Bilim dünyası, uzun ve sağlıklı bir yaşam için dört mikro besinin kritik önem taşıdığını ortaya koydu: Omega-3 yağ asitleri, D vitamini, magnezyum ve çinko.
Son yıllarda yapılan araştırmalar, bu besin ögelerinin kalp-damar sağlığından bilişsel fonksiyonlara, kemik gücünden bağışıklık sistemine kadar geniş bir yelpazede etkili olduğunu kanıtladı.
ABD, Avrupa ve Asya’daki uzmanlar, bu mikro besinlerin düzenli tüketiminin yaşlanmayı yavaşlattığını ve yaşam süresini uzattığını vurguladı.
İşte bilimsel verilerle desteklenen bu dört mucizevi besin ve uzman görüşleri...
OMEGA-3: KALBİN VE BEYNİN DOSTU
Omega-3 yağ asitleri, özellikle EPA ve DHA formlarıyla, kalp sağlığını koruma ve bilişsel gerilemeyi yavaşlatma konusunda öne çıktı.
Yayımlanan bir araştırma, günde 1 gram omega-3 tüketen 70 yaş üstü bireylerde biyolojik yaşlanmanın üç yılda dört ay kadar yavaşladığını gösterdi. Düzenli egzersiz ve D vitamini ile birleştirildiğinde bu etki daha da artırdı.
Omega-3, telomerlerin (kromozomların uçlarındaki koruyucu yapılar) kısalmasını önleyerek hücre ömrünü uzatıyor ve nörodejeneratif hastalık riskini azalttı.
İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’nden beslenme uzmanı Dr. Emma Derbyshire, “Omega-3, somon, uskumru ve sardalya gibi yağlı balıklarda bolca bulundu. Haftada iki porsiyon balık tüketimi, kalp krizi riskini %30 oranında azaltıyor” dedi.
The American Journal of Cardiology’de yayımlanan bir çalışma da bu görüşü destekledi. Haftada iki kez somon tüketenlerde trigliserit seviyeleri düşüyor ve damar tıkanıklığı riski azalttı.
Dr. Derbyshire, omega-3’ün antienflamatuar özellikleriyle vücuttaki kronik iltihabı azalttığını ve genel sağlığı desteklediğini ekledi.
D VİTAMİNİ: KEMİKLERDEN KANSERE KORUMA
D vitamini, kemik sağlığını güçlendirmenin ötesinde, kanser ve kronik hastalıklara karşı koruyucu bir kalkan görevi gördü.
Harvard T.H. Chan School of Public Health’ten Dr. Frank Hu, “D vitamini eksikliği, meme, prostat ve kolon kanseri riskini artırıyor. Seviyesi 50 ng/ml üzerinde olan bireylerde bu risk %50 azalıyor” dedi.
Araştırmalar, D vitamini reseptörlerinin hücre çoğalmasını kontrol ederek kanserli hücrelerin büyümesini engellediğini gösterdi.
Uzmanlar, modern yaşam tarzının (kapalı ortamlarda çalışma, güneş ışığına az maruz kalma) D vitamini eksikliğini artırdığını belirtti.
D vitamini, bağışıklık sistemini destekleyerek enfeksiyonlara karşı direnci artırıyor ve depresyon riskini azalttı.
Avustralyalı beslenme uzmanı Dr. Joanna McMillan, “D vitamini, omega-3 ve magnezyumla birlikte alındığında sinerjik bir etki oluşturuyor. Özellikle yaşlı bireylerde bilişsel fonksiyonları koruyor” dedi.
MAGNEZYUM: VÜCUDUN ENERJİ SANTRALİ
Magnezyum, 300’den fazla enzim reaksiyonunda yer alan bir mineral olarak vücudun adeta gizli kahramanı. Kas fonksiyonlarından kalp ritmine, kan şekeri kontrolünden beyin sağlığına kadar geniş bir yelpazede etkili.
Uzmanlar, magnezyum eksikliğinin kas krampları, yorgunluk, depresyon ve kalp ritmi bozukluklarına yol açabileceğini belirtti.
Araştırmalar, magnezyum takviyesinin yüksek tansiyonu olan bireylerde kan basıncını düşürdüğünü ve tip 2 diyabet riskini azalttığını gösterdi.
Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nden Dr. Anika Smith, “Magnezyum, ıspanak, badem, kabak çekirdeği ve bitter çikolata gibi besinlerde bolca bulunuyor. Günde bir avuç badem, magnezyum ihtiyacının önemli bir kısmını karşılayabilir” dedi. Dr. Smith, magnezyumun D vitamini metabolizmasında da kritik bir rol oynadığını, bu nedenle birlikte alınmasının daha etkili olduğunu vurguladı.
ÇİNKO: BAĞIŞIKLIĞIN VE HÜCRE SAĞLIĞININ ANAHTARI
Çinko, bağışıklık sistemini güçlendiren ve hücre yenilenmesini destekleyen bir mineral.
Uzmanlar, çinko eksikliğinin yorgunluk, saç dökülmesi, unutkanlık ve diyabete eğilimi artırdığını belirtti.
Japonya’daki Kyoto Üniversitesi’nden gerontolog Dr. Shinichi Nakagawa, “Çinko, DNA onarımında ve antioksidan savunmada kritik bir rol oynuyor. Kabak çekirdeği, kuzu eti ve mantar gibi çinko zengini besinler, yaşlanmayı yavaşlatmada etkili” dedi.
The Lancet Healthy Longevity’de yayımlanan bir çalışma, çinko içeren besinlerin düzenli tüketiminin yaşam süresini ortalama 5 yıl uzattığını ortaya koydu. Çinko, özellikle yaşlı bireylerde bilişsel fonksiyonları koruyarak Alzheimer gibi hastalıkların riskini azalttı.
UZMANLARDAN ÖNERİ: DENGELİ BESLENME VE DOĞRU TAKVİYE
Uzmanlar, bu mikro besinlerin mucizevi etkilerinin dengeli bir diyetle desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Dr. Joanna McMillan, “Omega-3, D vitamini, magnezyum ve çinko, işlenmiş gıdalara karşı doğal bir kalkan oluşturuyor. Ancak tek başına takviyelerden medet ummak yerine, sebze, meyve, tam tahıl ve sağlıklı yağlarla zengin bir beslenme modeli benimsenmeli” dedi.
Biogerontolog Dr. David Clancy, kan testleriyle eksikliklerin belirlenmesi ve doktor kontrolünde takviye alınması gerektiğini belirtti.
Dr. Clancy, “Örneğin, balık tüketmeyenler için omega-3 takviyesi şart. Ancak dozaj ve kalite konusunda dikkatli olunmalı” dedi.
DOĞADAN GELEN UZUN ÖMÜR REÇETESİ
Bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, omega-3, D vitamini, magnezyum ve çinkonun uzun ve sağlıklı bir yaşamın anahtarları olduğunu doğruladı.
Somon, ıspanak, badem, kabak çekirdeği ve güneş ışığı gibi doğal kaynaklarla bu besinleri diyetinize ekleyerek zamana meydan okuyabileceğinin altı çizildi.
Uzmanlar, pahalı takviyelere gerek olmadığını, doğanın sunduğu bu mucizelerle sağlıklı bir ömrün mümkün olduğunu vurguladı.