabında Kalın diyor ki;

- "Düşünceler ruh ve zihin dünyamızda cereyan eden soyutlamalardan ibaret değildir. Var olma biçimimizi, benimsediğimiz düşünceler belirler.

- İyi olmak için iyiyi düşünmek,

- Doğru olmak için doğrunun peşinden gitmek,

- Güzel olmak için de güzeli kavramak gerekir.

- Düşünmek yola çıkmaktır. Herhangi bir yola değil, bizi hakikate götürecek yola koyulmaktır.

- Düşünmek, Eflatun'un mağarasından çıkmak için ayağa kalkmaktır. Duvara yansıyan gölgelerin hakikatin kendisi değil, sadece gölgesi olduğunun farkına vararak ışığın kaynağına yönelmektir.

- Düşünmek, ayağa kalktığınızda size müstehzi bir şekilde bakanlara aldırmadan kapıya doğru yürümektir. Ayağınıza vurulmuş zincirlerden kurtulmak için önce zihninize vurulmuş prangalardan kurtulmaktır. "Mağaradan çıkanı vururuz." diyenlere aldırmadan aklının ve vicdanının sesine kulak vermektir.

- Düşünmek tehlikeli ve çileli bir iştir.

- Düşünmek ile ahlak, tefekkür etmek ile erdemli davranmak arasında ayrılmaz bir bağ vardır.

- Doğru düşünmek erdemli olmayı garanti altına alır mı?

- Düşünmek, ahlaklı olmak için yeterli midir?

- Bilmek, her zaman doğruyu yapmak anlamına gelir mi?

- Bir düşünce bizi doğru davranışa götürmüyorsa ya düşündüğümüz şeyde ya da düşünme biçimimizde bir sorun var demektir.

- Gerçek düşünce, bizi iyi, doğru ve güzel davranışa götürür.

- Bu yüzden düşünmek, salt zihinsel bir eylem değildir. Sahih mânâda düşünmek, bütün varlığımıza nüfuz eder. Bizi sarıp sarmalar ve dönüştürür.

- Bir düşünce, tasavvur yahut duyguyu iliklerimizde hissetmeden onun mânâsını tam olarak kavradığımızı söyleyemeyiz.

- Düşünce ancak varoluşumuzu dönüştürdüğü zaman iyi, güzel ve doğrunun elçisi olur ve hikmet sıfatını kazanmayı hak eder."

İbrahim Kalın'a diyorum ki;

Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli'ye birer imzalı kitap armağan eder misin?

Bu kitabı 3-5 kere hatmetsinler. Çok ihtiyaçları var…

Ayrıca her ikisinin de siyasi konuşmalarını sevabına sen yaz da şu siyasi üsluplarından kurtar milleti…

 

Yazarın Diğer Yazıları