Yavuz Selim Demir Sinan Ateş cinayetine nasıl gelindiğini yazdı: Yazının 4. paragrafında her şeyi açıkladı

Yavuz Selim Demir Sinan Ateş cinayetine nasıl gelindiğini yazdı: Yazının 4. paragrafında her şeyi açıkladı
Yeniçağ gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ, Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş’in hayatını kaybettiği silahlı saldırının nasıl planlandığını ve Ateş’in hedef alınmasının nedenlerini yazdı.

Yeniçağ gazetesi yazar Yavuz Selim Demirağ, Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş’in hayatını kaybettiği silahlı saldırıyla ilgili çarpıcı bir yazı kaleme aldı. Demirağ, saldırının arka planını ve öncesinde yaşananları belirterek, Ateş’in neden hedef alındığını söyledi.

Demirağ’ın “Sinan Ateş''e suikast planları...” başlıklı yazısı şöyle:

Devlet Bahçeli''yi Genel Başkanlığa taşıyan ekipten şu anda kimse kalmadı. MHP''nin Gençlik kesimi olan Ülkü Ocakları kurultaylarda hep belirleyici olmuştur. Rakiplerini bu güç ile tasfiye eden Bahçeli, partisini iktidarın aparatı haline getirince Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı ve yöneticiliği yapan gençlik önderleri isyan etti. MHP''de imza toplayarak kurultaya taşımak isteyen Ülkü Ocakları Genel Başkanlarından Musavat Dervişoğlu ve Servet Avcı istifa etti. Dervişoğlu ve Hakan Ülser İYİ Parti kurucusu oldu. 9 yıl Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı, MHP Genel Başkan Yardımcılığı ve Milletvekilliği yapan Atila Kaya, referandumda hayır oyuna çağrı yapan Suat Başaran, Harun Öztürk, Azmi Karamahmutoğlu, Ulvi Batu gibi isimlerden Başaran iki kez, Kaya ve Harun derhal ihraç edildiler. Azmi Karamahmutoğlu ve Ulvi Batu için çok önce "Üyeliklerini yenilemediği" gerekçesi ile ihraçlarına gerek kalmadı. Ülkü Ocakları Genel Başkanlığını 8 yıl yapan Alaattin Aldemir zaten CHP''ye katılmıştı. Geride sadece merhum Sinan Ateş kalmıştı. O da MHP''nin resmî üyesi olmadığı için ihraç söz konu olmamıştı. Ateş''ten önceki Olcay Kılavuz MHP''nin Mersin milletvekiliydi ve gençlik teşkilatından elini çekmiyordu.

Sinan Ateş''in istifaya zorlanmasının sebeplerini de özetleyelim. Ateş''in, D. Bahçeli''nin kalp kapağı ameliyatı sırasında kendisine yöneltilen: "Bahçeli hastaneden çıkamazsa ne olur?" sorusuna: "Başbuğ Türkeş öldü. Yerine Bahçeli seçildi. Emr-i hak vaki olursa yerine başka bir ülkücü seçilir. Unutmayın ki Fatih, İstanbul''u fethettiğinde 21 yaşındaydı" sözlerinin üzerine zam yapılıp Bahçeli''ye iletildi. Rüyasında bile MHP Genel Başkanlığını görenlere tahammül edemeyen Bahçeli çok öfkelendi. Ateş''e bazı milletvekilleri ve parti yöneticileri yurdun çeşitli yerlerinde görevli Ülkü Ocağı başkanlarının görevden alınmasını, yerine şu ismin getirilmesini talep ettiler. Ateş uygun lisan ile bu ricaları yerine getirmediği için şikayetçileri arttı. Ardından Fesli Kadir ve Yavuz Bahadıroğlu ile ilgili zehir zemberek tavrı AKP''nin kurmaylarından Bahadıroğlu''nun oğlu Mücahit Birinci''nin "Cumhur İttifakı''na zarar veriyor" açıklaması bardağı taşırdı. Görev süresi boyunca on binlerce nutuk dağıtan, Atatürk ve Türk tarihi konusunda ortaokul ve liseli gençlere ücretsiz kitap dağıtan Sinan Ateş''e bir de "Fetöcü" yaftası yapıştırılıp, "Teşkilatlara sokulmayacak" mesajları yayınlandı. Tehditler, hakaretler suikasttan sonra sosyal medyadan sinsice silindi...

Tüm muhalifler tasfiye edilip dikensiz gül bahçesi haline dönüşen MHP''de tek endişe sağlık sorunları olan Devlet Bahçeli''nin ölümünden sonraki yapılanma oldu. Kulislerde bir dönem konuşma metinlerini yazan İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter''in "Prens" olarak hazırlandığı iddiaları yayıldı. Uzun yıllar Genel Sekreterlik yapan İsmet Büyükataman bu söylentilere anında olumsuz düşüncelerini açıkladı. Teşkilat Başkanlığı, Parti Sözcülüğü gibi görevler yüklenen Semih Yalçın''ın kendisine göre yapılanma ile Olcay Kılavuz ve Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yıldırım ile ittifak kurduğu iddia ediliyor.

MHP''de gençlik kesiminin kongre ve kurultaylarda belirleyici olduğunun altını çizmiştik. İzzet Ulvi Yönter için yapılan anketlerde esamisi okunmadığı ortaya çıktı. Bu ölçümün sürpriz sonucu Sinan Ateş idi. Bahçeli gibi akademisyen, Türkçü, dini hassasiyetleri, Atatürkçü tavrı ile "Bahçeli sonrası alternatif" kişiliği bu iş için avuçlarını ovuşturanların canını sıktı. Sinan Ateş ihraç edilmediğine göre karizması çizilmeliydi. O''nu davet eden, çeşitli illerde gezdiren, tanıtanlara saldırıldı. Arabaları silahla tarandı. Demir çubuklarla dövüldü. Fakat yükselişi engellenemiyordu. Yakın takibe alındı... İddialara göre 4 önemli isim sık sık bir araya gelip "Bertaraf etme planı" hazırladılar. Ankara-Çubuk ilçesinden maceraperest bir tetikçi adayı bulup, eğitimden geçirdiler. Takip ve provalarda korktuğunu, bu işi beceremeyeceğini anladıkları için işi profesyonellere havale etmeye karar verip, İstanbul''daki uzantılarına haber gönderdiler. Sonuçta paranın açamayacağı kilit yoktur. Cinayet, gasp, uyuşturucu suçlarına bulaşmış, kaybedeceği bir şeyi olmayan çete üyelerinin avukatlığını yapanlar, cezası kesilmiş, firari sanıklarla irtibat kurup, tıpkı FETÖ metodu ile "Gizli tanık" formülü gibi "Korumalı tetikçi" buldular...

Yurt dışına kaçmış cinayet konusunda profesyonel tetikçileri Gürcistan üzerinden İstanbul''a getirdiler. Ceza indirimi, yeni kimlik ve yakalanmama garantisi yanında bizlerin aklına gelmeyen astronomik rakamlarla suikast konusunda anlaştılar. Kriminaller uyuşturucu ve diğer ihtiyaçları için avans istediler. Bir yöneticinin eşi hesabından harçlık niyetine üç defada toplam 97 bin TL hesaplarına yatırıldı. Tetikçilerin çete reislerine dolar cinsinden avansları ödendi. Sonuçta cinayetten aranan tetikçilerin güvenli bir şekilde infaz için Ankara''ya getirilmesi gerekiyordu.

Başkentte kafeterya zinciri ve çeşitli şirketleri olan ve ismi tüm kesimlerce bilinen birinin Gölbaşı''ndaki çiftliğine gelip, irtibatlı kişiye teslim edildiler. İki gün boyunca atış talimi yaptılar. Olayda kullanılan motosiklet ve silahları ise bir başka yönetici tarafından temin edilip "Operasyonun" lojistik konuları da çözülmüş oldu...

Yarına "İtibar infazlı suikastın perde arkası"nda buluşmak üzere...

 

İlgili Haberler