Yargı kararı...

Her şeyin yasalarla halledilmesini isteyenle de var. Ancak bunların sayısı az. Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tansu Tosun, "674 sayılı KHK (Kanun Hükmünde Kararname) görevden almalara cevaz veriyor" deyince iktidar sözcüleri çoksevindiler. Hoca, ağır baskıya uğradı. Bir tek "Bunları asabilir miyiz?" denmediği kaldı. Bütün yüklenmelere rağmen Tosun'dan daha fazlası çıkmadı.

Bunlar hakkında çok sayıda  soruşturma ve kovuşturma olduğu lafları tekrarlanıp durdu. Aklımıza yine bir başka  Prof. Dr. Ersan Şen geldi. Onun da ilk günden beri savunduğu neydi; Görevden almak için mutlaka mahkumiyet kararı gerekir.

Demek ki ne yapıp edip mahkemeleri hızlandırmak zorundayız. Aksi halde Ali Haydar Fırat "yapılanlar yasal değil" demeyi sürdürecektir.

-İlginç paslaşma-

CNNTürk'ün Gündem Özel'inde  bayram tatilinden dönen Ercan Gürses'i gördük. Dinlenmenin yararlı olduğunu farkettik. İlk kez kendi yarattığı canavarları susturabildiğine tanık olduk.

Size bir itirafta bulunayım mı? İlk defa bu takımın iddialarının önemli bir bölümüne katılıyorum. Yine de kararların KHK'ya göre verilmesini içime sindiremiyorum. Mutlaka Yüksek Mahkemenin onayı da alınmış mahkumiyetler arıyorum.

İdris Kardaş'ın rahatsız olduğunu gözlemledim. Gözleri kapanıyor, kafası önüne düşüyordu. CHP Parti Meclisi Üyesi Gaye Usluer, Erdoğan'dan seçim öncesinde söylediklerini alıntı yaptı:

"Seçilirsiniz ama görevden alınırsınız"

-CHP'nin korkusu-

Aynen öyle oldu. Kayyum atamalarının bu kadarla kalmayacağı telaşın nedeni. Olayın kontroldan çıkması ihtimali. Bu partinin Büyükşehirlerine kadar gidilirse ihtimaline karşı ön hazırlık. Bir yerde HDP'yi savunmak değil. Çam ormanı yangınlarrının yayılmasına baraj oluşturmak. Zor olsa da bu olasılık her zaman mevcut. "İktidarı kaybetme telaşı" bazılarına bu formülü işlettirebilir. Her ne kadar yasal olmasa da.

Vaziyet kötü

Dünkü MGK gündemine dikkat ettiniz mi? Son  madde olarak ele alınan Suriye meselesi öncelikteydi. İdlib'te  durum iyice kördüğümleşti. Fırat'ın doğusunda ABD ile didişirken diğer yanda Rusya ile aramız şekerrenk oldu.

-Kuşatıldılar-

Dün de yazdığım gibi Putin'in dişleri iyice uzadı. Esad'ın zırlılı birlikleri aşağıdan ilerliyor. Moskova'nın uçakları havadan vuruyor. Çok sürmez gözlem kulelerimizin tamamı "Ege kayalıkları" gibi kalacaktır.. İki tanesi zaten bu duruma geldi bile.

Lavrov'un son açaklaması da yeni bir meydan okuma sanırız. Suriyelilerin İstanbul'dan çıkarılmasının ötelenmesi de bu yüzden.

-Diğeri-

Kötü gitmekte olanlardan biri de ekonomi. Belki de en tehlikelisi. Laf cambazlıkları ve şişirilmiş istatistiklerle hakikatleri örtmek mümkün mü?

Emir-komuta zinciriyle düzelmeyeceklerin en başında ekonomi gelir. "Fiyatlar düşecek" diye bağırmakla sorunları halledemezsiniz.

Döviz kurlarının durumu da aynı şekildedir. Bütçe dibe vurmasa emeklinin maaşları bayramda 10 gün öne alınmaz mıydı. Buna bir yerde çaresizlik diyebiliriz.

-Toplu sözleşmeler-

Muhalefet söylediği bir cümleden dolayı Türk-İş Genel Başkanı'nı hedefe oturttu. Haklı değiller. E Atalay tebrik edilmesi gereken işi başardı. Kopardığı zamlar günümüz şartlarında çok iyi. Her zaman sarı sendika damgası yiyenin durumunu görüyorsunuz. Mucize olmazsa ilk defa yandaş olmanın golünü yiyecekler. Ya da Hakem Kurulu'na verilecek talimatla eşitliği sağlayabilirler.

Cüneyt Çakır ve arkadaşları

Şampiyonlar Ligi maçları aynı anda yayınlandı. Hapoel- Ajax maçını sevmedim. Tek ilgimi çeken  İsrail takımının göğüs reklamıydı: PariMatch. Anlayın bu ülkenin desteğini. Fransanın en önemli yayın grubu bu takıma para aktarıyor.

Romanya'daki maçta Cluj-Slavia Prag karşılaştı. Müsabakanın bizi ilgilendiren yanı hakem Cüneyt Çakır ve arkadaşları Bahattin Duran, Tarık ongun ve Ali Palabıyık'tı.

-İyiydiler-

Çakır, Hıncal Uluç büyüğümü yine haklı çıkardı; İçeride başka, dışarıda başka maç yönetti.

Bizimkiler ev sahibi Rumenlere kıyak yapmadı. Ne gördülerse onu işaret ettiler. Neticede deplasman takımı Slavia Prag maçı kazandı.

Hıncal Uluç deyince; onun da bulunduğu 90'A programının başladığını belirteyim.

-Seçmeler-

Serkan Korkmaz, Kemal belgin ve Güven Tanerli ekibi özlemişiz. Katılımcılardan önemli birer cümlelerini buraya alacağım;

Hıncal Uluç: Fikret Orman'ı spor sayfalarından çok magazin sayfalarında görüyoruz.

Kemal Belgin: Oğuzhan Özyakup futbolu bıraktı mı?

Güven Taner: Beşiktaş ümit vermiyor.

Serkan Korkmaz: Ucuz maliyetli ama mükemmel takım Sivas.

GÜNÜN SÖZÜ

Kullanılan anahtar daima parlaktır. Amerikan atasözü

Yazarın Diğer Yazıları